Vogler traduction Espagnol
206 traduction parallèle
Vogler'in Manyetik Sağlık Tiyatrosu Tubal'siz ne yapar?
¿ Y cómo se las arreglarían... en el Teatro Magnético de Vogler sin Tubal?
Ben hapse atılmıştım, Vogler para cezası almıştı.
A mí me encerraron.
Aunt meydanda kırbaçlandı.
A Vogler le multaron y a la tía la azotaron.
İlk olarak, şirket müdürü ve direktörü, Albert Emanuel Vogler.
Primero, el director de la compañía,
Bay Vogler, hayvan manyetiği bilimini ustaca geliştirip mükemmelleştirmiştir.
Albert Emanuel Vogler, muy famoso en el continente. El Sr. Vogler, con gran ingenio, ha desarrollado y perfeccionado la ciencia del magnetismo animal.
Bay Vogler'i tanımak büyük mutluluk.
Es un placer conocer al Sr. Vogler.
Baylar bu, Bay Vogel'in genç vasisi ve en başta gelen öğrencisi Bay Arman.
Éste, señores, es el joven ayudante del Sr. Vogler... y su alumno más avanzado, el Sr. Aman.
Bu muhterem yaşlı bayan, Bay Vogler'in büyükannesi.
Esta anciana venerable es... la abuela del Sr. Vogler.
Alçakgönüllülüğüm fark etti ki... yaşamın görevi, büyük ruhani isim A.E. Vogler'e hizmet etmektir.
Mi humilde vocación es servir al gran espíritu que responde... al nombre de Albert Emanuel Vogler.
Dr. Vogler bir süre oturup genel meseleler üzerine bizimle tartışır mı?
¿ Le importaría al Dr. Vogler discutir algunas cuestiones?
Dr. Vogler, şehirde önemli derecede sansasyonel etki yaratacak. bir gösteri yapacağınızı duyurdunuz.
Dr. Vogler. Ha anunciado un espectáculo... que provocará gran variedad de sensaciones.
- Komiserim bu gösterişli formüller Dr. Vogler tarafından yapılmadı.
Comisario. Estas frases ostentosas no son obra del Dr. Vogler.
Bay Vogler, konuşma yetisinden mahrumdur.
El Dr. Vogler no puede hablar.
- Şöyle sorayım : - Bay Vogler hastalıkları tedavi mi ediyor?
- ¿ El Dr. Vogler cura enfermedades?
Bay Vogler yakın bir zamanda Danimarka'yı turlarken başka bir ad kullanıyordu.
El Dr. Vogler trabajó en Dinamarca con otro nombre.
Bay Vogler'in çalışmalarında gözle görülür uyuşmazlıklar var.
Parece que hay una gran diferencia entre las actividades del Dr. Vogler.
- Mesmer'in şüpheli yöntemlerine göre ilaç denemesi yapan bir idealist Dr. Vogel var.
Está el Dr. Vogler idealista, que practica la medicina siguiendo los dudosos métodos de Mesmer.
Diğer taraftan ev yapımı formüller, tüm bu hokus-pokus numaraları sihirbaz Vogel üzerinde tatsız bir kanı oluşturuyor.
Y la cara menos agradable... del Vogler conjurador, que realiza sortilegios a partir de fórmulas caseras.
Eğer doğru anladıysam, Vogel'in çalışmaları vicdansızca bu iki uç arasında gidip geliyor.
Las actividades del Dr. Vogler... oscilan sin ningún escrúpulo entre estos dos extremos.
Bay Vogler, özür dilemeliyim.
Sr. Vogler, debo disculparme.
Neden kudurmuş gibi bakıyorsunuz Bay Vogler?
¿ Por qué me mira de ese modo?
Kusura bakmayın Bay Vogler.
Lo siento, Sr. Vogler.
- Dr. Vogel harika biridir.
El Dr. Vogler es un gran hombre.
Evet Bay Vogler? Evet ya da hayır?
Bien, Sr. Vogler, sí o no.
Sizin fizyolojiniz, Bay Vogler.
Su fisiología, Dr. Vogler.
Başaramadınız Bay Vogler, ama fiyaskonuzla gurur duymalısınız.
