Sabah oldu traduction Espagnol
993 traduction parallèle
Sabah oldu mu?
- ¿ Ya amaneció?
Sabah oldu.
Ha amanecido.
Yarın sabah oldu.
Es de mañana.
Biliyorum ama sabah oldu ve geri döneceksin seni uzun süre göremeyeceğim.
Lo sé, pero casi llega la mañana y tendrás que regresar y no te veré por mucho tiempo.
Evet, her şey bu sabah oldu.
Sí, todo ocurrió esta mañana.
- Evet, doğru. Neredeyse sabah oldu.
- Es verdad, ya es mañana.
- Sabah oldu, Lemani.
Es de mañana, Lemani.
Sabah oldu!
¡ Arriba!
Uyanın, sabah oldu.
Despierta, es de mañana.
Sabah oldu değil mi?
Ya ha amanecido, ¿ No?
Neredeyse sabah oldu.
Está a punto de amanecer.
Hemen kötü görünmez ama sabah oldu mu, yüzün benimki gibi olur.
Ahora no tiene mala pinta, pero mañana tu cara estará como la mía.
Sabah oldu.
Ya es de día.
Saat şu an geceleyin 12 : 31. Yarın sabah oldu.
En este momento son las 12 : 30.
Neredeyse sabah oldu. Alicia'yı sorduğunuzda Brown sinirlendi mi?
¿ Él se enojó por lo de Alicia?
- Sabah oldu.
- Ya es de día.
Sabah oldu. Kalkma vakti.
Ya ha amanecido, ¿ no?
Sabah oldu ve hâlâ dönmedi.
Se hizo de día. Él aún no había vuelto.
- Yarın sabah oldu bile.
- Ya es mañana.
Şu anda iyiyim ama, çok gergin bir sabah oldu doğrusu.
Ya estoy bien, pero fue una mañana muy nerviosa.
Sabah oldu ama hala yoktunuz.
Se hizo de día y aún no había regresado.
Sabah oldu, gitmeliyim.
Ya ha llegado la mañana. Debo irme.
Ama sabah oldu.
Pero ya es de mañana.
Ama sabah oldu. Durum farklı.
Ahora es de día y es diferente.
Sabah oldu diyorsun.
¡ Ah, sí! Significa que es de día.
Bu sabah yeterince şaka yapan oldu zaten.
Ya he tenido demasiadas bromas esta mañana.
- Sabah mı oldu?
- ¿ Amaneció?
Jane'den bu sabah haber alan oldu mu?
¿ Sabe alguien cómo está Jane esta mañana?
Bir meslektaşla keyifsizce konuşma cüreti göstermezdim ama bu sabah beni huzursuz eden bir konuşma oldu.
No quiero hablar mal de un colega,... pero esta mañana tuvimos una charla que me dejó inquieto.
Sabah oldu.
Es de mañana.
- Bu sabah komik bir şey oldu Norval. - Ne olmuş efendim?
- Esta mañana ha pasado una cosa muy curiosa, Norval. - ¿ Sí, señor?
Bu sabah bu Simpson denen herifi gören oldu mu?
¿ Alguien ha visto a ese Simpson esta mañana?
Bu sabah ona bunu açıklamak zorunda kaldım. Çok güç oldu.
Tuve que explicárselo y fue difícil.
Evet, biliyorum, geç oldu ve hepimiz yorgunuz... ve aşkam yemeğine gitmek istiyoruz... bu yüzden yarın sabah ilk iş devam ederiz.
que estamos cansados y queremos cenar. Así que seguiremos a primera hora.
Lee bu sabah Appomattox'ta teslim oldu.
Lee se ha rendido esta mañana en Appomattox.
- Bu görüşmeden oldukça çekiniyordum. - Herbert... Bu sabah büyük bir tartışma oldu.
Yo opinaba que siempre rompe el hielo, pero Doris temía que no os pareciera bien.
Bak Mildred, geç oldu ve ben yorgunum üstelik sabah erken kalkmalıyım.
Verá, Mildred, es tarde, estoy cansado y mañana debo madrugar.
Bu sabah kafam sersem gibi. Kusura bakmayın. Neyse, bu olay ona sakallarını kesmesine söz verdirttiğimde oldu.
Esta mañana no sé lo que dijo, perdonadme de todas formas hice que me prometiera afeitarse la barba.
Biliyor musun, bu sabah çok tuhaf bir şey oldu.
Está mañana me ocurrió algo curioso.
Bu sabah ne oldu?
¿ Y qué me dice de hoy?
Yeni ilacını almaya bu sabah başladı ve etkisi çok iyi oldu.
Él comenzó su nueva medicación esta mañana y está realmente haciendo una gran diferencia.
Çok geç oldu. Eğer bu konuda konuşmazsanız yarın sabah Harry'i tertemiz gömeriz. En akıllıca olanı bu.
Es tarde, si usted no cuenta nada de esto dejaremos a Harry donde lo encontramos y nadie se enterará.
Bu sabah yaptıklarımla her şey yok oldu.
Hasta esta mañana he estado pagando mi deuda.
"Ertesi sabah babaları geldiğinde... "... gözleri dehşet verici bir manzaraya tanık oldu.
"Al otro día, cuando llegó el padre" se encontró con una escena espantosa.
Ve bu sabah okyanusun derinliğinde bir patlama oldu.
Oh Dios, esa misma mañana...
Sabah oldu.
Porque es de día.
Bu sabah hiç avukatım yoktu ama şimdi üç tane birden oldu.
Esta mañana no tenía ningún abogado y ahora de pronto tengo tres.
Ve bu sabah, kabaca 18 saat sonra, görüşünüzü değiştirmeniz için bir nedeniniz oldu mu?
Y esta mañana, aproximadamente 18 horas más tarde, ¿ ha tenido alguna razón para cambiar su opinión? .
Noel sabahında ne oldu?
¿ Qué pasó la madrugada del día de Navidad?
Bu sabah kocamış filin sırtına binip evime geldiğinizde insanlar onu coşkuyla karşıladılar. Bu arada taş atanlar oldu. Yeni arabamı çizdiler.
Cuando viniste a mi casa esta mañana sobre ese viejo elefante,... la gente lo saludaba, mientras que tiran piedras y rayan mi coche nuevo, que yo mismo conduzco.
Sabah yaralanan oldu.
Me lastimé esta mañana.
öldür 344
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
öldüğünde 37
öldürür 25
oldu bil 39
öldürmek 62
öldürülmüş 50
oldu o zaman 19
öldük 27
olduğun yerde kal 516
öldürecekler 16
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25
öldük 27
olduğun yerde kal 516
öldürecekler 16
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
öldür beni 219
oldu bitti 17
oldu bile 25