Uzunlugunda traduction Espagnol
820 traduction parallèle
Kilometrelerce uzunluğunda bir yer.
Tiene una milla de largo
Film şimdi 1839 metre uzunluğunda.
La película tiene ahora 1.839 metros de longitud.
Coğrafi açıdan 650 metre uzunluğunda ve 200 metre genişliğinde köpek başı şekli verilmiş bir kaya parçası.
Geográficamente, es una roca con forma de cabeza de perro... con unos 600 m de longitud y alrededor de 200 m de ancho.
- 1 metre uzunluğunda bıçak, ha?
- Una navaja cuatro pies de largo, ¿ eh?
İsmini ışıklar içinde görebiliyorum 6 feet uzunluğunda ışıklar.
Ya puedo ver tu nombre con luces, bien alto.
Manhattan sadece 15 km. uzunluğunda ve 7 km. genişliğinde.
Manhattan tiene 15 km. de largo y 7 km. de ancho.
New York'ta bir yer biliyorum Bir ayak uzunluğunda sosisli yapıyorlar..
Sé de un sitio en Nueva York donde venden salchichas de un metro.
- Ayak uzunluğunda mı?
- ¿ Todo un metro? - Sí.
Önde, apartman uzunluğunda bir arabanın içinde.
Está afuera en un auto del tamaño de una calle.
Dokuz km uzunluğunda ve dört km genişliğinde.
Mide 9 kilómetros de largo... y 4 kilómetros de ancho en su punto más ancho.
Filmlerde oynayacağım Stoke... ve kadınlar benim için bir blok uzunluğunda kuyruklar oluşturacak.
Estaré en el cine, Stoke, con una fila de chicas de una cuadra esperándome.
45 santim uzunluğunda ve bir kaç santim çapında bir silindirmiş.
Era un cilindro de unas 18 pulgadas de largo y unas pocas de diámetro.
- Kolun uzunluğunda sabıka kaydın var.
- Tienes un historial como tu brazo.
Gerçek bir tilki kürkü, yarım mil uzunluğunda!
¿ Zorro? ¡ Una estola de zorro genuina de 1 / 2 milla de largo!
Alışılagelmiş dikine kalkış yerine bize itici güç verecek olan 1,5 kilometre uzunluğunda bir kaydırak kullanarak yakıttan tasarruf edeceğiz.
En vez de despegar de forma convencional, ahorraremos combustible con un tobogán de 1,5 km para darnos impulso.
47 kilometre uzunluğunda.
Aquí mide unos 47 kilómetros de largo.
Bir dakikada, 1,5 km uzunluğunda, dört şeritli bir otoyol yapmak, çocuk oyuncağı olurdu.
Construir una milla de autopista por minuto sería fácil.
1-1.5 metre uzunluğunda ve 5-6 santim derinliğinde.
De 1,5 m de ancho y unos 6 cm de hondo.
Çocuk beş fit yedi inç uzunluğunda.
Ese chico medía 1, 65 m.
80km uzunluğunda falan.
Tiene 80 kilómetros de largo.
Amundsen yüzlerce kilometre uzunluğunda kömür damarları keşfetmişti.
Amundsen descubrió vetas de carbón de 100 millas de largo.
Bölge altı mil uzunluğunda.
Esta franja tiene seis millas.
Tam da otobanın ortasındaydı, 9 metre uzunluğunda.
Estaba a mitad de la carretera, de 9 metros de altura.
9 metre uzunluğunda bir dev.
Un gigante de 9 metros.
Bu 100 mt uzunluğunda bir yarık demek. Şuradan şuraya kadar ve suyun altında.
Significa una brecha de 100 metros de larga, desde aquí hasta aquí... bajo la línea de flotación.
Şu ilk gün sizce 24 saat uzunluğunda mıydı?
Ese primer día, ¿ cuánto cree que duró? ¿ 24 horas?
10 ayak uzunluğunda tünel kazmalıyız.
Habrá que hacer un túnel de 3 metros.
Bir makara bakır telimiz var 520 metre uzunluğunda.
Tenemos un rollo de alambre de cobre. De 520 metros de largo.
Bazılarının dişi 3 cm. uzunluğunda.
Algunos tienen dientes de casi una pulgada de largo.
- 5 cm. uzunluğunda.
- Una pulgada y media.
