English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Y ] / Yemelisin

Yemelisin traduction Espagnol

916 traduction parallèle
Ama yemeğini yemelisin.
Pero tienes que cenar.
Hadi bir şeyler yemelisin.
Vamos a comer.
Yavaş yemelisin.
Deberías comer más despacio.
- Bu yüzden yemelisin.
- Es por eso que deberías comerlo.
İyileşirsin. Yemek yemelisin.
Debes comer.
Bol bol yemelisin.
Deberías comer mucha.
- Ama bir parça bir şeyler yemelisin.
- Pero deberías comer un bocado.
Yemelisin.
Debes comer.
Dükkana gitmeden önce bir şeyler yemelisin.
Deberías comer algo antes de ir a la tienda.
- Hepsini yemelisin, yoksa aşçı küplere biner.
Come todo, o será una ofensa mortal para la cocinera.
Bunlardan yemelisin.
- Cómase uno, son de hoy.
Yemek yemelisin, patron.
Jefe, tiene que comer.
Yemelisin.
Tiene que comer.
Dışarı çıkmadan önce bir şeyler yemelisin.
Tiene que comer algo antes de salir.
Ama bir şeyler yemelisin baba. Aç karnına çalışamazsın.
- Come o no podrás trabajar.
Sıcakken yemelisin.
Cómetelo mientras esta caliente.
- Ama yemek yemelisin.
Pero debes comer.
Belki de bir şeyler yemelisin.
Quiza deberias comer algo.
Yemelisin.
Tienes que comer.
İyi yemelisin.
Come bien.
Enfes. Bu balıktan yemelisin Tadaeusz!
Delicioso. ¡ Debes probar el pescado, Tadaeusz!
Bir şeyler yemelisin.
Debes comer algo.
Fasulye çok güzel. Bence yemelisin.
Deberías comerte unas alubias.
Lelia, kahve içmek dışında bir şeyler de yemelisin.
Lelia, debes comer algo más que café negro.
Warren, yemek yemelisin.
Warren, debes cenar algo.
- Yemelisin.
- Tiene que comer.
Daha çok yemek yemelisin.
Tienes que comer.
- Halacığım, bir şeyler yemelisin.
- Tía, tienes que comer algo.
Yemeğini yemelisin tatlım.
Tienes que comer, cariño.
David, yemek yemelisin.
- David, tienes que comer.
- Yemek yemelisin. - Yiyemiyorum.
- Usted debería comer.
Bir şeyler yemelisin.
Debería comer algo.
Bir şeyler yemelisin!
Señor, debería comer algo.
- Bir şey yemelisin.
- Tienes que comer algo.
Önce bir şeyler yemelisin.
Tendrá que comer algo primero.
Ama Françoise, bir şey yemelisin.
Françoise, tienes que comer algo.
Bence yemelisin.
Creo que deberías comer, ¿ sabes?
Yola çıkmadan önce bir şeyler yemelisin.
Come, tienes que comer algo antes de ese viaje tan duro.
Güçlü olmak için çok yemelisin.
Coma mucho para ponerse más fuerte ;
bundan yemelisin ne olduğunu söylemedin bunun?
Toma, come un poco más de esto. No me has dicho qué es esto.
Yemelisin.
- Tiene que comer.
O kadar içtikten sonra bir şeyler yemelisin.
Debes de comer algo después de beber!
Ama yemek yemelisin David.
Pero tienes que comer.
- Yemelisin.
- Tienes que comer.
Gücünü korumak için yemelisin.
Tienes que conservar todas tus fuerzas.
Seni biraz şişmanlatmalıyız. Artık iki kişilik yemelisin.
Necesitas alimentarte por dos, y engordar un poco.
Uygun zamanında yemelisin ve bulutlardan çıkmalısın.
Pero Ud. debe comer a tiempo y salir de las nubes.
Mortadella bir sandviçe koyarak yemelisin.
La mortadela debe comerse en un sándwich.
O yüzden, ılık ve yumuşak şeyler yemelisin.
Por lo tanto, hay que comer tibio y blando.
Sen de bir şeyler yemelisin.
Venga, come algo.
Hayır, bak, bunu yemelisin!
- Me ofendo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]