Teatro traduction Espagnol
7,881 traduction parallèle
Şu duygusal sahte heyecan gösterileri gerçekten gerekli mi Niklaus?
¿ Es necesario tanto teatro sensiblero, Nicklaus?
- Sydney Opera Binası.
- El teatro de la opera de Sydney?
Ben müzikal tiyatro majörüyüm, tamam mı?
Soy un grandioso músico de teatro, ¿ De acuerdo?
Peki bu Bayan Hartford'u tiyatro duvarında asılı halde bulduktan önce miydi?
Y fue antes de encontrar a la Señora Hartford... colgada de las vigas del techo del teatro.
1860 civarında oyunlarda çok sayıda küçük rol aldı ve bazı akşamlarda da yatağına pek çok âşık!
En 1860 esa joven coleccionaba pequeños roles de teatro y algunas noches, amantes.
Cyril Gely'in Diplomasi isimli oyunundan uyarlanmıştır.
Inspirado en la obra de teatro "Diplomatie" de Cyril Gely.
Beni tiyatroya götüreceğini söylediğinde oyun izleriz sanmıştım.
Bueno, cuando dijiste que ibas a llevarme al teatro, pensé que te referías a ver una obra.
Fitzgerald Tiyatrosu'na NYPD'nin ekip göndermesi gerek.
El Departamento de Policía de Nueva York necesita enviar a alguien al Teatro Fitzgerald en la Calle 44 Oeste.
Shana'nın tiyatroda dediklerini duyduk.
Todas escuchamos lo que Shana dijo en el teatro.
Annenizin New York'ta tiyatrosu olduğundan ona bahsettiniz mi?
¿ Alguna vez le dijo que su madre tenía un teatro en Nueva York?
Bir köy kadar büyük bir kukla gösterisi düşünün.
Imagina un teatro de títeres, tan grande como un pueblo.
Seni tiyatro programlarına sokarız.
Te inscribirás en todos los grupos de teatro que puedas.
Dinleyin. Ben ve o, salona gireceğiz orada sadece çocuklar var.
Entonces, chavales, al teatro solo entraremos el chiquillo y yo, porque es un recital donde solo hay niños.
Bir opera, Teresa Carreno tiyatrosunda, sıkı güvenlik- -
Una ópera en el Teatro Teresa Carreño, estrictas medidas de seguridad...
Göreceksin ki bu tesis- - bir opera binasına benzemiyor.
Mire, estas instalaciones de I + D... no es como colarse en un teatro de ópera.
Başkan Lincoln şimdiye tiyatrodan dönüyor olmalıydı.
El presidente Lincoln ya debería haber vuelto del teatro.
Büyük günün bir felaketti.
Tu gran día es todo teatro.
Ve bu konuda ne senin ne benim ne de ameliyat amfisinde mucizeler yaratan yüce John W. Thackery'nin yapabileceği hiçbir şey yok.
No hay nada que tú, yo, ni el gran John W. Thackery podamos hacer sin importar los milagros que se jacta de hacer en el teatro de operaciones.
Sonra da tüm amacı bizi gözetleyip fikirlerimizi çalmak olduğu halde gelip amfide masum rolü yaptı.
Luego llega a nuestro teatro haciéndose el inocente, cuando está claro que su única intención es la de espiar y robar.
Kendisini ameliyat amfisine aldık ve kırık pelvis kemiğinin bağırsağa batması sonucu oluşmuş dört delik tespit ettik.
Fue llevado al teatro de operaciones donde vimos cuatro heridas de punción y la pelvis fracturada lacerando el intestino.
Beni zambak beyazları ameliyathanenize kabul etmenizi mi bekleseydim?
Esperar a que me permitas entrar en tu teatro racista?
Riverside'daki Forefront Tiyatrosu'nda damak yarığı problemi olan aç çocuklar için bir yardım gösterisi var.
Oh, hay un beneficio espectáculo a la vanguardia del teatro en Riverside Para los niños hambrientos con paladar hendido.
- Tiyatro sever misin lan?
- Así que te gusta el teatro, Ian?
O tiyatroya 1997 yangınından sonra ne kimse girdi ne de bir gösteri yapıldı.
- ¿ Audiencia? ¿ Ahí? No hemos tenido una sola persona o el rendimiento en ese teatro Desde el incendio de 1997.
Sadece dün gece sinemada tuhaf bir deneyim yaşadım. - Orada mıydın?
