Reto traduction Espagnol
2,849 traduction parallèle
Babanı aramanı istiyorum.
Te reto a... Llamar a tu padre.
Bir yudum alsana.
Toma un sorbo. Te reto.
Kıçımın dibinde "Anüs Street'i İşgal Et" eylemi yapacağım diyorsan buyur yap, hazırım ben.
Vamos todos a ocupar "Ano Street" en mi culo, acepto el reto.
Yarışmamız onların 24 saat içinde nasıl çalıştırılacağını ve... açık yolda bu 10 tonluk canavarların nasıl kullanılacağını öğrenmekti.
Nuestro reto fue aprender Cómo manejarlos En simplemente 24 horas Y entonces conduce estos Las bestias de 10 toneladas en la vía abierta.
" İlk yarışmanız 100 metre sürmek,
" Su primer reto Debe conducir 100 patios,
Birşeyde Tanner'dan daha iyi olmak çok güzel oluyordu, ve sıradaki yarışmada onu bozguna... uğratmayı dört gözle belkiyordum.
Fue genial ser mejor Que Tanner en algo, Y miraba hacia delante Para whupping para él otra vez En el siguiente reto,
Bu bence tam bir yarışma olacaktı.
Whistles que pensé Éste fue gonna sea un reto.
Rutledge'nin kaznmasından bıkmıştım ve diğer yarışmada onu alt etmeye karar verdim.
Me enfermaba De Rutledge ganando Se determinó que y le toma Abajo de adentro nuestro siguiente reto.
Direksiyon başında bir saatten daha az bir sürede, son finalimizin zamanı geldi.
Y con menos que una la hora Detrás de la rueda, Fue hora Para nuestro reto final.
... tepe yarışı.
... Y el reto de la colina.
Son yarışmaya gelindiğinde...
Horns blares Pero todo ello bajó Para este reto final...
Rut kalkış yarışı ve tepe tırmanma müceledesini kazanmıştı, ben de yüksek hız testini kazanmıştım.
El surco había ganado la carrera de aceleración entre dos carros Y el reto de la colina, Y me había apachurrado La prueba de alta velocidad.
Sanırım bu yarışmayı ben kazanamam.
Pienso que no puedo ganar Este reto.
Bu çok tehlikeliydi, ama son yarışmayı ben kazandım.
Eso fue muy peligroso, Pero gané el reto final.
Asıl nokta yarışmayı... en sağlam yük ile bitirmekti.
Todo el punto Debe terminar el reto Con el cargamento más intacto.
Çok zor bir parça seçmişler.
Esa canción es definitivamente un reto.
Yani kafamızı kaşıyacak vaktimiz olmayacak, ki bu da işin üstesinden geldiğimiz takdirde, kendimize duyduğumuz güveni gösteriyor.
Ya saben, no hay lugar para pensar. Así que es indudablemente un reto porque todos tendremos que estar muy seguros en lo que estamos haciendo, sin importar que sea.
Bence benim en büyük mücadelem. karakterimi şarkıya adapte edebilmek.
Creo que el gran reto para mí es transmitir mi personaje a través de la canción.
Geçen hafta herkes zorlu bir sınavdan geçti.
La pasada semana, los concursantes tuvieron que enfrentarse a su mayor reto hasta la fecha.
Yarışmayı kabul ediyorum yani.
Y quiero que sepas que acepto el reto.
Gözlerini alabilecek misin bakalım?
Mira hacia otro lado. Te reto.
Bu zorlu işe soyun, Shepherd.
Afronta el reto, Shepherd.
Bu önemli bir adımdı.
Eso ha sido un gran reto.
Gerekli seviyede enerjiyi elde etmem hiç de kolay olmadı.
Ha sido un reto conseguir el nivel de energía que necesito.
Senin en zor en zor görevin neydi?
¿ Cuál crees que es tu mayor, tu mayor reto?
House gibi bir adamı aşık etmeye çalışmak bence dünyanın en zor işi.
Creo que esto es un reto sin fin intentar amar a alguien como House.
- Kendi ayağını vurman için, sana meydan okuyorum.
- Te reto a dispararte al pie.
Meydan okumayı severim.
Es como un reto.
Pekâlâ takım, ilk görev.
