Zekalılık traduction Espagnol
40 traduction parallèle
Geri zekalılık yapınca çok seksi oluyorsun.
Eres muy sexy cuando intentas ser un imbécil.
Neyse ki geri zekalılık kalıtsal değil.
Menos mal que el arraso menral no es heredirario.
Sivri zekalılık etmeseydin!
Tenías que ser un "métome en todo".
Geri zekalılık ve beyin felci riski var.
Habría un riesgo de retraso mental y parálisis cerebral.
- Bebekte beyin hasarı olabilir... ... gelişim sorunları, otizm, geri zekalılık.
- El bebé podría tener dañado el cerebro, autismo, problemas de desarrollo...
Baraka dediğin burjuva saçmalığı can kırma da Axel'in içindeki geri zekalılık.
- Pues que las rompa. El cobertizo es algo burgués. Y además es parte de su idiota interior.
... delilik, geri zekalılık, çılgınlık...
Loco, idiota, loco. Ser los nombres para el loco.
Tabi. Geri zekalılık olayı dışında.
Sí, salvo lo de retrasada.
Evinde duygular onurlandırılmazdı sen de 14 yaşında falan duyguları geliştirmeyi bıraktın bu da sana ciddi, duygusal geri zekalılık bıraktı.
Los sentimientos no importaban en tu casa, así que dejaste de tenerlos sobre los 14 años, dejándote severamente retrasado emocional.
Geri zekalılık olurdu.
Eso es retardado.
Hiç geri zekalılık testine girdiniz mi?
Claro.
Şimdi kasten geri zekalılık yapıyorsunuz.
Ahora está siendo estúpido intencionalmente.
Geri zekalılık yaptım.
Me comporté de forma idiota.
Tam olarak geri zekalılık olur gibi.
Parece realmente una idiotez.
Kusura bakma ama, esas geri zekalılık oğluna Adolf isminin konmaması gerektiğini anlamamaktır!
Discúlpame pero hay que ser retrasado mental para no entender que uno no puede llamar a su hijo Adolf.
Geri zekalılık yapma.
No seas idiota.
O olmadan çıkıp onu arabadan nasıl alacağım, geri zekalı?
¿ Y cómo voy a subirme, idiota?
Christina, seninle ilgili tatlı anılarımdan ve senin pratik zekalı olmandan dolayı, seninle pazarlık yapacağım.
Christina, a causa de mi afecto recuerdos de ti, y porque l sabe que tiene un sentido práctico muy bien, I'll negociar con usted.
Belirtmeliyim ki "aptalca tutarlılık kıt zekalıların muzip perisidir".
Yo debo decirle que "la insistencia obcecada es de mentes pequeñas".
- Aşağılık, geri zekalı osuruk kafa.
- Es un anormal, un imbécil y apesta.
Ama artık pılınızı pırtınızı toplayıp evinize gidin... çünkü sizi enseledim geri zekalılar.
Pero van a tener que recoger sus mierdas e irse a casa... porque ya os descubrí, cabrones idiotas.
O geri zekalı aşağılık hala rafineriyi çalıştırma sevdasında.
Todavía intenta ponerla en marcha. ¡ Pedazo de imbécil!
Geri zekalı, aşağılık herif!
¡ Maldito traficante, hijo de perra!
Renkli elmasları hiç çı kmadığın kıza bile alırsın. Yine geri zekalılı k yapıp sandviç mi yiyorsun?
Y tú vas y... vas y compras un diamante de color para una tía con la que ni te ves.
Korku filmlerinde, karanlık bir odanın önündeki kapının... menteşesi üzerinde ileri geri sallanırken... geri zekalının tekinin içeri girmek üzere ona doğru nasıl yürüdüğünü bilirsin.
Sabes, en las películas de terror... cuando una puerta se mece de atrás para adelante en un cuarto oscuro... y algún estúpido camina hacia ella, apunto de entrar.
Senin için kıçımı ortaya koydum, ve karşılığında beni geri zekalı yerine koydun. Mutlu musun?
Me he jugado el cuello por ti, y mi reputación, y tú me has puesto en ridículo.
Aferin sana, seni geri zekalı aşağılık.
Bien por ti, bastardo imbecil.
Geri zekalı aşağılık!
Cabrón de mierda.
Kılıç balıklarının okyanuslarda olması gerekiyor,... bir kaç tane geri zekalının ocağında değil.
Ese marlin debería estar en el océano y no adornando la fiesta de unos idiotas.
Yeni Zelandalılar bir grup kendini beğenmiş aşağılık suçlulardan seçilmiş geri zekalı maymunlardır.
Qué pena que los neocelandeses sean un montón de idiotas arrogantes descendidos de criminales y monos retardados.
Ama uzun kolları olan o kıza bir tane almıştın ve ben orada bir geri zekalı gibi bekleyip beni nasıl unuttuğunu merak ederken sen onunla tam 20 dakika konuşmuştun.
Pero entonces cogiste a la única chica de brazos largos, y hablaste con ella durante 20 minutos mientras estaba de pie allí como una idiota, preguntándome cómo pudiste dejarme tirada.
Sen geri zekalı aşağılık herif.
Hijo de puta.
- Bu geri zekalılık.
- Esto me enferma.
- Uçmak üzereyim. Hele o geri zekalı beni ölü kızları görmeye yollamıyor mu, bayılıyorum.
Si hay algo que disfruto en esta vida es que el imbécil del juez me mande a ver una muerta.
Sen, onları ıska geçmeye çalıştıkça o geri zekalılar, sürekli karşılık veriyor.
Uno intenta disparar por encima de sus cabezas pero esos cabrones siguieron disparando.
Evet, geri zekalı tek kişilik kostümün bir işe yaramıyor. Ve benimki öyle bir yıkılıyor ki, biriyle tanıştım bile. Ve kim bilir?
Sí, tu idiota disfraz individual no está funcionando, y el mío está teniendo tanto éxito que hasta conocí a alguien, y, ¿ sabes qué?
Geri zekalılığı yüzünden okunan bir tipe nasıl polis rozeti verdiler bilmiyorum ama beni tutuklamaya gelmediysen diğerleri gibi kuyruğunu kıstırıp gidersin.
Y no sé cómo una persona con deficiencia tiene una placa de policía pero si no ha venido a detenerme, puede irse dando saltos como los pajaritos.
Onun kırbacına köle olmanın ne demek olduğunu biliriz. Zorlamaları boktan yevmiyeleri dayanılmaz geri zekalılığı...
Sabemos lo que es ser esclavos de sus caprichos, su violencia sus pagas de mierda su insufrible estupidez.
Kulağa çok delice geldiğinin gayet farkındayım. Fakat orada öylece oturup New York'tan muhtemel ayrılık planları yaptığım sırada karşıma bu gizemli, tuhaf, keskin zekalı insan çıkıverdi.
Ahora, sé que suena completamente loco, pero había estado ahí pensando que probablemente iba a tener que salir de Nueva York y entra este enigmático, extraño, y brillante ser humano.
O yüzden evet geri zekalı, günde 30 dolarlık zarar, çalmak sayılır.
Sí, idiota, $ 30 por día de pérdida es robar.