Skip traduction Espagnol
976 traduction parallèle
Skip McCoy.
Skip McCoy.
Özellikle de Skip gibi bir eski mahkum.
Sobre todo un ex-presidiario como Skip.
Hâlâ ganimetleri istifliyor musun, Skip?
¿ Sigues escondiendo tu botín, Skip?
Bundan böyle sabıka kaydın olmayacak Skip.
Adiós a tus tres condenas, Skip.
Pekala Skip. Zorlamayacağım.
Bueno, Skip, no insistiré.
Ama açıkçası Skip, hiç böyle hissetmemiştim.
Pero, Skip, jamás me he sentido así.
- Dinle Skip... Senin için hissettiklerim, sana yalan söylemem.
- Mire, Skip... me gusta mucho y no le mentiría.
Özür dilerim, Skip.
Lo siento, Skip, yo...
Moe. Bana söz vermelisin Moe. Joey sorarsa, Skip'in nerede yaşadığını bilmiyorsun.
Moe, tiene que prometerme... que cuando Joey le pregunte, Vd. no sabe dónde vive Skip.
Şu an Skip'i orada arıyor.
Estará buscándole ahora mismo.
Peki neden Skip'e anlatmıyorsun?
¿ Por qué no se lo dice a Skip?
Skip aldırış etmez. Beni anlar.
Skip no se enfada, él lo entiende.
Barakandan uzak dur, Skip. Peşinde silahlı bir adam var.
No vayas a casa Skip... hay un tipo que te quiere matar.
Ellerini kullanmayı bırak Skip, ve... Kafanı kullanmaya başla.
Deja de utilizar tanto las manos, Skip... y utiliza la cabeza.
- Hoşçakal Skip.
Adiós, Skip.
Moe öldü, Skip.
Moe ha muerto, Skip.
O seni satmazdı Skip.
No te vendió, Skip.
Ama gerçekten Skip, onu öldüreceğini düşünmemiştim.
Pero créeme, Skip, no creí que la mataría.
Gazeteleri okuduğumda seni görmeliydim Skip.
Cuando lo vi en el periódico, tenía que verte, Skip.
Hakkımda çok yanıldın Skip.
Estabas muy equivocado conmigo, Skip.
Skip?
¡ Skip!
Skip size getirmemi söyledi.
Skip me dijo que se la trajese.
- Skip söyledi demek? - Evet.
- ¿ Skip le dijo eso?
Skip McCoy'la nasıl bağlantıya geçtiniz?
¿ Cómo conoció a Skip McCoy?
Skip çantanızdan aldığında, filmde ne olduğunu biliyor muydunuz?
¿ Sabía lo que contenía esa película cuando se la robaron?
Buraya yardım etmeye geldim. Skip benden bunu istedi.
He venido a ayudarles porque me lo pidió Skip.
Skip bana söyleyene dek bilmiyordum.
No lo sabía hasta que me lo dijo Skip.
Skip beni bu yüzden yolladı : Size yardım etmek için.
Por eso me envío Skip, para que les ayude.
Bana vurup filmi alman... Dinle, kurtul ondan Skip.
Mira que pegarme y llevarte la película.
Daha önce de söyledim, Skip... Sana yalan söylemem.
Skip, ya te he dicho que no te mentiría.
Tamam, Skip.
Fuera.
Baksana şuna. - Hey Skip.
¡ Mira a ese perro!
Hayır, Skip ona uygun bir isim değil.
¡ Eh, Skip! Este perro no es Skip.
Skip seninle konuşuyor.
Te están hablando.
Gelsene Skip.
Vamos, Skip.
Hadi Skip, gidelim.
Vamos, Skip, ve.
Gelsene, Skip.
Vamos, Skip.
Hadi Skip.
Vamos, Skip.
Skip?
¿ Skip?
Gel dedim sana. Skip!
Dije que vengas. ¡ Skip!
Evet, adı Skip Lee.
Ah, sí, se llama Skip Lee.
Adam ona pas verdi. Skip herifin ağzına verdi.
El tipo lo rechazó y Skip lo agarró de la garganta.
Kendisine Skip dedirtiyor.
Se hace llamar Skip.
Skip denen bir adamla ilgili bilgiye ihtiyacım var.
Necesito información sobre un tipo llamado Skip.
Evet, Skip Lee mi?
Sí, ¿ Skip Lee?
Ya bunu, Skip?
¿ Qué tal este, Skip?
- Skip!
- ¡ Skip!
Skip!
¡ Skip!
Skip.
¡ Skip!
Sakın kulübeye geri dönme Skip.
No vuelvas a casa, Skip.
Haydi, Charly. Gimp, ne oluyor?
Eh, Skip, ¿ qué hicieron?