Vagina traduction Espagnol
3,100 traduction parallèle
Yada Çinli bir vajina...
O de una vagina china.
"Gelin de vajinanızı konuşalım" yazamıyordum.
No me parece bien escribir, "Venga a hablar de su vagina".
Olmaz, ben dahil hiçbir kadın özel bölgeme dokunamaz.
Error, ninguna mujer va a tocar mi vagina, ni siquiera yo.
Ben vajina görünce bayılırım.
No, no, me desmayo al ver una vagina.
AsıI bilmem neren sızdırınca sorun var demektir.
Cuando la vagina tiene fugas empiezan los problemas.
Tamam, Jenna DVD yorumlamasını vajina süsleme olayını sırasında yaparsa, sonrasını da yarışmayı oraya kaydırarak destekleyebiliriz.
Vale, ¿ y si Jenna hiciese el comentario del DVD mientras se pone pedrería en la vagina? Entonces podríamos adelantar la reunión con atrezzo.
Giydiğin tişört penisinin aptal olduğunu söylemesine rağmen kesinlikle vajinamın salak olduğunu ima ediyor.
Y como esa camiseta viene a decir que tu pene es estúpido, dice claramente que mi vagina es idiota.
Penisi olan ve vajinası olmayan biz kız.
Con pene y sin vagina.
Tek kuku sahibi olarak şunu demem lazım. Çocuk bakma, bok püsür falan doğamda var benim.
- Mirad, yo que soy la única... con vagina, tengo un instinto natural... para la crianza y todas esas mierdas.
Vajina :
Vagina :
Şu Vajina kitabını gerçekten okumalısın.
¿ Sabes? En verdad deberías leer este libro sobre la vagina.
Beyin ile vajina arasındaki temel bağlantıyı anlatıyor.
En él se habla de la profunda conexión entre el cerebro y la vagina.
Ben de tam Will'e okuduğumuz vajina adlı kitaptan söz ediyordum.
Sólo le estoy contando a Will sobre el libro de la vagina que estoy leyendo.
Lanet olsun, istersen benim sesimi vajişimden bile çıkarabilirsin.
Además, puede pedir mi voto para salir de la vagina.
- Ne demek istiyorsun?
¿ Qué quieres decir? Él tiene vagina.
Her birini dokuz ay boyunca gövdemin içinde taşıdım sonra vajinamdan dışarı bıraktım.
Los cargué durante nueve meses dentro de mi torso, y luego los expulsé por mi vagina.
Eşcinsel erkeklerin vajinaları nerede oluyor?
¿ Dónde tienen la vagina los hombres gay?
Ben 32 yaşındayım ama yumurtalarım 48 yaşında. Vajinam ise 97 yaşında.
Tengo 32 años, pero mis óvulos están en 48 y mi vagina está en 97.
- Sanki Hellen Mirren'in vajina hâli.
- la vagina Helen Mirren. - Oh, muchacho.
Vajina o.
La vagina.
Vajinan sıkılırsa, kalbin de sıkılır.
Si tu vagina se aburre tu corazón también.
Ben amıma sürüyorsam, sen de sikine sürebilirsin demektir.
Sí, sí se puede usar en mi vagina, también se puede en tu pene.
Vajinana sıcak sos dökmeni söyleyen telefon aramaları nerede?
¿ Por qué no te llaman para decirte que hay que verter salsa picante... en tu vagina?
Ama eşimin vajinasına mucize bir şekilde bir bebek yerleştirmedikçe es geçmek zorundayım.
Pero a menos que pueda hacer el milagro de meterle a mi esposa un bebé en la vagina, tendré que pasar.
- Penisimi şu an vajinana sokabilir miyim?
¿ Puedo poner mi pene en tu vagina ahora?
Doğup annemin vajinasından çıktığım zamana ne dersiniz?
¿ Qué tal la vez que nací y salí por la vagina?
Akıl hastanesine gizlice Darvocet sokmuştu vajinasında.
Entró un calmante al Pabellón de Psiquiatría... metido en su vagina.
Annemizin vajinasını tarif etmek için hangi kelimeyi kullanmalıydım ki?
¿ Qué palabra debo usar para la vagina de una madre?
Kurumuş, kaşıntılı bir vajinanız mı var?
¿ Tu vagina está seca y pica?
Amına sivilce koymak istiyorum.
Quiero darte un chupón en la vagina.
- Oğlum kızın kukusunu görebiliyorum.
- Hombre, le veo la vagina.
- Vajinasında.
- Vagina.
Delik vajinasında.
La ventilación está en la vagina.
Evet, arkadaşımın vajinasından kan geliyor!
Mi amiga está sangrando por la vagina.
Eğer bu kaplamanın sağlam durmasını istiyorsan erkek cinsel organını onun vajinasına sokmalısın.
Se quiere mantener el revestimiento intacto, el hombre tiene que poner el falo erecto dentro de su vagina.
Vajina çok karışık bir şey!
¡ La vagina es algo muy complicado!
Tüm bunlar bittiğinde annelerinizin amlarının üzerinde emekleyip üzerlerinde bir kamp ateşi kuracağım!
Cuando esto termine, escalaré a la vagina de tu madre... y encenderé una maldita hoguera.
Beş dakikadır parmaklarını amımın içine sokmuş durumda.
Tiene los dedos en mi vagina hace 5 minutos.
Bir keresinde dudaklarına takıldım oracıkta bayılıyordum.
Una vez le vi Ia vagina por accidente. Y me dio una diarrea explosiva.
Pencereden kukunun kokusunu alabiliyorum.
Puedo oler tu vagina a traves de la ventana.
Hayır, hayır, tebrikler, sen kazandın. Miras kavgasını değil ama, yılın en büyük boku ödülünü.
- No, no, felicitaciones, tú ganas, y no lo digo por la pelea por el testamento, lo digo por la vagina más grande del año.
Belki de sana sıkı bir tekme atarım.
Quizá meta el pie en tu vagina.
Dediğim gibi.
Nos concentraremos en la resistencia y la velocidad para que seas tan rápido que él se arrastre a la vagina de su mamá. Como te decía.
- Büyük vajinalar. - Tamam.
Vagina grande.
Ve işte bu şekilde öğrendim ki vajinam sığ şekilde doğmuşum.
Así fue como me di cuenta de que nací con una vagina poco profunda.
- Konuşmak istiyor musun yoksa biri vajinana tekme atmış gibi somurtup duracak mısın?
¿ Quieres hablar o seguirás así como si te hubieran pegado en la vagina?
Amcık.
Una vagina.
- Şerefe.
- Brindo por la vagina.
Hadi işe koyulalım vajina.
Bueno, a trabajar, vagina.
Vajinadan ama önemli değil.
En la vagina, pero no es importante.
Vajinayı tahmin etmiştim.
Supuse que en la vagina.