English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ A ] / Aaron

Aaron traduction Français

3,552 traduction parallèle
Aaron, kim geldiyse, onlara siktirip gitmelerini söyle.
Aaron, peu importe qui c'est, dit leur de foutre le camp.
Acaba şey, um, bir şeyler içmek veya Aaron'un kokaininden çekmek ister misiniz?
Voulez-vous, euh, une boisson ou de la cocaïne d'Aaron?
- Evet, bu zevki neye borçluyuz? - AARON :
- Oui, que nous vaut le plaisir?
Pekala, Aaron, Dave, zaten bildiğinize oldukça eminim,
Eh bien, Aaron, Dave, comme, je suis sure que vous le savez déjà,
Aaron'u görürüm.
Je vois Aaron.
ve Aaron'a söylediğim de tam anlamıyla buydu.
Et c'est exactement ce que je disais à Aaron.
Aaron A damgalı şeridi filminden çıkarıp, kullanıma hazır edecek.
Aaron détache la pellicule noté A, expose le revêtement adhésif.
- Sonra Aaron B damgalı olanı filmden çıkararıp, ricin i çıkaracak. Sonra yapışkanı Dave in avuç içine yerleştirecek.
Il applique ensuite la bande sur la paume de Dave.
- Bütün telsiz konuşmaları takma isimler kullanılarak yapılmalı.
- Aaron à Dave. - Toutes les communications radio devront être faite en utilisant des signaux d'appel.
- Ve Aaron, sen de Yer domuzu sun.
- et Aaron, vous êtes "Cochon de terre".
- Aaron!
- Aaron!
- Aaron, boşver benimle gel.
- Aaron, viens avec moi.
Aaron, Aaron.
Aaron, Aaron.
Ben Aaron.
Je suis Aaron.
- Aaron?
- Aaron?
Çünkü Aaron bir Yahudi.
Parce que Aaron est un Juif.
Aaron, konuşmamız lazım.
Aaron, j'ai besoin de parler.
- Aaron, burada mısın?
- Aaron, t'es là?
Aaron!
Aaron!
Seninle tanıştığım için mutluyum, Aaron.
Je suis heureuse de t'avoir rencontré, Aaron.
Aaron, Dave, Ben Kaptan Sung,
Aaron, Dave, je suis capitaine Sung,
" Aaron ve benim başlattığımız bir devrimin.
" une révolution qu'Aaron et moi avions lancé
Aaron, bu biraz boktan değil mi sence de?
Aaron, c'est un peu malsain, non?
- Aaron.
- Salut, Aaron.
Southfork, aile mirasını koruma ve kollamanın değerini anlayan bir kişi olan Aaron Southworth'tan güvencem.
Southfork est ma confiance, d'Aron Southworth un homme qui comprend les valeurs de préserver le patrimoine de cette famille, de le protéger.
Çok yakışıklı bir haber spikeri olduğumun farkındayım. Eğer isteseydim şehirde Aaron Eckhart gibi gezebilirdim.
Je sais que je suis plutôt beau présentateur et je pourrais Aaron Eckhart mon chemin autour de la ville si je voulais
- Aaron Eckhart mı?
- Aaron Eckhart?
Aaron Whitmore.
L'homme que je cherchais.
Bana Aaron Whitmore'u getirmişsin...
Tu m'as apporté Aaron Whitmore...
Aaron'un onu takarak ölmesi de uygun olur.
Aaron devrait mourir en la portant aussi.
Her ne kadar kaliteli viskinin tadını çıkarmış da olsam genç Aaron'un ölüm çığlıkları kulağımızda son intikam davranışının bizimle bir devri kapatıp yenisini açtığını bilerek bir sonraki içkimizin tadının çok daha iyi olacağından eminim.
Autant que j'ai aimé ce bourbon de qualité, je sais que notre prochain verre aura un meilleur goût avec le son des cris du jeune Aaron mourrant sonnant dans nos oreilles en sachant que ton acte final de revanche nous apportera une conclusion et un nouveau départ.
Ben de seninle aynı şeyi istiyorum Aaron.
La même chose que toi, Aaron...
- Sen Aaron'ı diyorsun.
Tu veux parler d'Aaron.
Bu Aaron'ın çantası.
C'est le sac d'Aaron.
Bunu benden öğrendiğin için üzgünüm ama Aaron Whitmore'un arabası geçen gece yolun ortasında terk edilmiş halde bulundu.
Je déteste être celle qui vous l'apprend, mais la voiture d'Aaron Whitmore a été trouvée abandonnée au milieu de la route l'autre nuit.
Başlangıç olarak Elena'nın arkadaşı Aaron'ı öldürdü.
Pour commencer, il a tué l'ami d'Elena, Aaron.
Damon, Aaron'ı öldürdü değil mi?
Damon a tué Aaron, c'est ça?
Aaron evin sahibiydi.
Aaron était le propriétaire.
Benim adım Aaron Whitmore.
Mon nom est Aaron Whitmore.
Evet, Aaron Whitmore için aynını diyemeyiz.
Ce n'est pas le cas d'Aaron Whitmore.
Bunu da düzelteceğim şeyler listesine ekleyelim. Başta Aaron var.
Ajoutons-ça à la liste des choses que je dois régler, en commençant avec Aaron.
Aaron mu?
Aaron?
Selam, ben Aaron.
C'est Aaron.
Selam Aaron, ben Elena.
Aaron, c'est Elena.
"Selam Elena, ben Aaron'u öldürdüm."
"Hé Elena, j'ai tué Aaron."
Aaron ne olacak Damon?
Et Aaron?
Wes, Aaron'un aileye en yakın olarak gördüğü kişiydi.
Wes était la chose la plus proche d'une famille qu'Aaron avait.
Aaron, bana seni öldürmediğimi söyle.
Aaron, dis-moi que je ne t'ai pas tué.
- Aaron'u.
- Aaron.
- Tamam...
- Aaron retire alors la péllicule marqué B, exposant la ricine. - Ok...
Eğer isteseydim şehirde Aaron Eckhart gibi... Hayır, hayır, Aaron Eckhart gibi değil.
Non, non, pas Aaron Eckhart.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]