English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ S ] / Sweets

Sweets traduction Espagnol

916 traduction parallèle
# # Toot sweets, toot sweets
Pitazos Dulces, Pitazos Dulces
# # Toot sweets sound like what they are
Los Pitazos Dulces Suenan a cómo son
Ve sonra Sweets var.
Y luego está Sweets.
Pekâlâ, tatlı bayan.
Bueno, Lady Sweets.
Sweets'i görmeye geldim.
Vengo a ver a Sweets.
Affedersiniz. Sweets siz misiniz?
Uh, perdona.
Bugün Sweets'den bir şeyler aldığını duydum.
He oído que has tomado una en Sweets hoy. No he venido aquí para eso.
Honeymoon Sweets oteli, kulağa hoş geliyor ama durum kötü.
En el motel "Luna de miel", creeme, es peor de lo que suena.
Elinizde sadece bu var değil mi? O Andromeda'dan Sweets...
Mi raza sólo puede sobrevivir en el agua fresca.
Pek iyi değilsin Sweets-sama. Bu ayarlanmış bir yarış gibi duruyor.
¿ Por qué tenemos que trabajar en mitad de la noche?
Sweets-sama! Merak etme bir B planım var.
No me sorprende que no pueda encontrarlos por ningún lado.
Haydi, Sweets, haydi, bir çok psikolojik profil çıkarttın.
Vamos, Sweets, sólo hazlo, has hecho muchos perfiles psicológicos.
Kesinlikle eminim Sweets, beysbol maçını kaybetmenin kişisel ya da kendini açma olmadığını söyleyecek.
Estoy bastante segura que Sweets diría que perder un juego de béisbol no es una revelación personal
Çok yavaş bir okuyucusunuz, Dr. Sweets.
Usted es un lector muy lento, Dr. Sweets.
Sweets, katilin profilini gönderdi.
Tengo el perfil del asesino de Sweets.
Doktor Sweets demek istiyorsun.
Quieres decir, Dr. Sweets.
Sweets, katilin kesinlikle bir erkek olduğunu söylüyor.
Sweets dice que el asesino es definitivamente varón.
Sweets, katilin yalnız çalıştığını ve hatırı sayılır işçi sınıfı bir işi olduğunu... normal hayatında, insanları kazanan, evli olmayan biri olduğunu söylüyor.
Sweets dice que el asesino trabaja solo tiene un respetable trabajo de clase media. En su vida pública salva a gente, no está casado.
Sweets'in seni tarif ettiğini fark ettin, değil mi?
Te das cuenta que Sweets te está describiendo, ¿ verdad?
Sweets haklıydı.
Sweets tenía razón.
Doktor Sweets, katilin geçimini sağlamak için çalıştığını farz etmemiz gerektiğini söylüyor.
Dr. Sweet supone que el asesino trabaja para vivir.
Mükemmel. Eminim annen seninle gerçekten gurur duyuyordur, Sweets.
Estoy seguro que mamá está realmente orgullosa de ti, Sweets.
Doktor Sweets ya da Lance... Eğer gayri resmi olmaktan daha memnunsanız... ama tercihim, birbirinize ve psikoterapi... sürecine saygı duymanız, en azından deneyebiliriz.
Dr. Sweets, o Lance, ya sabe, si se siente más cómodo con la informalidad pero preferiría, como respeto mutuo, y por el proceso de la psicoterapia que al menos tratara de-- -
Seni Sweets diye çağırmaya devam edeceğim.
Seguiré llamándolo Sweets.
- Hey, Doktor Sweets'in verdiği test mi o?
- Oye, ¿ ese es el test del Dr. Sweets? - Sí.
Bahse girerim Sweets, her şeye okul vasıtasıyla seçildi.
Apuesto a que Sweets fue acosado durante toda la preparatoria.
Gitmeliyiz, Sweets.
Tenemos que marchar, Sweets.
Sweets, sadece bir gün gerçek ortaklığın nasıl olduğunu... anlayacağını umuyorum.
Sweets, sólo espero que un día sientas lo que es el compañerismo verdadero.
çeviri : alpercingir alpercingir @ yahoo. com
Temporada 1 Episodio 8 - "Bitter Sweets" - Subs por Daisies Team -
Dr. Sweets.
Dr. Sweets.
Eğer bir şeye dokunursan, Sweets, tamamıyla aynı şekilde geri koy.
Así que si tocas algo, Sweets, lo colocas exactamente como estaba.
Hayır, ilginç değil, Sweets, çünkü bu bir şaka.
No, no es interesante Sweets, porque era una broma.
Tamam, Sweets, dizkapakları konusunda haklıydı.
Muy bien, Sweets tenía razón sobre esas rodillas.
Sweets'i bu davaya alıyorum.
Es una serie de suposiciones afortunadas. Bueno, voy a traer a Sweets para que trabaje en este caso.
Burada ne yapıyorsun?
¿ Qué estás haciendo aquí, Sweets?
Sweets'in buraya gelmesine nasıl hayır diyebildim?
¿ Cómo traduces que no traigas a Sweets a que sí lo traigas?
- Tamamıyla Sweets'in dediğini.
- Exactamente lo que dijo Sweets.
Sweets'in söylediği kadar çok istiyorsa, onu çalmaya çalışacaktır.
No, si la quiere tanto como dice Sweets, entonces intentará robarla.
Booth, Sweets haklıydı.
Booth, Sweets tiene razón.
Ayrıca psikiyatrist, Dr. Lance Sweets Bay Brennan'ın yetki alanından tekrar kaçmayacağına inandığını söyledi.
También un psiquiatra, Dr. Lance Sweets que dice creer en que el Sr. Brennan no volverá a huir de la jurisdicción.
Ben General Mariot Sweets.
Soy el General Mariot Sweets.
Pekala, Sweets haklı olabilir.
- Bueno, Sweets podría tener razón.
Hallet, Sweets.
Hagámoslo, Sweets.
Evet, tamam, Dr. Sweets. Sorayım.
Sí, de acuerdo Dr. Sweets, le preguntaré.
Sweets bu durumda, kelime kullanımına takılırdı.
Lo que Sweets haría en esta situación sería saltar al uso de la palabra.
Sweets cidden birinin yalan söylediğini anlayamaz. Sana söylüyorum, zihnimizle oynuyor.
Mira, Sweets realmente no puede decir si alguien miente, te digo que juega con nuestras cabezas.
Dr. Sweets, tropikal balıklarla çalıştığını söyledi.
El Dr. Sweets mencionó que trabajabas con peces tropicales.
Hey, Sweets, şeyin, eğik duruyor.
Oye, Sweets, tu cosa esa está balanceándose.
Sweets'den aldım.
Se la robe a Sweets.
Dr. Sweets?
¿ Dr. Sweets?
Hey, Sweets, özür dilerim.
Sweets, me disculpo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]