English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ T ] / Tereyagı

Tereyagı traduction Espagnol

1,883 traduction parallèle
Eğer yayık sallasaydım bir saat önce tereyağı olmuştu.
Si fuera una mantequera, tendríamos mantequilla.
Ama ben tereyağı yapıyorum, hem de gerçek.
Las hago con mantequilla, mantequilla de verdad.
Gerçek tereyağı olacak.
Tiene que ser mantequilla de verdad.
Oradaki tostlara benim için tereyağı sürebilir misin, hayatım? Teşekkürler.
¿ Puedes ponerme mantequilla, por favor?
Annesi patates püresini tabağından aldı. Tereyağına her uzanışında eline vurdu.
Su madre sacaba el puré de papas de su plato, le pegaba en la mano cada vez que ella alcanzaba la manteca.
Tereyağından kıl çeker gibi olacak.
Esto debe ser mucho más fácil. Bien.
Domuz pastırması, salam, ekmek ve tereyağı.
¡ Y tocino, salame, pan, mantequilla...!
Yumurtanın, sütün, tereyağın en iyisi burada!
tenemos los mejores huevos, la mejor leche, la mejor mantequilla!
Anlaşmamız içinde tek bir cümleye izin vereceksin. Yumurtalarını tereyağında kızartacağım.
Dejas salir una palabra sobre nuestro acuerdo y tus bolas quedarán hechas mantequilla.
O zaman Almanlar'dan hergün tereyağını kimin alacağını söyle bana?
¿ Y quién aceptó mantequilla de los alemanes? ¿ El Papa?
O günlerde güçlü bir sütçü lobisi sebebiyle sarı margarin dükkanlarda satılamıyordu çünkü tereyağı gibi görünecekti.
En ese tiempo, las empresas de lácteos no vendían margarina amarilla en las tiendas porque parecía mantequilla.
Bu yüzden ben de margarinin daha sonra tereyağı gibi görünmesi için onu sarıya boyayacak bir parça sarı boya içeren plastik bir poşet tasarladım.
Así que se me ocurrió una bolsa de plástico con un cierre arriba, y se metía una lengüeta de tinta amarilla para que pareciera mantequilla.
Aslında tereyağ değildi.
Pero no lo era.
Tereyağını verir misin lütfen?
La mantequilla.
"Vücudu sıkıştırılmış tereyağı anımsatıyor, ve konuşma şekli bende hâlâ kahvaltısını öğütemedi mi acaba diye merak uyandırıyor."
"Su cuerpo parece un concentrado de crema de cacahuete" Y su forma de hablar me hace preguntar... Si aún no ha tragado su avena matutina.
Ondan sonra, her şey tereyağından kıl çeker gibi olacak.
Después de eso, todo suave.
Bir buğday kekinin üstüne sürülmüş tereyağından bile daha güzelsin.
No te ves más bonita que una bola de mantequilla en una pila de tortas.
Tavuğu çok tazedir ve tereyağı geldiğinde...
El pollo es tan fresco. Y la mantequilla, cuando sale...
Ciddiyim, bu kılıkta tereyağı yaparken çok seksisin.
En serio, vestida así, batiendo mantequilla. Sexy.
Canım, ben ekmeğin üzerine sürmek için tereyağı istiyorum.
Querido, quiero extender la mantequilla sobre el pan.
Tereyağı için bu kadar büyük bir bıçak!
¿ No es un cuchillo muy grande para untar la mantequilla?
Ben tereyağını sürmeye çalışıyorum.
Estoy tratando de untar mi mantequilla.
Tereyağı.
Es la mantequilla.
"Küçük, rahat hayatında bir şey ters gidiyor... " ve sen tereyağı gibi yumuşuyorsun. "
Una cosa sale mal en tu vida cómoda y te vuelves mantequilla ".
Tereyağı gibi pürüzsüz.
Suave como manteca.
Banyonun perdesinde bulduğum gizemli bileşiğin tereyağı aromalı soya yağı olduğunu öğrendim. Beta karoten ve sitrik asit.
El misterio se complica, encontre en la cortina de la ducha aceite de soja, manteca con sabor, beta-caroteno y acido citrico.
Bisküvime tereyağı sürebilir misin?
¿ Te gustaría que te unte tu palito con mantequilla?
Tereyağı da almalıyız.
También necesitamos manteca.
Şu tekneyi tereyağından kıl çeker gibi yakalayacağım.
Voy a alcanzar a este barco como si fuera asunto mío.
Yumurtanın akıyla omlet, sebzeli gözleme ve tereyağı gibi gözükmesine rağmen öyle olmayan bir şey.
Tortilla de clara de huevo, panqueques integrales y algo que parece manteca, pero en realidad no lo es.
Biraz daha tereyağı al, çünkü Jack'in gömleğinde bol miktarda var.
Necesitas más mantequilla, porque hay mucha en la camisa de Jake.
Limon, çikolata, tereyağı?
¿ Limón, chocolate, mantequilla...?
Ancak bazıları onun için deli olur. Çünkü daha iyi bir tadı olduğunu düşünürler tıpkı margarin yerine tereyağında pişmiş herhangi bir şey gibi.
Pero algunos se vuelven locos por ella porque piensan que sabe mejor... como algo cocido en mantequilla en vez de margarina.
Ta ki vampire dönüşüp gardiyanları tereyağı gibi doğramaya başlayana kadar.
Hasta que comience a destazar guardias como mantequilla.
Zeytinyağlı sardalya, taze ekmek ve biraz da tereyağ.
Sardinas Connétable en aceite de oliva sobre pan fresco.
New York bifteğimiz var. Yumuşak olması için tavada tereyağıyla kızarttım.
Me tomé la florentina, frito en una sartén con mantequilla, de acuerdo con la tradición.
Tereyağı kullanmaz....... Peynir almaz.
* No usa mantequilla... * "She don't use butter" * no usa queso... * "She don't use cheese"
Tereyağı kullanmaz....... peynir almaz.
* No usa mantequilla... * "She don't use butter" * no usa queso... * "She don't use cheese"
Neden yayığa gidip bizim için biraz tereyağ yapmıyorsun? Güzel!
Por qué no vas a batir mantequilla hermoso
Kurbanlardan biri 2 hafta sonra kendine lobotomi yapmaya çalışmış. Tereyağı bıçağı ile.
Dos semanas antes que ella fuera encontrada una de las víctimas trató de hacerse una lobotomía usando un cuchillo para mantequilla.
Tereyağı.
Mantequilla.
Tereyağı heykelinizde bir karara vardınız mı?
¿ Ya tomaron la decisión sobre la escultura en mantequilla?
Kediden tereyağı üretemezsin.
Los gatos no hacen mantequilla.
İnek tereyağından yapılmış bir kedi heykeli istiyorum.
Entonces me gustaría un gato de mantequilla de vaca.
- Kesin! - Tereyağından kedi heykeli istiyorum.
Quiero una escultura de un gato...
- Niye? Erimiş tereyağı ve akçaağaç şerbeti kulağa hoş gelmiyor mu?
¿ Manteca derretida y jarabe de arce no suenan bien?
- Ve bolca tereyağı.
- Y mucha mantequilla.
Çokça tereyağı.
Mucha mantequilla.
Çok fazla tereyağı kullanıyor.
Usa demasiada mantequilla.
Tereyağından kıl çeker gibi.
Fácil y rápido!
Senin önlüğünde de, eritilmiş tereyağı vardı.
oye, creo recordar que a alguien más se la caía la baba.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]