English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ T ] / Tansy

Tansy traduction Espagnol

231 traduction parallèle
yılan Turtası, ekşi peynir nane kaymaklı solucan otu keki.
pastel de la anguila, tarta del brie el tansy se endurece con la crema de menta.
Cevap ver Tansy tamam.
Hola, Tansy, fuera.
Tansy?
¿ Tansy?
Duyuyor musun Tansy?
¿ Me escuchas, Tansy?
Tansy olayından sonra biraz sıkıntılıydın.
Bueno, estabas un poco deshecho por lo de Tansy. Y la última vez que estuviste deshecho por Tansy...
4 yıl önce Tansy ve Wade, bir kaç haftalığına takılmışlardı.
Hace unos cuatro años, Tansy y Wade estuvieron tonteando durante unas semanas.
- Selam Tansy, şeytan tırnağın nasıl?
Ey, Tansy, ¿ qué tal va ese padrastro?
Selam, Tansy.
- Hola Tansy. - Hola.
Tansy, ben...
Tansy, yo...
Tansy, bana kızma.
Tansy, no... no te enfades.
Wade'in Tansy'i buraya getirdiği ve onun Shelby ile son parça turta için kavga ettiklerini hatırlıyor musun?
¿ Te acuerdas de aquella vez cuando Wade trajo a Tansy aquí y ella y Shelley cogieron la última pieza de ruibarbo?
Tansy.
Tansy.
Hey, Tansy.
- Hola, Tansy.
Hey, Tansy, ben Wade.
Tansy, soy Wade.
Her zaman arkamı kolladın, Tansy.
Siempre me has apoyado, Tans.
Selam, Tansy.
Hola, Tansy.
Tansy, beni yanlış anlama ama, hiç yemek yaptın mı hayatında?
Tansy, por favor, no te tomes esto a mal, pero...
Tansy'le yemeği neden iptal ettin?
- ¿ Por qué lo has cancelado con Tansy?
Tansy.
- Tansy,
Selam, Tansy.
Oye, Tansy.
Eski karım Tansy'i hatırlıyor musun?
¿ Te acuerdas de mi ex-mujer Tansy?
- Tanrı aşkına, Tansy, sadece 6 adım.
Por amor de dios, Tansy, son dos metros.
- Hey, Tansy.
Oye, Tansy. - Oye.
Bu karavan, Tansy'nin.
Nosotros, esta caravana, pertenece a Tansy.
Tansy'i hatırlıyorsun, değil mi?
¿ Recuerdas a Tansy verdad?
Böylelikle Tansy bugün oy kullanabilecek, yapma.
Así Tansy puede votar en la elección de hoy, venga.
Tancy ve sen bu konuyu konuştunuz mu?
¿ Y tú y Tansy discutisteis esto?
Tansy'i bilirsin, içindeki dürüstlükten midir nedir, Bluebell'de yaşamadığı sürece oy kullanmayacak.
Pero, ya sabes, Tansy, ella tiene, ya sabes, "integridad" o lo que sea, así que, no votará a menos que viva en Bluebell.
Ya Tansy'nin oyu Lavon'ın kazanmasında rol oynarsa, ve biz denemeden vazgeçtiysek, ha? Oraya git.
Y que pasa si el voto de Tansy puede suponer una diferencia en la victoria de Lavon y ni siquiera lo intentamos, ¿ eh? Por ahí.
- Tansy?
¿ Tansy?
Bak, Tansy, biliyorum buraya tamamen yerleşmiş ve kendine güzel bir yer bulmuşsun, ben sadece acaba Bluebell'in oraya, 6 adım öteye sadece bugün için yerleşmeyi düşünürmüsün diye merak etmiştim?
Hola, Tansy. Escucha, entiendo que tú ya te has instalado aquí y que has elegido un sitio realmente bueno para tí, pero solamente quería saber si considerarías trasladarte los dos metros de vuelta a Bluebell solo por hoy.
Tansy, bak eğer Wade'e her kızan Bluebell'den taşınmış olsaydı, burası bir hayalet kasaba olurdu.
Tansy, demosios, si todo el mundo que se ha enfadado con Wade se mudara fuera de Bluebell, el sitio sería una ciudad fantasma.
Tansy dünya tarihindeki en kötü saç tıraşımı yapmış oldu!
¡ Tansy me ha hecho el peor corte de pelo de la historia del mundo!
- Bekle, Tansy, ben...
Espera, Tansy, yo...
- Sana karşı dürüst olacağım, Tansy'yi aradım.
Ahora que está todo sobre la mesa, llamé a Tansy.
- Aslında, Tansy, Ben...
- La verdad, Tansy, yo...
Tansy'yle işler nasıl?
¿ Cómo van las cosas con Tansy?
- Oh, Tansy.
Tansy.
Tansy, selam.
Tansy, oye.
- 30 dolara satıyorum, satıyorum, Bayan Tansy Truitt'e sattım.
Treinta dólares, a la una, a las dos, vendido a la señorita Tansy Truitt.
Tansy'ye bak... küçük George'u ordan... oraya koşturuyor.
Manteniendo al chico Georgie a raya.
Ve şimdi de Tansy?
¿ Y ahora Tansy?
Tansy, aynı zamanda Todd Gainey Jr. olarak da bilinen... Colt adlı canavar kamyon... meraklısıyla çıkan tipte bir kız.
Tansy es el tipo de chica que va con locos monstruos conductores de camiones llamados Colt, alias Todd Jr.
- Neden biliyor musun... eğer George'la Tansy bu işi başaramazsa, o zaman, uh...
- Qué, porque, ya sabes, si George y Tansy no pueden lograrlo, entonces...
Yani Tansy ile randevunuz beş dakikacık sürdü... ve sen gangster filmlerindeki neşeli şöförlere döndün bile!
Asi que tienes una cita con Tansy de cinco minutos, ¡ y ya eres el bromista en ruedas de una película de gángsters!
- Tamam, Evelyn, o halde... Dolly Parton'un açıkça Tansy'ye... dönmek istediğini... kabul etmemek için kör ve sağır olmamız gerekli.
Vale, bien, entonces, Evelyn, tú y yo tendríamos que estar ciegos y sordos para no estar de acuerdo en que claramente, Dolly Parton desea volver con Tansy.
- Evet, Tansy bilinmeyen bir yönünü ortaya çıkardı.
Sí, saca un lado de ti.
Tansy'e çıkma teklif etsem, ne düşünürdün?
¿ Te importaría que invitara a Tansy a salir?
Eddie'nin hiç ţansý yok, sabah olmadan onu yakalayacaklar.
Es imposible, le cogerán antes de mañana.
George, iyidir tamam ama şu sıralar en üst düzeyinde olduğunu söylemek zor. Daha yeni Tansy'den ayrıldı.
Acaba de romper con Tansy.
- Vay.
La antigua Tansy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]