Science traduction Espagnol
113 traduction parallèle
"The Christian Science Monitor" diye bir gazeteyi!
La Voz del Mundo Cristiano.
- Intermediate Science
- Curso Intermedio de Ciencias.
Paris'deki her gazete... Christian Science Monitor dahil olmak üzere olayı biliyor. Ve hikayeyi onlara o verdi.
Sale en todos los periodicos de Paris, hasta en el de "Ciencia cristiana", porque él les envio el articulo.
Bernstein's 1869 tarihli "People's Book of Natural Science" kitabından çok etkilenmişti.
Lo había fascinado una obra de Bernstein, de 1 869 : Libro popular de Ciencia Natural.
Tüm Science Frontiers tesislerinden buraya... koruma getirtmek zorunda kaldım.
Me gustaría empezar. He transferido guardias de todos los edificios de Fronteras de la Ciencia.
Yanisi Science Frontiers.
Fronteras de la Ciencia.
Science Frontiers?
¿ Fronteras de la Ciencia?
- Nathan Bates, Science Frontiers başkanı.
Nathan Bates, dueños de Fronteras de la Ciencia.
Charles, Lider'in konvoyu Ham'i Science Frontiers'a götürmüş.
Charles, el convoy del Líder ha llevado a Ham a Fronteras de la Ciencia.
Acele edersek, Science Frontiers'de Ham'e yetişebiliriz.
Pero si nos damos prisa, podemos alcanzar a Ham en Fronteras de la Ciencia.
Science Frontiers'da işe yarar bir tane olabilir.
Hay una en Fronteras de la Ciencia que serviría.
James'i Science Frontiers binasına göndereceğim.
Enviaré a James a Fronteras de la Ciencia.
En sevdiğim TV dizisini kaçıracağım, Science Fiction Theatre.
Me perderé mi programa favorito, Science Fiction Theatre.
Science Fiction Theatre.
Science Fiction Theatre.
Sports Illustrated, Popular Science, birkaç sakız. Bir tane de zürafa.
'Deportes Ilustrados','Ciencia Popular', chicles y la jirafa de arriba.
Bu saatte, doğru sonrasında, şimdi, Science dergisi.
Envíalo ya a la revista Science.
Ben de bir makale hazırladım, Science dergisine.
Yo escribí un informe para Science.
Üç makale yazmak konusunda anlaştık Science dergisinin aynı sayısında basılacaklar.
Acordamos publicar 3 artículos juntos en Science.
And science officer Kustanovich.
Y el oficial científico Kustanovich.
Biz ordu için çalışıyoruz. Nükleer Silahlar Komisyonu... Kongre ya da bir bilim dergisi için çalışmıyoruz.
Le recuerdo que trabajamos para el Ejército, no para la CEA... el Congreso o para Popular Science.
Bu konuyu Future Science dergisinde okuyordum.
He estado leyendo sobre el tema en la revista Ciencia Futura.
Açık artırmadaki sıradaki yakışıklı ve sevimli bekarımız, Bay Science.
Nuestro próximo soltero viene de la TV publica el lindo y mimoso Sr. Ciencia.
Metropolis Bilim Dergisine göre... istatistik olasılığına göre... Metropolis'te yaşayan herhangi 2 kişinin kan bağı olması % 90.
Según la revista Metrópolis Science las probabilidades de que dos personas que vivan en Metrópolis sean parientes superan el 90 %.
Ve şimdi homeotik düzenleyici genler şüphesiz Columbus of Science müzesinde insanlığın hayali lideri olarak yerimi aldıracak.
Esta vez es el complejo homeótico, por el que me he ganado un sitio entre los pioneros científicos como líder visionario. ¿ Qué quieres?
Buna sosyal gelişme deniyor, Dawson. Güçlü olan büyür and what doesn't we look at behind glass cases in science museums.
Se llama evolución social Dawson, lo que es fuerte crece y lo que no termina tras las vitrinas en las vitrinas de ciencia de los museos.
Fıstığın birinin soyunduğu s.ktiğimin WeirdScience filmi... Ama, oh, hayır, o yapmaz. Çünkü bu bir PG filmi...
Como en Weird Science, donde una belleza quiere desvestirse y revolcarse... pero, oh, no, no lo hace porque es una película para chicos.
Willow said she was gonna be at the science library all night.
Willow iba a quedarse toda la noche en la biblioteca de Ciencias.
"Fen Bilimleri Der Ki" bölümü bize ait.
Nosotros hacemos los segmentos de "Science Sez".
Bunu The Journal of Forensic Science dergisinde yazmalıyız biliyorsun, haksız mıyım?
