Tïp traduction Espagnol
7,236 traduction parallèle
Yani, o tip karaciğer hayranı değilim.
Quiero decir, no soy un hombre hígado.
Evet, bayağı tehlikeli bir tip gibi görünüyordun.
Sí, luciste muy valiente.
Bu tip şeylerden birinde hiç ağladın mı diye merak ettim.
¿ Alguna vez has llorado en una de estas cosas? Me preguntaba.
- Ne tip şeylerden birinde?
- ¿ Una de qué cosas?
Bu tip şeylerden birinde hiç ağlamadım.
Nunca he llorado en una de estas cosas.
- Tam da snowboardcu tip var.
¿ Qué significa eso? Te ves como una snowboarder.
Sanırım söz dinleyen bir tip değisin.
Supongo que no es del tipo de los que escuchan.
Bu tip işler yapan bir doktor muhtemelen çok nadir bulunur.
Es muy raro que un médico haga eso.
Ama sanırım bu doktorun paraya ihtiyacı var ve bu tip şeyler yapacaktır.
Supongo que ese médico necesita el dinero por eso lo haría.
... ve şu çılgın tip de Drip.
Y ese chiflado de allá es Drip.
Şey, bazen bu tip durumlarda, kadınlar önceliklerini yeniden gözden geçirebilirler, kendine şunu sormalısın...
Bueno, a veces tras un evento como este, una mujer puede revaluar sus prioridades, preguntarse si...
Bana dair bu tip bilgileri bulabilecek tek insanlar ilişki yaşadığım erkekler.
Y las únicas personas que sabrían esas cosas sobre mí son los hombres con los que he estado involucrada.
Bu tip bir katatoni bana yabancı değil.
Esta forma de catatonia no me es desconocida.
Bu tip vazifelere alışkınım.
Es un deber al que estoy acostumbrado.
Onun gibi kendine aşık bir tip mi?
¿ Un tonto vanidoso como ése?
Bu tip insanlardan hiç tehdit aldı mı?
¿ le mandó amenazas alguna vez?
Soğuk, mesafeli bir tip değil sıcak, şehvetli bir dişi hayvanım. Erkeğimi elimde tutmak için fiziksel özelliklerimi kullanmaktan çekinmem.
No una cosa fría y distante, soy un caliente y voluptuoso animal femenino que no teme utilizar sus atributos físicos para conservar a su hombre.
Bağlanmayı sevmeyen, sorumluluk alerjisi olan bir tip.
De una manera alérgica a la responsabilidad.
Hank adında bir tip vardı ve Caprice'in
Hay un tal Hank.
İnsanlara bu tip sorular sormam ama iyi fikir, müşterilerle ilgili daha çok bilgi edinmeliyim.
No he estado preguntando esas cosas, pero tienes razón. Debería ser más preguntón.
Biri size tüyo mu verdi?
Alguien te Tip Off?
Adam acayip bir tip, değil mi?
Es un tipo raro, ¿ no?
Bu tip işler Caroline'in uzmanlık alanına girer.
Ese tipo de mierda justo en su puente de mando.
Kevin, bunun bir tip olduğunu düşünmüyorum.
Kevin, no creo que eso sea un tipo.
Dünya Savaşı'nda bu tip uçaklar yoktu.
Sí, ellos no tenían aviones como este en la Primera Guerra Mundial.
Çok ürkek bir tip, aynı farelere benziyor.
Es tímida. Parece ratón.
Doktor Sue çok programlı bir tip.
La Dra. Sue insistió en ello.
Daha iyisini bulurum ben demiştir, o tip bir kız o.
Ella pensó que podía conseguir alguien mejor. Es de ese tipo.
Teşekkürler, biz o tip insanlardan değiliz.
Gracias, no somos de ese tipo.
- Kıskanç bir tip midir?
- ¿ Es del tipo celosa?
- Üç tip. - Mantar da gördün mü?
- ¿ Tienes el hongo?
tip bir eğik görünüyor.
- Es un tipo raro.
tip kaotik bir şeydir.
Esto es puro desorden.
Benim için kefil olmadan önce bu tip endişlere kapılmamış olman ne yazık.
Es una pena que no le planteases esas preocupaciones a tu amigo el comerciante antes de que me avalases.
Bu tip hislere inanırım.
Creo en esos sentimientos.
O iddialı bir tip demek istiyorsan kesinlikle anlaşmalıyız.
Si quieres decir problemática, entonces estaría obligada a estar de acuerdo.
Limonatayla temizlik yapacak tip var mı bende?
¿ Me veo como puedo limpiar con jugo de limón?
Elçiliğim ve ben bu tip eylemleri nerede olursa olsun daima kınamışızdır.
Mi embajada y yo hemos siempre denunciado esas acciones - no importa cual sea el agresor.
- Çok evde kalan bir tip değildir zaten.
El es apenas domesticado, en realidad.
Bir adam arıyoruz, beyaz, şu boylarda, sıradan, komik olmayan, tamamen unutulabilir bir tip.
En busca de un hombre blanco ese momento, común, soso, poco interesante.
TIP MERKEZİ Ö.S.B.
CENTRO MÉDICO U.C.E.
Yanında birkaç sinirli tip gezdiriyor.
Quiero decir, tiene a algunos de los tipos fuertes de su lado.
Geveze bir tip var.
Hay un tipo, Un bocazas.
Bence biraz sırnaşık bir tip.
Es algo zalamero, creo.
Son trende her türlü ucube ve acayip tip oluyor.
Hay toda clase de personas extrañas por ahí.
- Belli tip kiracılara hitap ediyor.
Siento como si fuera a atraer a algunos inquilinos muy específicos.
Romalılar bu tip sorunları nasıl çözerlermiş biliyor musunuz?
Vale. ¿ Sabéis cómo zanjaban los romanos estas mierdas?
Cogan eski tip biriydi.
Cogan era de la vieja escuela.
Eski tip?
¿ Vieja escuela?
- Ben pek sarılacak bir tip değilim.
- Uh, yo no soy un gran hugger.
Az önce yeni demlenmiş Makaibari Silver Tip içtim.
Acabo de hacer una tetera de Makaibari Silver Tips.