Second traduction Espagnol
176 traduction parallèle
Elinde odun parçaları olan adam, Second National'dan Bellinger.
El hombrecillo con el paquete bajo el brazo es Ballinger del Second National.
Dışarıdan hızla atak yapan Second Ending üçüncü...
Second Ending, moviéndose rápido por afuera, va tercero.
Sıralama : My Baby, Concentrator, Second Ending
Van My Baby, Concentrator y Second Ending.
Şimdi Second Ending, Concentrator ve Trumpet King oldu.
Van Second Ending, Concentrator, y Trumpet King.
Second Ending ile Concentrator finişe yakın.
Second Ending y Concentrator cerca de la meta.
Kazanan yarım boy farkla Second Ending.
Second Ending es el ganador por mitad de cuerpo.
Okayama Orta Öğretim Okulunun kısaltmaları oluyor.
La abreviatura de Okayama Second Middle School.
Bn. Brice, ilk perdede "Second Hand Rose" u finalde de bu şarkıyı söyleyeceksiniz.
Hará la'Rosa de 2ª mano'en el primer acto... y cantará esto en el final.
This is our second gig. This is the second time we've ever played in front of people, man!
Esta es la segunda vez que tocamos en público.
İkinci Güneş'te nedir?
¿ Y qué mierda es Second Sun?
İkinci Güneş mi?
¿ Second Sun?
İkinci Güneş.
Second Sun.
İkinci Güneş ile birleştiğimiz zaman, şirketinin tüm potansiyelini göremediğin için üzgünüm.
Es una pena que no te quedaras... a ver como tu compañía alcanzaba su potencial, al fusionarse con Second Sun.
İkinci Güneş daha iyi bir hayat önerecek.
Second Sun aparece con la promesa de una nueva vida.
Sen ve ben İkinci Güneşe karşı mı savaşacağız?
¿ Tú y yo contra... lo que sea que Second Sun tenga esperándonos?
İkinci Güneş nerede bilmiyoruz.
No tengo idea en donde está Second Sun.
Her yerde İkinci Güneş var dedi. Sonra Philli kıyısındaki üssü tarif etti.
Nos dijo que Second Sun está por todos lados, y nos dió la ubicación de una base en la costa de Filadelphia.
What good is a love song if the words are second-hand?
¶ De qué sirve una canción de amor, ¶ ¶ hecha con palabras usadas ¶
Second Artists Association
Asociación "Segundo Artista"
İkinci bir şansa merhaba de
Say hello to a second chance
Second City'nin komedyenleri.
Actores cómicos de Second City.
Ron Hunt orta sahaya koştu, Hickman koşuyor ve Mets'in vuruşunu karşıladı.
Ron Hunt singled to centre. Hickman passed third..... and scored the Mets'second run.
Just another second.
Sólo un segundo más.
William Butler Yeats'in "The Second Coming" şiirinden.
Es de un poema llamado "La segunda venida", de William Butler Yeats.
Beyler, Second Base - Mobile'a hoş geldin deyin.
Caballeros, saluden al "toqueteomóvil".
Adresim 9248, İkinci Cadde, evimin numarası 922.
Mi direccion es 9248 Second Street, numero 322.
Adresim 9248, İkinci Cadde, evimin numarası 922.
Mi dirección es 9248 Second Street, númer 322.
I'm in danger of breaking a sweat any second.
Comenzaré a transpirar en cualquier momento.
Bi an inandın. ( Had you for a second )
Te lo tragaste, ¿ eh?
İyi Second down, second down.
Segunda oportunidad. Aquí vamos.
50 rounds per second.
50 disparos por segundo.
Benim... bir şey sormam gerekiyor.
I need to talk to you for a second.
Başbakanımızla sabah yaptığınız konuşmadan beri... İkinci Dalga'nın dört şüpheli üyesini göz altına aldığımızı... ve sorguya başladığımızı bilmenizi isterim.
Quiero que sepa que desde su conversación con el ministro hemos tomado cuatro posibles miembros de Second Wave en custodia y comenzamos los interrogatorios.
- İkinci Dalga ile ilgili... dosyalarınıza erişmemiz gerekiyor.
- Necesitamos acceso... -... a sus archivos de Second Wave.
Ve bu ülkenin İkinci Dalga'yı destekliyor olabileceği olasılığını da gözardı edemeyiz.
Y no podemos ignorar la posibilidad de que su país esté apoyando a Second Wave.
Nineyi vuran kurşun posta kutusundan sekmiş.
La bala que mató a la abuela rebotó en un buzón de correo, cerca del noreste, Second y Langley.
- Second Coming?
- No. - ¿ "The Second Coming"?
Shiloh'ta, İkinci Manassas savaşında hastabakıcılık yaptım.
Fui enfermero de guerra en Shiloh y Second Manassas.
Sam, second on the infuser.
Sam, el segundo en el infusor.
İkinci Cadde ile Flagler'ın kesiştiği yer.
- Second y Flagler.
Bu - bir, iki, bu iyi mi?
Esto es uno, dos segundos, uno This is one two second one
LAPD'den, güneyde, Temple'dan kuzeyde Second Street'e kadar olan alanı kordon altına almasını istiyorum.
Necesito LAPD para marcar un área de 1 cuadra. Saliendo al sur desde Temple norte hacia la Calle Tercera.
Second ile Overtown'ın köşesindeki oto yıkamayı biliyor musun?
¿ Conoces el lavacoches entre la 2ª y Overtown?
Bu sabah erken saatlerde 911'e bildirilen tuhaf saldırı sonrası, acil servis ekipleri Second Avenue Metro İstasyonu'na gönderildi.
Esta mañana, durante la hora de tráfico pesado, se enviaron unidades de emergencia a la estación del metro de la Avenida 2 en respuesta a llamadas que informaron de un extraño ataque.
Bu sabah, Houston sokağındaki, Second Avenue Metro İstasyonu fare baskını yüzünden boşaltıldı.
La evacuación de la estación del metro de la Avenida 2 se debió a ataques de ratas.
güzel bir arabaydı, ikinci el ama güzeldi.
It was a beautiful car, second hand, but beautiful.
karı koca kavgasına başlamışsınızdır artık ne de olsa cicim ayları geride kaldı.
Even you would have trouble and you were second in your year because the first had contacts.
- Second life bir oyun değildir.
- "Second Life" no es un juego.
# # It gives you that chance to second-guess
Correcto
Gurura boyanmış yürüyorum bu yolda hayatım boyunca, saklayamayacağım pek çok hata yaptım.
VONDA SINGS : I've been down this road Sex Lies and Second Thoughts
Second ve Queen.
En la Queen calle 2.