Vurus traduction Espagnol
3,083 traduction parallèle
Sadece tek bir vuruş beni golfe bağlamaya yetti.
Un disparo, y me enganché de por vida.
Sadece tek bir vuruş.
Un disparo.
Vuruş yapalım mı?
Hey, ¿ Quieres jugar al volley conmigo?
Sonra, vuruş pozisyonumu aldım... bütün bir günün asabiyeti üzerimdeydi.
Así que me puse en la postura... Sí... llevaba todo el día frustrado.
Shawn, hayatımızdan yeni bir dibe vuruş yaşıyoruz.
Shawn, hemos conseguido llegar a un punto más bajo en nuestras vidas.
Bu gördüğün gibi kötü bir vuruş.
Es la paliza más bestia que he visto.
Güzel vuruş.
¡ Bonito!
Dupré çifti ilk vuruş yerine.
Pareja Dupreé, se le requiere en el primer hoyo de salida.
Prekordiyal vuruş. Kimsin sen?
golpe precordial quien eres?
Bir ara birkaç vuruş yapabiliriz.
- Bueno, capáz toquemos un par de bolas más tarde
Sadece komşu çift yatay vuruş pozisyonunu yapıyor.
Sólo una pareja de vecinos haciendo lo que parece sexo oral horizontal.
40 vuruş gerideyiz.
Estamos 40 strokes abajo.
92 vuruş gerideyiz, üstelik tek bir delik kaldı.
Voy a aplastarte el cráneo. ¡ No más! Estamos abajo por 92 golpes con un sólo hoyo restante.
Yalnızca bir vuruş yap bari.
Oh, sólo una entrada en el campo.
- İkinci vuruş.
- Strike dos.
Üçüncü vuruş.
Strike tres.
- İkinci vuruş.
- Segundo strike.
Bu en ideal vuruş duruşu.
Es una postura de bateo óptima.
- İlk vuruş.
- Primer pase.
- Üzerinde vuruş.
- Imagina que estás haciéndolo.
- Bu iyi bir vuruş mu?
- ¿ Eso es una buena encamada?
İlk vuruş çük kafalılar.
Amantes por primera vez.
Güzel vuruş.
Buen movimiento.
Bel altına yapılacak birçok vuruş, ne kadar çok olursa o kadar eğleniriz.
Con muchos golpes bajos. Cuantos más, mejor.
Kesin bir vuruş olacak.
Será un impacto directo.
Eskiden beni Cedar Hill Lane'de beysbol vuruş kafeslerine götürürdün. - Evet.
Solías llevarme a la pista de béisbol... en Cedar Hill Lane.
Sahada 2 vuruş yaptım, sonra o bana üçlük attı.
Son dos jonrones, y luego ella me compensa con un triple.
Böylesi bir dibe vuruş bir adama korkunç şeyler yaptırabilir.
El tipo de quiebra que obliga a un hombre a hacer cosas desesperadas.
Evet. 3,000 vuruş.
si 3000 hits
Başlıyoruz! Güzel vuruş!
¡ Aquí vamos!
Güzel vuruş!
Si, buena!
Vuruş kulübüne hoş geldin.
Bienvenido al club de los fornicadores.
Hareket eden hedef, karmakarışık bir vuruş merkezi...
- Sí. - Blanco en movimiento, masa central.
Küçücük bir vuruş değildi o. Çarpmaydı.
No fue un desliz, fue un impacto.
Açılış günü ve işte ilk vuruş... ve sezon biter.
Día de Apertura, y aquí esta el primer lanzamiento. Y la temporada a terminado.
Bazıları vuruş ortalamaları, sayıyla sonuçlanan vuruşlar gibi şeyleri düşünür.
Algunos piensan en cosas como... promedio de bateos, R.B.I.s, ese tipo de cosas.
Vuruş ortalaması.
Promedio de bateo.
Yarın öğlenden sonra bir iki vuruş yapabiliriz.
Quizás deberíamos golpear una pelota al medio día.
Ses tellerine doğru tek bir vuruş.
Paraliza las cuerdas vocales con un golpe.
Ama iyi bir vuruş yapmak için fazla zayıf.
Pero está demasiado débil para conseguir un buen tiro.
Öldürücü vuruş geliyor.
Estoy seguro de que será tu final.
... seken bir patlama ile doğrudan vuruş arasında.
A mitad entre un paletazo y un disparo directo.
Güzel vuruş!
¡ Muy bonito!
Vuruş Takımı 1, olumlu.
Francotirador Equipo Uno, afirmativo.
Ne vuruş!
¡ Qué golpe!
- Thompson'a kötü bir vuruş.
- ¡ Qué golpe recibió Thompson!
Ne vuruş ama!
¡ Qué golpe!
Böbreği hedef alan bir vuruş...
Bonita izquierda al mentón.
Böbreğe yapılan böylesine bir vuruş o kadar da sert...
Muy buena izquierda.
Omzuma yaptığın o güven verici vuruş için teşekkürler.
Gracias por la palmada en el hombro.
Bir vuruş için birazcık sik kafası yalıyordum.
Fui la que se la chupó a algunos cabezas de vergas por un pase.