Velma traduction Espagnol
472 traduction parallèle
Benim biraz elim titriyor, ama torunum Velma iyi şofördür. Ama yorulduğu için fazla kullandırtmıyorum.
Yo soy un poco torpe, pero Velma, mi nieta conduce bien, pero se cansa y no la dejo conducir demasiado.
Velma, hanım, Bay Collins'le tanışın.
Velma, Mamá, el Sr. Collins.
Memlekette çiftliğimi kaybettim ama Velma'nın annesi tekrar evlendi ve bizi davet etti.
Perdí mi granja pero mi hija se casó de nuevo y nos ha invitado.
Gerçekten hata Velma'daydı.
La culpa fue de Velma.
Velma o arabaya çarptığında cebimde 13 sent ayakkabımda 5 dolar vardı.
Sólo tenía 13 centavos en el bolsillo y 5 dólares en el zapato.
Bağışla, beni ilgilendirmez ama Velma'nın ayağına ne oldu?
Perdone, sé que no es asunto mío, pero ¿ qué le pasa en el pie?
Özellikle Velma.
Y más Velma.
Sen aradıktan sonra onlarla konuştum. Galiba Velma benden yana ama annesi karşı.
Se lo conté a ellas, y creo que Velma está de mi parte pero Mabel está en contra.
Merhaba Velma.
Hola, Velma.
- Memnun oldum. - Velma.
Encantada.
Velma bakmasını istemiyor. İstiyor musun canım?
No creo que Velma quiera que la mire, ¿ verdad?
Belki Velma'dan hoşlandı.
Quizá le guste Velma.
- Böyle konuşarak Velma'yı üzdün.
- Mira, has puesto nerviosa a Velma.
Roy, bu uzman Velma'yı ameliyat edebileceğini söylerse ne olacak?
Roy, si ese especialista dice que puede operar a Velma, ¿ qué haremos?
- Velma'yla evlenmeyi mi düşünüyorsun?
- ¿ Has pensado en casarte con Velma?
Doğru olan ne bilmiyorum ama para koymadan önce sana Velma'dan bahsetmem gerektiğini düşünüyorum.
En fin, no sé qué será mejor, pero antes de que te gastes tu dinero debo decirte algo sobre Velma.
Sigorta işinde, iyi kazanıyor. Ama boşanmış bir erkeğin sakat bir kızla gezmesi doğru gelmedi. Anneannesi ve ben de Velma'yı buraya, annesine getirdik.
Trabaja en seguros y le va bien, pero es raro eso de que un divorciado salga con una chica tullida así que trajimos a Velma aquí, con su madre.
Benim tahminimce Velma hala onu düşünüyor.
Pero creo que Velma sigue pensando en ese tipo.
Galiba komik gelecek ve doğru kelimeleri bulamıyorum ama sanki Velma'ya bir milyon yıldır yakınmışım gibi geliyor.
Sonará raro, y no encuentro las palabras justas pero es como si conociera a Velma desde hace un millón de años.
Velma için çok kaygılanmıştım.
Estaba muy preocupada por Velma.
Endişelenecek hiçbir şey yok Velma.
No hay de qué preocuparse.
- Evet. Adı Velma.
- Sí, se llama Velma.
- Nerelerdeydin? - Velma nasıl?
¿ Cómo está Velma?
Gel de Velma'yı gör.
Entra a ver a Velma.
Ne demek istediğimi anlıyor musun Velma?
¿ Entiendes lo que quiero decir?
Velma, ben kesinlikle seninle evlenmek isterim.
Verás, Velma, me gustaría casarme contigo.
Onu çok mu seviyorsun Velma?
¿ Estás loca por él, Velma?
Yine gelip Velma'nın yürüdüğünü göreceğim.
Volveré para ver caminar a Velma.
Yardıma ihtiyacım olunca çok oluyor ve ödemeye hazırım. - Ya Velma?
- ¿ Y Velma?
Velma mı?
¿ Velma?
Selam Roy. Velma senden çok söz etti.
Velma me ha hablado mucho de Ud.
Sen Velma'sın, değil mi?
Tú eres Velma, ¿ verdad?
- Bu bana Velma için çok şey yaptığını hatırlattı.
- Esto me recuerda que hizo mucho por ella.
Sen ve kız arkadaşın, ben ve Velma'm.
Tú y tu amiguita, y yo y mi pequeña Velma.
Velma'nın sevgilisinin parasını almalıydın. Ama hayır.
Debiste aceptar lo del novio de Velma.
Velma'yı duydun mu hiç?
¿ No hay noticias de Velma?
Ona Velma'yı sen sor.
Pregúntele por Velma.
Sen Velma'yı hatırlıyor musun?
¿ Te acuerdas de Velma?
Velma'yı hatırlamıyorlar.
No se acuerdan de Velma.
Sen Velma'yı bul.
Encuentra a Velma.
- Velma.
- Velma.
Velma Valento.
Velma Valento.
Kızıl saçlı, Velma Valento adlı kızdan.
De Velma Valento, la pelirroja.
Velma hatırlıyor musunuz?
¿ Se acuerda de Velma?
- Kim demiştin aynasız?
- ¿ De quién? - De Velma.
Velma'nın bu resmini neden sakladın?
¿ Por qué escondió esta foto de Velma?
Velma Valento adında birini tanıyor musunuz bayan Grayle, bir şarkıcı?
¿ Conoce a una tal Velma Valento, Srta. Grayle? Es cantante.
Velma'yı bul diye sana para verdim..
Te di plata para que encontraras a Velma.
- Yalan söylüyor. Yerini biliyor.
Él sabe dónde está Velma.
Sana Velma'nın yerini bildiğimi söylemişse aklını kaçırmış demektir.
Si dijo que sé dónde está Velma, está loco.
Velma'yı niye ona sormuyorsun?
Pregúntale a él por Velma.