Uçuşum traduction Espagnol
147 traduction parallèle
İlk tekli uçuşum gibi.
Como... cuando volé solo por primera vez.
600 saat uçuşum olduğunu öğrenince beni istediklerini söylediler.
Cuando supieron lo de mis 600 horas de vuelo, dijeron : "Te contratamos".
Şafakta buradan uçuşum var.
Saldré en avión al amanecer.
Afedersiniz, efendim.. bu benim ilk uçuşum, ve...
Disculpe, señor... es mi primer vuelo y...
batıya uçuyorum ve cömert kalbimde uçuşum dünyaya hükmeden kötülüğüne sahip oluyor.
Vuelo a Occidente, y mi vuelo absorbe en mi buen corazón, el mal que domina el mundo.
Evet. Bu yüzden 86 numaralı uçuşunuz, favori uçuşum.
Por eso mi preferido es su vuelo 86.
Evet. Bu yüzden 86 numaralı uçuşunuz, favori uçuşum.
Por eso el vuelo 86 es mi favorito.
Uçuşum saat kaçta?
¿ A qué hora es mi vuelo?
7.40 uçuşum iptal edildi.
Han cancelado mi vuelo de las 7.40 a Vancouver.
Parise uçuşum iptal mi oldu?
Entonces. ¿ Mi viaje a París cancelado?
- Sabah uçuşum var.
- Tengo un vuelo mañana temprano.
Pazartesi günü test uçuşum var.
Me programaron para un vuelo de prueba en el X-2 el lunes.
- 9.00'da uçuşum var.
- Tengo un vuelo a las 9 : 00.
Sakin ol, bu benim son uçuşum dostum, sakin ol biraz.
Tranquilo. Es mi último vuelo.
İki saat sonra Scott'la F.L.I.R uçuşum var.
tengo un vuelo de reconocimiento con Scott en 2 horas.
Yarın önemli bir uçuşum var.
El vuelo de mañana es importante.
Uçuşum iptal edildi.
Me sacaron la licencia.
Uçuşum iptal oldu.
Cancelaron mi vuelo.
- Benim uçuşum gelişmedi.
- No mejoré mi forma de volar.
Bu kesinlikle benim en son uçuşum.
¡ Esta es positiva y absolutamente la última vez que vuelo!
Dinle, bir uçuşum var.
Escucha, yo tengo... Un vuelo.
Bir uçuşum var.
Tengo un vuelo.
- Bir uçuşum var.
Tengo un vuelo.
Bir uçuşum var.
Tengo... un viaje.
Uçuşum vardı.
Tuve un vuelo.
Tanrım, Benim uçuşum.
Ese es mi avión.
- 1.000 saatlik uçuşum var. - Hadi be!
- Tengo 1,000 horas volando un avión.
- Bağlantılı bir uçuşum var.
Por favor, por allí.
Bugün tanışmıştık. Fırtına yüzünden uçuşum ertelendi,... ben de yemeğe çıkar mıyız acaba diye aradım.
Cancelaron mi vuelo por la tormenta, y me preguntaba si podría recogerte para ir a cenar.
Bak, Hong Kong'dan dönüş uçuşum berbattı.
Mira, tuve un vuelo muy cansado de regreso de Hong Kong.
Gece burada kalmanı çok isterdim ama yarın erken bir uçuşum var.
Te pediría que pasaras la noche, pero mi vuelo sale muy temprano.
Tabanca olsa da olmasada o uçağa bineceğim. Son uçuşum olacak.
Si me subo en ese avión, con o sin pistola, será mi último avión.
Yarın uçuşum erken saatte.
Mi avión sale mañana temprano.
Yarın Hartum'a uçuşum var.
Debo volar a Jartum mañana.
Uçuşum iptal edildi.
Cancelaron mi vuelo.
Uçuşum yarın sabah.
Hice una reserva para mañana a primera hora.
İlk uçuşum olacak.
Mi primer avión.
Seni havalimanına bırakmak zorundayım, merkezde dur Memur Murpy'nin cenazesine git, sonra uçuşum için havalimanına geri dön.
Tengo que dejarte en el aeropuerto, detenerme en el cuartel, ir al funeral del oficial Murphy, regresar al aeropuerto por mi vuelo.
Bu hafta uçuşum yok.
- Chau. No vuelo por una semana.
Acele et, Iguazu uçuşum var.
Tenés que ir yendo. Tenés el iguazú.
Uçuşum sırasında Lulu Huang ile birlikteydim.
De hecho estoy muy interesado, en esta relación...
Haftaya Brezilya'ya ucuz bir uçuşum var.
Hay un viaje a Brasil muy barato la semana que viene.
İster inanın, ister inanmayın, bu benim ilk uçuşum.
Lo crea o no, es la primera vez que vuelo.
Fakat, Pazar sabahı erkenden bir uçuşum var.
Pero vuelo el domingo temprano.
Saat beşte uçuşum var buna vaktim olduğunu...
Bien, tengo un vuelo a las 5 : 00, así que no sé si tendré tiempo para...
Bu geçe uçuşum var.
Vuelo esta noche.
- Uçuşum iptal edildi.
- Cancelaron mi vuelo.
Uçuşum ertelendi.
- Mi vuelo se ha demorado.
Yurtdışına ilk uçuşum olacaktı.
Ese podría haber sido mi primer vuelo al extranjero.
Kusura bakma. İlk uçuşum da.
Lo siento.
Sana söyledim, Birazdan uçuşum var.
No, ya te dije que tengo vuelo.