Tuesday traduction Espagnol
43 traduction parallèle
Dostlarım, benim adım, Pleasant Tuesday Babson ve Texas'a gidiyorum!
Amigos, me llamo Pleasant Tuesday Babson y voy a Texas.
"Tuesday morning..."
"Tuesday morning..."
Tabii. "Kanlı Salı", "Dudaklar", "Kara hindiba Treni".
Claro. Bloody Tuesday, Lips, The Dandelion Train.
- Küçük kız kim? - Kızım, Tuesday.
- ¿ Quién es la niña?
She was a big C U Next Tuesday.
- Estoy bloqueada. ¡ Era una chica de citas rápidas, eso es lo que era!
- "Reuby Thuesday", nasıl gidiyor?
Reuby Tuesday.
Haftaya salı müsait misin?
¿ Entonces estas libre el martes? So you're available next tuesday?
- Fakat "Fabric on Tuesday" de DJ lik yapacaktım. - Artık yapamayacaksın.
- Pero soy DJ en Fabric los martes
Tuesday Weld ismi sana bir şey çağrıştırıyor mu?
¿ El nombre de Tuesday Weld te dice algo?
Metroyu severim.
También vamos a abrir un Ruby Tuesday.
Bilmiyorum. Dostlarım Spansky'deki "Two-for-Tuesday" kulübünün kucak danslarının büyük hayranlarıdır.
A mis amigos les encantan los martes de bailes privados dobles en Spanky's.
Hartford'a gittik ve onları paramızın yettiği en iyi restorana - ki o da Ruby Tuesday's restoranıydı - götürdük.
Fuimos a Hartford y los llevamos al mejor restaurante que podíamos costearnos que era Ruby Tuesday's.
Aynı benim gibi. Ruby Tuesdays'a yakın olabilmek için üç kez taşındım. Devam et.
Como yo, me arrestaron 3 veces solo para ver a Roby Tuesday.
Hey, Salı günkü o yakalayışın inanılmazdı.
Oye, esa atrapada fue genial, Tuesday.
Siz ve bir misafiriniz, "Seven Dreams Till Tuesday" filmi için yapılacak olan, resmi "hediye pakedi açılışı" partisine davetlisiniz.
"Usted y un invitado están cordialmente invitados a la fiesta oficial sin cierre de Seven Dreams'til Tuesday".
- Evet, yarın Fat Tuesday. *
- Sí, mañana, martes de carnaval...
Festivalin kapanış gecesi, ne olursa olsun, Bourbon Caddesi'ndeki o şahane balkonlarda olmalıyız diyorum!
Digo, antes de la medianoche Fat Tuesday, pase lo que pase, vamos a estar de fiesta en uno de esos dulce-culo balcones Bourbon Street!
Şapşal Kız, karnaval günü bu şehirdeki bütün güzel kızlar Bartholomew T. Brown'a dokunabilmek için sıraya girmiş olacak.
Escucha, niña coja, por Fat Tuesday todas las bellas damas en esta ciudad van a estar haciendo cola para una pieza de Bartolomé T. Brown.
Evet millet, festivalin son günü geldi çattı.
Bueno, chicos, supongo que esto es Fat Tuesday.
Ama yine de, tam bu sırada Julian Baker'ın "Seven Dreams'til Tuesday" filmi geldi. Modern film endüstrisine yeni bir soluk getiren bir film.
Y aún así en toda esta palestra aparece la de Julian Baker "Siete sueños hasta el martes", con una suave voz que corta todo ese ruido de los modernos cineastas.
Her sene Taco gününde icra ettiğim La Cucaracha eskiden çok beğenilirdi.
Mi rendición anual de "La cucaracha" en Taco Tuesday solía ser todo un éxito.
Bilirsin işte, Seni "Ruby Tuesday's" e götürsek kök birası ve hamburger ısmarlasak.
Ya sabes, te llevaremos a Ruby del martes, te compraremos una raíz cerveza y una hamburguesa.
Pekala, Rugby Tuesday Taylor, ikinci bölüm.
Vale, Ruby Tuesday Taylor, segunda parte.
Keith de ayrıldığımızda Ruby Tuesday'i bana yazmış.
And Keith me escribió "Ruby Tuesday" cuando lo dejamos.
Tuesday Weld beni oynayacak desem, ne dersin?
¿ Qué piensas de Tuesday Weld personificándome?
Ruby Tuesday'deki o şirin garson darbenin nereden geldiğini bile anlayamayacak. Sam?
La camarera pequeña camarera del Ruby Tuesday's nunca sabrá qué la golpeó. ¿ Sam?
Resimlerini depoya geri götürdüm Lance'le toplantınızı yarına erteledim ve Seki Tuesday'le görüşmen var.
Tu cuadro está de nuevo en el almacén. Moví lo de Lance para mañana, y tienes todo preparado para el martes Seki.
- Diamond Tuesdays.
Diamond Tuesday's.
Ruby Tuesdays'de misin?
¿ Estás en Ruby Tuesday's?
Evey, Ruby Tuesdays'deyim. Ben de onu dedim ya.
Sí, estoy en Ruby Tuesday's. Eso es lo que acabo de decir.
Seni Ruby Tuesdays'de bulmamla alakası var bunun,
Esto fue cuando te encontré en Ruby Tuesday's,
Hollywood tarafından başka çok satan kitabım olan The Spoils of Alabama'da oldukça hırpalanmıştım. Muhtemelen Tuesday Weld ve Rod Steiger'ın rol alacağı bir yapım olacaktı.
Ya había sido maltratado por el negocio de Hollywood con mi bestseller, "The Spoils of Alabama", una producción protagonizada por Tuesday Weld y Rod Steiger.
Annem Ruby Tuesday restoranına deden uyanırsa gideriz diyor.
Mamá dice que podemos ir al Ruby Tuesday cuando te despiertes.
Ayrıca Ruby Tuesdays'de çalışıp, Rolling Stones şarkılarını coverlayan, bir grup için de harika bir takma isim.
También suena como el nombre código perfecto para un montón de tipos que trabajan en Ruby Tuesday haciendo covers de canciones de los Rolling Stones.
Beni Taco Tuesday'de gördünüz.
Tú me has visto en Taco Martes.
Ben Carla Tuesday, Rahip Richard Wayne Gary Wayne davasından naklen bildiriyorum.
Soy Carla Tuesday... en vivo desde el juicio del reverendo Richard Wayne Gary Wayne...
- Carla Tuesday, WDUR, the Dur'den.
Carla Tuesday, WDUR, el Dur.
Kimmy Schmidt, ben WDUR'dan Carla Tuesday.
Kimmy Schmidt, Carla Tuesday, WDUR.
O solgun, çok solgun kızı rahat bırak be Carla Tuesday.
Deja en paz a esa chica superpálida, Carla Tuesday.
Sonra da Ruby Tuesday için yazdığımı gözden geçireceğim.
Entonces tengo un esmalte sobre el Ruby Tuesday de.
Trivia Tuesday için hazır mıyız?
¿ Quién está listo para la Trivia del Martes?
Selam "Reuby Tuesday"!
- ¡ Reuby Tuesday!
Psych 3X15
PSYCH S03E15 - Tuesday the 17th