Vale, equipo, primer reto.
Kingston, New York'taki... ilk mücadelemize doğru yola koyulduk.
Fuimos liderados nuestro Para nuestro primer reto En Kingston, Nueva York.
Gizemli ünlümüzün... kim olduğuna dair ipucu elde edeceğimiz... llk müsabaka yerimize ulaştık.
Llegamos Para nuestro primer reto, Donde también llegaríamos Nuestra primera pista Para quién Nuestra celebridad de misterio fue.
Evet. bir sonraki mücadele, bize ünlülerin kim olduğuna dair daha çok bilgi versin diye umalım.
Sí. Déjenos sólo esperar Que este siguiente reto Nos dice más Acerca de quién podría ser.
Sıradaki mücadelemiz özel bir yarış pistine 50 km uzaktaydı.
Nuestro siguiente reto fue 30 millas Fuera en una privada pista de carreras.
Rutledge'ın şansına, sıradaki mücadelemizde yarışacağımız ve ünlümüzün kimliği hakkında yeni bir ipucu elde edeceğimiz... yarış pistine sadece bir kaç km vardı.
Afortunadamente para Rutledge, Fueron sólo algunas millas Para la pista de carreras Donde competiríamos En nuestro siguiente reto
Şimdi, erkek veya bayan bu arabalardan birini kullanacak ve her bir mücadele bize onların kimliğine dair ipucu verecekti.
Ahora, él o ella fue gonna Simplemente use uno de estos autos, Y cada reto Se supone que nos da una pista En lo que se refiere a su identidad.
Evet, son mücadelemiz yarış pisti ve babaanneyle alakalıydı.
Sí, y nuestro último El reto tuvo que hacer Con una pista de carreras Y una abuela.
İkinci yarışmamızın ortasındaydık, bu da pistte bir bayrak yarışıydı...
Madera : Estábamos en medio De nuestro segundo reto, ¿ cuál fue una carrera de relevos?
Telefon almak büyük olay.
Comprar un teléfono es un gran reto.
Bu durumda, sana doğrulukta meydan okuyorum.
Bueno, en ese caso, te reto a una ronda de "verdad".
Benim en iyi zamanlarımda bile zorlayıcı bir rakip olurdu.
Aún en mi mejor época, él habría sido un reto.
Eğleniyorsun. Bu senin için bir meydan okuma, değil mi?
Te encanta esto. ¿ Es un reto para ti, verdad?
Zorluk, doğru kadını bulmanı sağlayacak.
El reto va a ser encontrar a la mujer adecuada para ti.
İtiraz edebilirsin, ama buna hazırım.
Un reto, pero lo acepto.
Seni zorlayan bir işin olduğu konusunda haklı.
Ella tiene razón sobre lo de que eres realmente afortunado al conseguir hacer algo que te sea un reto.
... üç, eğil, dört. Koreografide beni zorlayan kısım hareketler değil.
La coreografía no es... nos son los movimientos los que son un reto.
Sana meydan okuma fırsatı sunuyorum. Sen geri çekiliyorsun.
Yo le estoy presentando un reto, y usted se está echando hacia atrás.
Yarışmamız, seçimlerimizin en iyisi olduğunu ispatlamak üzerineydi.
Y nuestro reto era demostrar que nuestra elección fue la mejor.
İlk yarışmamız Romeo Michigan'daki... Ford test alanındaydı.
Nuestro primer reto fue en el campo de pruebas de Ford en Romeo, Michigan.
Arabalarımızla birini takip ediyormuşuz gibi olması için ilk resmi yarışma saatte 160 km'ye çıkıp sonra sıfıra inmekti.
Para imitar lo que sería como para perseguir a alguien en nuestros coches, el reto oficial primero fue acelerar a 100 kilómetros por hora y luego de vuelta a cero.
Çoktan yola çıkmıştık ve sıradaki yarışma için...
Ya habíamos salió a la carretera y se dirigían a nuestro próximo reto
Suçlu bir anı olayından sonra... Yakın Mesafe Taktik Tesisine vardık sıradaki yarışmamız burada olacaktı.
Después de un viaje al pasado criminal, llegamos a cuartos tácticos Close, la posición de nuestro próximo reto.