Acabo de tener una experiencia raro en el teatro anoche.
Bilirsin ya, o nezaman sinsileşme modunda olduğunda Gece müzikal tiyatrosu için felan beni arar.
Ya sabes, cada vez que está en el humor para escaparse para una noche de teatro musical, ella llama me.
- Müzikal tiyatro'dan nefret ediyorum
- i puto odio teatro musical.
Donmar'ın oyuncu yönetmeni dahil olduğu için ikinci perdeye dört dakika eklendi.
Se han añadido cuatro minutos en la segunda mitad solo para el montaje del director del teatro Donmar.
Yukarı bakın millet, burası tiyatro. Şimdi böyle, karşınızda işte!
¡ Contemplad, gente, esto es teatro, está ocurriendo ahora, delante de vosotros!
Donmar'daki kadınlar mı?
¿ Es la mujer del teatro Donmar?
Donmar Ambarı'ndaki Vanya Dayı rolü teklifi aldı.
le han ofrecido hacer Tío Vania en el teatro Donmar.
Aslında ucuz dükkan malı bir küpeydi ama gerçek olduğunu söylemiştim bu yüzden dibe dalıp onu alarak büyük bir şov yapmam lazımdı.
Era una pieza barata de bisutería, pero había dicho que era bueno, así que tenía que hacer el teatro de bucear hasta el fondo para recuperarlo.
'Cinayet var! 'diye bağırıyorlar ama bu sadece bir sahne gösterisinden ibaret.
Ellos gritan asesinato sangriento, pero es teatro para salvar las apariencias.
Karen ise tiyatrocu. Tüm notları "A".
Karen hace teatro, saca matrículas.
Sevgiye ihtiyacın var... Bir Web Sitesi'nin yapmacık senaryolarına değil.
Necesitas amor... no una obra de teatro de un sitio Web.
G-man, yerel sinema dergisi aldım.
G-man, cogí una revista local de teatro.
Nasılsa tiyatro gözüyle bakıyorlar.
No se como eso se considera teatro.
Şerif Bill suç mahallinin güvenliğini sağlamak istedi ama Yaşlılar Merkezi'nin "Oh! Calcutta!" provaları için oraya ihtiyacı vardı.
El Sheriff Bill quería tener la escena del crimen asegurada, pero el asilo necesitaba el teatro para ensayar su obra de Calcuta.
Shelby'yi yarışmaya sokacağım ve tiyatro sevdaları sayesinde bağlanacaklar.
Voy a apuntar a Shelby al concurso de talentos, y pueden hacerse amigas por su amor por el teatro. Sí.
- Öyle duydum.
-... teatro. - Si eso oí.
Hayır, bu bir tiyatro topluluğu. Durumun gerçekliği bu işte. Burası Los Angeles, bu iş böyle.
No, es solo que es un grupo de teatro y esa es la realidad de la situación, así es como es aquí, es Los Ángeles.
- Eh, bütün gece etmemek için çabaladım. Doğrusu senin, onun tiyatrosunu himaye ettiğini öğrenmek de işimi kolaylaştırmadı.
- Bueno, pasamos toda la velada tratando... de no discutir, pero debo decirte que las noticias de tu... ayuda a la cuenta de la compañía de teatro, no ayudo exactamente.
Hukuk, tıp falan değil ama, oyunculuk okuyabilirsin.
No para Leyes o Medicina, pero para teatro y si luego lo de actuar...
- Saugatuck Tiyatrosu.
- En el Teatro Saugat.
Tiyatro sınıfından mikrofon siperi almam lazım, bir şey lazım mı?
Tengo que ir a por plantillas a la clase de teatro, ¿ necesitas algo?
O Royal Exchange'di.Görünüşe göre altı santim yer değiştirdi.
Fue el teatro Royajl Exchange. Parece ser que se desplazó 15 cm.
Politik tiyatro bu.
Esto es teatro político.
Sen tiyatrodan hoşlanıyorsun, sen de kızartmanın içine sahte parmak atıyorsun.
Así que, a ti te gusta el teatro, y tú pusiste este pulgar falso en nuestras papas fritas.
Salt bir tiyatroydu.
Puro teatro.
Bu Drama Camp.
Es un Campamento de Teatro.
Drama Camp'ın müvekkilimizin şarkısını çaldığını göz önüne alındığında,
Dado que el Campamento de Teatro plagió la canción de nuestro cliente...