Deberíamos publicar este caso en The Journal of Forensic Science.
Onunla ilgili Evrimsel Bilimin Amerika Dergisi'nde bir makale okumuştum.
Leí una articulo sobre él en el "American Journal for Evolutionary Science"
Weird Science'ı beğendiğini söyle bana.
No me digas que te gustaba Weird Science.
Öğrencilerinden ikisi Intel Bilim Yarışması'nda yarı finale kaldı.
Dos alumnos llegaron a las semifinales de Intel Science.
Bir Radyasyon Spektrometresi! Bununla ilgili bir makaleyi Teorik bilim Dergisinde yeni okumuştum.
Acabo de leer un artículo en Theoretical Science.
Bad Science'da çalışmaya başlamadan önce Carter'ın asistanı olduğunu biliyorum.
Sólo sé que era el asistente de Carter antes de ir a trabajar a "Bad Science".
Reed Carlson, Bad Science Comics.
Reed Carlson, Bad Science Comics.
Dediğim gibi... Bad Science adına, hepinize Atomic County'nin açılışına geldiği için teşekkür ediyorum.
Como estaba diciendo en nombre de la Bad Science querríamos darles las gracias por venir al lanzamiento de Atomic County.
1993 ULUSAL BİLİM KURULU ÖDÜL TÖRENİNE HOŞ GELDİNİZ.
ESTÁ INVITADO A LOS PREMIOS DE NATIONAL SCIENCE BOARD 1993
Ulusal Bilim Vakfı, keşiflerin başladığı yer.
The National Science Foundation, donde empiezan las aventuras.
Aydan getirilmiş kaya numuleri ; Arizona Bilim Enstitüsü'nde görevli William Hartmann için, neredeyse on yıldır üstünde çalıştığı fikirlerini destekler nitelikteydi.
Para William Hartmann, del Planetary Science Institute en Tucson, Arizona la información de las rocas lunares apoyó algunas ideas en las que había estado trabajando por casi una década.
Antarktika'ya beni Ulusal Bilim Vakfı davet etti. Ki kesinlikle Penguenler ile ilgili başka bir film ile geri gelmeye niyetim yoktu.
La National Science Foundation me invitó a la Antártida pese a que dejé claro que no haría otra película sobre pingüinos.
Bilimsel projeler hakkındaki bütün kararlar sponsorum olan Ulusal Bilim Vakfı'na aittir.
Todas las decisiones sobre los proyectos científicos son competencia de mi anfitriona, la National Science Foundation.
Bunun müritleri ise Christian Science mezhebi kızlarıydılar.
Discípulos de esta... chica de la Ciencia Cristiana.
Ama pahalı ve Bronx harika bir devlet okulu.
Pero es costoso, y Bronx Science es una escuela pública genial.
Bronx Science'ın da en zekisiyim.
También fui la más lista de Bronx Science.
"Garip Formül" filmindeki gibi.
Parece la película Weird Science.
- Ne? - Yemekhanede Lucy'yle buluşacağız. Birkaç tepsi aşırıp tepeden aşağı kayacağız.
Hemos quedado con Lucy en el comedor, cogeremos unas bandejas para deslizarnos por Science Hill.
Penelope, Ulusal Hüner bursu kazanmış olabilirsin. Ama Nelly Yuki Ulusal Hüner Bursu ve Peabody bursu kazandı. Ve de "Intel Bilim Yeteneklilerini Arıyor" finalisti.
Penélope, podrás ser una becada de merito nacional... pero Nelly Yuki es una becada por merito... con la beca Peabody... y finalista del concurso busca talentos de Intel Science.
Bir Open Science Grid bilgisayarınız veya serbest elektron lazeriniz bile yok. Sicim Teorisi Araştırmanız da çıkmaza girmiş durumda.
No tienen una red de computadoras científicas de arquitectura abierta o un laser libre de electrones, y la investigación de la teoría de cuerdas que se hace aquí no es nada más que un camino cerrado.
Youtube'da gizemli bilim sineması 3000'in kısa bölümlerini buldum.
Clips de "Mystery Science Theater 3000" en el Youtube.
Benimle yarın öğleden sonra, saat 1'de Arts Science'da buluş. Ve bir adet kırmızı gül getir.
Nos vemos en Artes y Ciencias, salón 105 a la 1 : 00 de la tarde y lleva una sola rosa roja.
Yanımda Science Frontiers şirketi başkanı Nathan Bates ile... eski direniş liderleri, Söz sen de Dirk Small.
Hazte a un lado, Dirk Small.