Patriot traduction Espagnol

Başkanlık Patriot'ların peşine düşüp bizim için asker göndererek... liberal imajına zarar vermek istemez..

El presidente no puede arriesgar su imagen liberal... por enviarnos tropas para perseguir patriotas.

- Ne mi oldu, Patriot'lar yeniden yaptı.

- Los Patriots se llevan la palma.

Patriot'lar sonunda ihtiyacı olan defans oyuncusunu aldılar.

Por fin, los Patriots ficharon a un buen linebacker.

Patriot'ların seçimleri için ne düşünüyorsun?

¿ Qué te parece la plantilla de los Patriots?

Ya Patriot Home, Arlington'da Chronic Care? Onların alması lazım.

El hospital Patriot para enfermos crónicos la admitiría.

Bennett, benim askerlerim Patriot füzesi gibidir.

Sr Bennett, mis soldados son patriotas.

Tüm karakterler kurgudur. John Osborne'un "Benim için bir vatansever" adlı oyunundan ve bazı tarihsel gerçekliklerden esinlenilmiştir.

Está inspirada en la obra de John Osborne "A Patriot for me"... y en los acontecimientos históricos de nuestro siglo.

"Patriot oku" mu?

¿ "Flecha patriota"?

Sanki Boston Pop Orkestrası için değil de Patriot takımı için çalıyoruz.

Parece que estamos tocando con un equipo de fútbol, no con una orquesta.

Bu bölgenin milletvekili olduğunuzda Patriat Hill'in inşaatına başlanmasını sağlayan izinlerin ve feragatnamelerin verilmesinde etkiniz oldu.

Como concejal de este distrito, usted tuvo influencia en asegurar los permisos... que permitió a Patriot Hill para empezar la construcción.

Patriot Hill'in adı hâlâ Dog Bottom'ken bu planlamacılar o semti çok ucuza satın aldı.

- Ese fui yo. - Quién... cuando Patriot Hill... todavía se llamaba Dog Bottom, estos mismos constructores... compraron tierra a precios muy bajos.

Bu konuda bana yardım et, lütfen.

The Examiner "o" The Patriot ". ¿ Cuál? Ayúdame con este dato...

Patriot füze sistemi, füze savunmasının işe yaradığının bir kanıtı.

el "Patriot" demostró que misiles de defensa funcionan.

Sen Pawtucket Patriot'sın.

Eres el Patriota de la cerveza Pawtucket.

Hiç Patriot'ların maçına gittiniz mi? Kızlar kışın kocaman olur.

Las chicas se ponen enormes en invierno.

Pawtucket Patriot biraları.Eğer alırsanız, ateşli kadınlar arka bahçenizde seks yapacaktır

Cerveza Pawtucket Patriot. Si la compras, chicas sensuales tendrán sexo en tu jardín.

Pawtucket Patriot bira fabrikasının içini bir hayal edin.

Lmagínense visitar la Cervecería Pawtucket Patriot.

Patriot 1. Ben, Patriot 2. Yerimizi aldık.

Patriota 1 a Patriota 2, estamos en posición.

Patriot 2. Biz yerimizi aldık.

Patriota 2, estamos en posición.

Gerçek vatan aşkı

- True patriot love

- Patriot Lodge'a gitmem lazım.

- Debo llegar a la Logia Patriota.

Dot let him pull any Patriot Act voodoo.

No dejen que les tomen el pelo con nacionalismos.

Vatanseverler Hareketini oku.

Léete la ley "USA PATRIOT"

İlk Cruise saldırısının ve 117'lerin, rampaları ıskalaması durumunda sınır boyunca Güney Koreliler'in Patriot'ları var.

Las piezas de artillería que no destruyamos en el primer ataque... serán destruidas por las baterías surcoreanas en la frontera.

Ben bir müslümanım, bir avukat, bir feminist, ve Irak için bir patriot- - bu kıyafet kuralları yüzünden dövülmeli miyim?

Yo soy musulmán, abogada feminista y una patriota iraquí. ¿ Debería ser golpeada por un atuendo?

Başkan Cheney, "Vatanseverlik 3" olarak adlandırdığı bu yeni önlemlerin, terörist eylemlerin önlenmesi ve güvenliğin sağlanması için FBI'ın yetkisini genişlettiğini söyledi.

El Presidente Cheney, dijo que las nuevas medidas, llamadas Patriot 3, le darán al FBI más poderes, para predecir y prevenir actos terroristas, y mejorar la seguridad de los oficiales federales.

Vatanseverlik 3, ulusal çıkarları tehdit eden şüpheli terörist organizasyonları ve ülkedeki radikal grupları izlememizi kolaylaştırıyordu.

