English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ P ] / Pops

Pops traduction Espagnol

557 traduction parallèle
Uyumak için fena bir yer değil Pops! Antika haberlerinden bir yatak.
Se duerme muy bien sobre un lecho de noticias antiguas.
Hey Babalık, bana bir bira daha versene.
Eh, Pops. Quiero una de esas cervezas locas.
Teşekkürler babalık.
Gracias, Pops.
- Çaktım babalık. Parmakla beni.
Pops, choca ese pulgar.
- Babalık, müzikten keyif aldın mı?
- Pops, ¿ llevas el ritmo dentro?
Daddy-o ve Pops.
Papaíto y Papi.
Babalık ve ben başka bir şeyler söylerken sen de... Beş Kuruş'u söyleyebilir misin?
¿ Tu crees que puedes cantar Cinco moneditas... mientras Pops y yo cantamos otra cosa?
- Bana dürüstmüş gibi geldi. - Sen de mi onun tarafındasın Babalık?
- Me parece un gato honesto - ¿ Tú estás de su lado, Pops?
- Yepyeni bir kornet. Yepyeni, Babalık.
- Una trompeta nueva, totalmente nueva, Pops.
Babalık... kılıcı geri alabilir miyim?
Pops ¿ me devuelves la espada?
Merak ettim de biraz daha oturup konuşabilir miyiz?
Pops, me gustaría quedarme y hablar un poco más.
Bak, babalık.
Mira, Pops.
Babalık...
Pops...
Kendine iyi bak, babalık.
Cuídate, Pops.
Babalık... şu an bir kılıç biliyordun, değil mi?
Pops estás afilando una espada en estos momentos, ¿ verdad?
Babalık... 20 yıl önce kılıç yapmayı bıraktın sanıyordum.
Pops creo que dijiste que dejaste de hacer espadas hace 20 años.
İşte böyle, babalık.
Aquí tienes, Pops.
Babalık!
Pops.
Babalık!
¡ Pops!
Ne oldu, babalık?
¿ Qué ha pasado, Pops?
Babalık.
Pops.
Teşekkürler, babalık.
Gracias, Pops.
Babalık, olanlardan sonra düz gidebilirim gibi gözükmüyor.
Pops parece que no puedo llevar una vida recta, después de todo.
Pops gerçek bir sanatçı.
Pops es un artista, hombre.
Muz patlaklarımız var.
Vamos a tomar banana pops.
Hey babalık, Jimmy Doyle sen misin?
Hola, Pops, ¿ Tú eres Jimmy Doyle?
- Pop'un en önde gideni.
- Es Top of the Pops.
Hayır, eve götürecek birşey isterim, Pops. - Çıkıyorum.
- No, algo para llevar a casa.
Yarın akşamki Boston Pops orkestrasına iki biletim var.
Tengo los dos boletos de la Boston Pops.
- Boston Pops'a mı gideceksiniz?
- ¿ Vas a la Boston Pops?
Boston Pops, Sam'in gerçekten sevdiği tek kültürel olay.
La Boston Pops fue el evento cultural Sam que realmente le gustaba.
Yarınki Boston Pops için biletlerimi kullanmayacağım.
No estoy usando un par de boletos mañana por la Boston Pops.
- İşte geldi, baba.
- Hola, Pops.
Selam baba.
Hola, Pops.
Gidip babayı görelim. Bu sizi rahatlatır mı?
Vamos a ver a Pops. ¿ Se quedará tranquila?
Baba.
Pops.
Baba!
¡ Pops!
Buzlu çubuk şeker üzerine aman tanrım.
Jesucristo con sus chupa-pops.
Eğreltiotu, Boston Pops'u seviyor.
A los helechos les encantan los Boston Pops.
Kapıyı tut, olur mu, Pops?
Sujeta la puerta, ¿ vale?
Hey, Pops, Kit buralarda mı?
- ¿ Está Kit?
Falcısı söylemiş. Ben onu hayatın zirvesine çıkaracak kişiymişim.
La vidente le ha dicho que yo le haré llegar al "Top of the Pops"
Hayatın zirvesi!
"Top of the Pops"
- Demek sen ve ben babalık?
- Así que es entre tú y yo, no, Pops?
Öp babamı haydi...
Adiós, besos, Pops.
- Merhaba. - Nasılsın, baba?
- ¿ Hey, Pops, cómo estás?
— Neden? Baba, sen deneyim adamısın.
Pops, tú eres un hombre con experiencia.
Baba, haklısın.
Pops, tienes razón.
Baba, Avrupa'ya gitmekten vazgeçtim.
Pops, ya no quiero ir a Europa.
İyi misin baba?
¿ Te encuentras bien, Pops?
- Simran.
¿ Qué chica, Pops?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]