Yangtze-kiang, bir nehir değil, bir caddedir..... 5.000 km uzunluğunda, Tibetten başlayan..... Sarı Deniz'e uzanan bir cadde..... tüm güzellikler kıyında yatıyor..
El Yangtse - kiang no es un río, es una avenida... Una avenida de 5.000 km... Cae desde el Tibet para acabar en el Mar Amarillo, con sus juncos y sampanes en las orillas.
1 metre uzunluğunda, fazlasına gerek yok.
Una cómoda de un metro veinte, no más.
Yedi yaşam uzunluğunda olmasını sağla!
¡ Y siete vidas si quieres!
Yüzlerce mil uzunluğunda olmalılar.
Deben de recorrer cientos de kilómetros.
Gölün kıyı şeridi 885 km. uzunluğunda. Şu önümüzdeki de yat limanı.
El lago tiene 800 kms. de costa y allí enfrente tenemos el puerto deportivo.
Yaklaşık 38 feet uzunluğunda efendim.
Mide alrededor de 13 metros, Señor.
Bunların arasında 319 metre uzunluğunda Chrysler Kulesi ve hali hazırda demode olma tehtidi olan 207 metre uzunluğundaki Jannen Kulesi.
Entre ellos la torre Chrysler de 1.046 pies y la torre Jannen, de 680 pies y ya amenazada por la obsolescencia.
Çünkü bu lanet şehir 300 km. uzunluğunda, 60 km. genişliğinde ve onlar yerini biliyor, ben bilmiyorum.
Porque este maldito condado mide 320 kilómetros de largo y 65 de ancho... y ellos saben dónde está, y yo no.
Kilometrelerce uzunluğunda televizyon bandı izledim. Tekrar gösterimler, farklı kameralar.
He mirado kilómetros de película, repasando mil veces las instantáneas.
Pistin tamamı 10 km uzunluğunda. Bunun yarısı hızlı virajlar ve uzun düzlüklerden oluşan yol pisti.
Son un total de diez kilómetros de los que algo más de la mitad es circuito de carretera con curvas rápidas y largas rectas.
Yatak 6 feet uzunluğunda ve oda ancak beş buçuk feet, ve benim başım belada.
La cama mide 6 pies y la habitación 5 y medio y va a haber problemas.
Ama namlusu 15 cm uzunluğunda.
Pero con un cañón de 7 pulgadas.
Bir satır, yaklaşık 20 cm. uzunluğunda.
Una cuchilla de unos 20 centímetros.
67 metre uzunluğunda, altı 9 metrekare üstü 4,5 metrekare ve 294 sarmal merdiveni bulunmakta.
Tiene 68 metros de altura, 2,80 metros cuadrados en la base, 1,40 en la cima... y una escalera de caracol de 294 escalones.
Artık aramızda bir set olmayacak, Orada on metre uzunluğunda mankenler, fırtınanın içindeki Kral Lear'ın sakalı, bir adam kadar büyük müzik enstrümanları sahnelenecek...
No sería más una escenografía, serán maniquís de 10 metros representando la barba del Rey Lear en la tormenta, e instrumentos musicales grandes como hombres.
Hem de metrelerce uzunluğunda.
Metros y metros de ella.
- Milyonlarca. Bu şey, bu hücre, bu virüs. 18.000 km uzunluğunda.
- Esta cosa, esta célula, este virus tiene 18.000 kilómetros de longitud.
Aslan, üç metre uzunluğunda, bir buçuk metre yüksekliğinde, bolca sivri dişi ve jilet gibi keskin pençeleri olan, dev bir yırtıcı canavardır.
No un león. Verá, un león es una enorme fiera salvaje de unos 10 pies de largo, 5 pies de altura, con muchos afilados y puntiagudos dientes, y feas y largas garras afiladas como hojas de afeitar.
Her sıra yaklaşık olarak 200 molekül uzunluğunda. Ama eğer bakarsan, büyük şablon içerisinde başka bir şablon daha var.
Cada secuencia tiene, aproximadamente 200 moléculas de longitud... pero si miran, hay un patrón dentro de un patrón mayor.
Saçları arkaya taralı... 4-5 cm uzunluğunda saçları vardı.
Peinado hacia atrás, cabello de unos 5 o 6 centímetros de largo
basitçe, 1 mil uzunluğunda Berillium borusu.
Básicamente, un tubo de Berilio de 1500 metros.