Sana bir şey diyeyim mi traduction Espagnol
171 traduction parallèle
- Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Quiere que le diga una cosa?
Sana bir şey diyeyim mi?
Y te diré algo.
Sana bir şey diyeyim mi?
Tengo algo que contarte.
Sana bir şey diyeyim mi!
Te diré algo sobre esto.
Baksana Paul, sana bir şey diyeyim mi...
Sí. Ah, escucha, Paul. Déjame decirte...
Baksana Paul, sana bir şey diyeyim mi,
Sí. Ah, escucha, Paul, déjame decirte...
Sana bir şey diyeyim mi? O kişi ben olmayacağım!
Puedo asegurarte una cosa, que no seré yo quien se quede.
Sana bir şey diyeyim mi. Buna imreniyorum.
- Le envidio.
Sana bir şey diyeyim mi, bu karınla ilgili en kötü anınsa çok mutlu bir adam olmalısın.
Esa es la peor historia que me has contado sobre tu esposa debes ser un hombre muy feliz.
Sana bir şey diyeyim mi evladım, benim asıl zevkim... senin gibi gençlerle bizim gençlik merkezinde çalışmak.
Te dire algo. Mi verdadera satisfacción es trabajar con jóvenes como tú en nuestro nuevo Centro Juvenil.
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Sabes una cosa?
Sana bir şey diyeyim mi? Bu tarafa bakıyor.
Te diré una cosa.
- Charlie, sana bir şey diyeyim mi?
- Charlie, ¿ sabes una cosa?
- Hayır. - Sana bir şey diyeyim mi? Öldüm öldüm dirildim, sürtük.
Yo estuve en el infierno y he vuelto, zorra.
Fakat sana bir şey diyeyim mi? - Ne?
- Pero te diré lo que haré.
Sana bir şey diyeyim mi Sam?
¿ Sabes algo?
Sana bir şey diyeyim mi, dostum.
Déjame decirte una cosa, amigo.
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Puedo decirte algo?
Sana bir şey diyeyim mi, şef.
Te diré una cosa, jefe.
Sana bir şey diyeyim mi, canım?
- Llévame a dar un paseo por allá.
Bunu söylediğimi hatırlıyorum. Sana bir şey diyeyim mi?
Recuerdo haberlo dicho y, ¿ sabes qué?
Sana bir şey diyeyim mi?
Todos lo han visto.
- Salağın tekisin. - Haklı olabilirsin. Sana bir şey diyeyim mi, dışarıda bir yerde bir salak daha var.
Despues de todos los escandalos y los partidos politicos... alguien afuera cree que nos preocupamos y cumpliremos nuestras promesas.
Sana bir şey diyeyim mi JB, Al Bundy o turtayı senden daha çok istemiş.
Te diré una cosa JB, al parecer Al Bundy esperaba algo más de ti.
Sana bir şey diyeyim mi? Açık konuşacağım.
Seré franco contigo.
Sana bir şey diyeyim mi Lisi, hiç tahmin etmezdim bu filmin...
Lisi, no esperaba que la película...
Sana bir şey diyeyim mi? Sorunlar yaşayan bir kadına bakıp ihtiyacı olan şey iyi bir düzüşme diyen salak adamları bilirsin değil mi?
¿ Sabe Io que dicen algunos imbéciles cuando una mujer tiene problemas?
Sana bir şey diyeyim mi? Sana yakın insanlar uçurumdan düşüyor.
Sí, y la gente que está cerca de ti se cae por precipicios.
Sana bir şey diyeyim mi, Beth?
¿ Sabes qué, Beth?
Sana bir şey diyeyim mi, ben bir buçuk dönem üniversiteye gittim.
Fui a la universidad un semestre y medio.
Sana bir şey diyeyim mi canım, günün birinde bu ev çok derli toplu olacak.
Te diré algo, cariño. Algún día esta casa estará mucho más ordenada.
Sana bir şey diyeyim mi?
Tengo una idea.
Sana bir şey diyeyim mi?
De acuerdo.
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Te digo algo malo?
Ben sana bir şey diyeyim mi?
¿ Te digo algo malo?
Sana bir şey diyeyim mi?
Bueno, escucha :
Sana bir şey diyeyim mi?
Te diré algo.
Sana bir şey diyeyim mi, artık seninle yarışmam gerekmiyor.
¿ Ah, sí? Déjame decirte algo.
Bir şey diyeyim mi, böyle bir gün sanki biri sana hediye vermiş gibi hissediyorsun.
¿ Sabes? Hoy me siento como si hubiera recibido un regalo.
Sana bir şey diyeyim mi?
Te diré una cosa.
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Quiere saber una cosa?
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Sabes qué?
Sana bir şey diyeyim mi?
Pero antes, voy a decirte una cosa.
- Evet Ron ama sana bir şey diyeyim gördüğün gibi bu yolculukta hiçbir kameraman yok.
Pero deje que le cuente algo, no vine con mi equipo de T.V.
Sana bir şey diyeyim mi?
¿ Sabes algo?
Sana bir şey diyeyim mi?
Porque te lo digo :
Bir şey diyeyim mi sana? Hepsini öptüm.
La verdad... es que os beso a todos.
Sana bir şey diyeyim Withnail.
Si vuelve a entrar en mi cuarto, será un delito, y tú serás responsable ante la ley. Déjame decirte algo, Withnail.
Sana bir şey diyeyim. Tüm mutsuzluğumu yıllar önce harcadım.
Gasté mi sufrimiento hace años.
Şimdi de şikâyet ediyor sana bir şey diyeyim benim onayım olmadan kimse oğlumla evlenemez.
¡ Nadie se casará con nuestro hijo sin mi aprobación! Además cuál es la prisa, es demasiado joven todavía.
Bir şey diyeyim mi sana?
¿ Puedo decirte algo?