Ha fallado, Sr. Vogler. Pero alégrese.
- Bay Vogler yarın sabah Bay Egerman'ın çalışma odasında özel bir gösteri yapacak.
Darán una representación privada mañana... en el estudio del Sr. Egerman.
Bay Vogler ve çalışanları mutfakta yiyecekler. Bayan Garp size yerlerinizi gösterecek.
La Sra. Garp les acompañará a sus habitaciones.
- Komiser Bay Vogler ve çalışanlarının evin konuğu olmasını istiyor.
El comisario desea que se alojen en la casa.
- Vogler'in manyetik şirketine.
A la salud de la compañía del Dr. Vogler.
Bay Vogler bir şey isteyebilir. Aklıma geldi, o-- -
El Sr. Vogler quizás quiera algo.
Bay Aman ve Vogler'in odası da aydınlık.
Y hay luz en la habitación del Sr. Vogler.
Vogler gibi birinin suratını görünce deli olursun.
Te vuelves loco... cuando miras el rostro de alguien como Vogler.
Vogler'in suratı...
El rostro de Vogler.
Vogler'deki gibi bir surat yaşlı kadındaki... ve Aman'daki...
Rostros como el de Vogler... o el de la vieja, el de Aman.
Neden siyah giyindiğimi merak ediyorsunuzdur Bay Vogler?
Se preguntará por qué voy vestida de negro.
Bay Vogler'in yeteneklerine büyük saygım var.
Mis respetos por el talento del Dr. Vogler.
- Neden zamanında durmuyorsunuz Bayan Vogler?
¿ Por qué no detener el tiempo?
Maskelerin düşebileceğini umabilir miyiz ya da yoksa Dr. Vogler'in Sihirsel Tiyatrosu kaynaklarını mı tüketti?
¿ Debemos esperar más trucos? ¿ O el Teatro Magnético del Dr. Vogler ha agotado sus recursos?
Emanuel Vogler.
Emanuel... Vogler.
Bay Vogler ve asistanının eşsiz gücü dünya düzeninin esrarını alt üst etmek için daha fazla kanıt ortaya koyacak.
Un número muy aclamado. Los poderes del Dr. Vogler y su ayudante... nos demuestran el caos en el orden mundial.
Antonsson iri yarı bir adam, ama fiziksel gücü Bay Vogler'in ruhani gücü yanında bir hiçtir.
Antonsson es un hombre duro... pero sus poderes físicos no son nada comparados... con la fuerza espiritual del Dr. Vogler.
Diğer türlü söylemek gerekirse, kapsamlı ve özel düzenlemeler Bay Vogler üzerinde bir inceleme talebi oluşturacaktır.
Si fuera así, se revisaría el caso... y se realizaría lo necesario... para examinar las demandas de los representantes de Vogler.
Vogler'e ne olacak?
¿ Qué le pasará a Vogler?
Resmi kuruluşlardaki otopsi sonuçlarına dayanarak ben ve Tıbbi Meclis üyesi Vergérus kararları doğrultusunda....... adı geçen Emanuel Vogler, gereği gibi incelenecek.
De acuerdo con el estatuto... de autopsias en instituciones oficiales, el tal Emanuel Vogler será examinado... bajo las órdenes del consejero médico Vergérus y mías.
Bay Vogler'i otopsinin olacağı tavan arasına taşımanın vakti geldi.
Es hora de llevar al Sr. Vogler al ático, donde se realizará la autopsia.
Bayan Vogler bu durumdan dolayı rahatsızlandıysa ona... nüfuzumun olduğu mükemmel bir ev önerebilirim.
Si la Sra. Vogler tiene dificultades, puedo recomendarle una casa excelente donde me conocen...
Tıbbi Meclis üyesi ile Komiser geldi ve Vogler'in cesedini büyük masaya yatırıp soymaya başladılar.
Y el consejero médico ha venido con el comisario, y han colocado el cuerpo en una gran mesa... y le han desnudado.
Bana bakın Bay Vogler.
Míreme, Vogler.
- Şu Vogler...
Ese Vogler...
Bay Vogler.
¿ Sr. Vogler?