El Patriot 3 nos brindará mejores herramientas, para ir tras organizaciones sospechosas de terrorismo, grupos radicales domésticos que podrían perjudicar los intereses nacionales.

Vatansever 3'ün bize verdiği yetkiye dayanarak, bu işe karışmış olabilecek tüm protestocu grupların e-postalarını ve telefonlarını devamlı izledik.

Bajo los poderes asignados a Patriot 3, estamos supervisando un constante tráfico de correos electrónicos y comunicaciones telefónicas, de todo grupo de manifestantes en relación al caso.

Suikastı izleyen günlerde kabul edilen ABD Vatanseverlik 3 Yasası, kalıcı bir yasa halini aldı.

El plan Patriot 3, impuesto a días del asesinato, continua vigente.

- Siz de Küçük Bayan Yurtsever Yarışmasına katıldınız mı?

Has dicho "sexo." Estuvisteis en el desfile Junior Miss Patriot?

Düşündüğüm şey, Lillian'ı almaya gelen Patriot askeri için, tam burada, bugün bir "yarık" açılacak.

Lo que pienso es que hay una fisura abierta hoy y aquí mismo. Del soldado patriota que vino para atrapar a Lillian.

Bu gecenin en trajik haberi programlanmayan iniş denemesi sırasında uzay mekiği Patriot'un patlamasıydı...

Recibimos la trágica noticia de que el trasbordador espacial Patriot estalló durante una inesperada tentativa de aterrizaje...

Patriot uzay mekiğinin kazasının yıldönümünde önde gelen bilim adamları bugün küresel virüs salgınının ortadan kaldırılması için devam çalışmalar hakkında başkanı bilgilendirmek için Washington'da toplandı.

Hoy, en el aniversario del desastre del trasbordador Patriot los científicos principales se reunieron en Washington para poner al presidente al día acerca del esfuerzo para erradicar la pandemia.

Dolabındaki Patriot Girl mü?

¿ Tenías una muñeca Patriot Girl en tu locker?

Mary. O da bir Patriot Girl. Ama İngiliz.

Mary también es una Patriot Girl, salvo que es británica.

Senin Patriot Girl'ünü kaçıracağım.

Voy a secuestrar a tu Patriot Girl.

Ya Patriot'larla Dolphin'lerin maçı? Gol vuruşçusuna, karda bir yeri temizlemesi için eski bir dolandırıcı tuttular.

¿ Y qué de cuando los Patriots jugaban contra los Dolphins y contrataron a un ex convicto para abrir un lugar en la nieve para el pateador del gol de campo?

Geçen sene Patriot'lar neden kaybetti sandınız?

¿ Cómo más creen que los Patriotas perdieron el año pasado?

Bir kez Patriot'san, her zaman Patriot'sundur.

Una vez que usted es un patriota, siempre eres un patriota.

Rafik, Marcus karşılığında patriot füzeleri talep ediyor.

Rafik quiere misiles patriot en lugar de Marcus.

Vatanseverlik yasasını bilir misin?

¿ Estás familiarizado con la Patriot Act?

"Vatansever Limited" adlı tüm hesaplarınızın listesi gerekiyor.

Necesitamos los registros de todas las cuentas.. .. con el nombre de Patriot Limited.

Sizin yok, ama "Vatansever Limited" in var.

No, pero Patriot Limited si.

İlk yarı final turumuzda, Patriot Lisesi'nden yeri döven aracıyla Bradford Lisesi'nden Jake Kendall ve onun aşırı dolduruculu Mustang'i karşısında.

En nuestra primera ronda de semifinal tenemos a Andrea Faust. Contra Jake Kendal y su súper Mustang.

Evet ama vatanseverlik kanununda...

Sí, pero con la Patriot Act, hay...

Ama seni uyarıyorum Barnes operasyon raporlarını göremezsem tüm medyada paniklemiş yüzler göremezsem o zaman True Patriot'larla San Quentin'de Aryan kardeşliğiyle beraber aynı hücreyi paylaşır.

Pero te lo advierto, Barnes, si no veo informes de la operación si no veo caras de pánico estampadas en todos los medios, entonces tú y tus True Patriots compartireis un bloque de celdas con la Hermandas Aria en San Quintín.

True Patriot üyeleri Idaho'nun dışındaki bölgenin birine hareket etmişler.

El cuerpo de un miembro del verdadero movimiento patriota fue encontrado en uno de los sitios a las afueras de Idaho.

Patriot 2.

- Patriota 2.

Pawtucket Patriot alacağım.

Dame una "Pawtucket Patriot".

Stüdyonun sahibi.

Tambien dirige el desfile Junior Miss Patriot.

PATRIOT'ların yükleme antrenmanına gideceğim önümüzdeki hafta.

Genial.