Able traduction Français
216 traduction parallèle
Sevgi dolu yumuşak seslisin Seni sevebilirim
Vous êtes si faisons-des-mamours-able Et moi si je-vous-aime-able
Kalbim tik tak tik tak atıyor
Mon cœur est si tic-toc-tic-able
Herkes yapabilir Ama henüz zevkli değil
C'est presque plébé-able Mais c'est bien adorable
Beni çok heyecanlandırıyor
On se sent si excit-able
Araştırmacı Alim, Araştırmacı Belli'yi arıyor.
Baker à Able...
Belli'den Alim'e :
Baker à Able :
Şunu kapat. - Bu hit parça, baba. - Peh.
" l'm ready, willing and able
Öyleyse kartlarını masaya sür
" l'm ready, l'm able and willing
Sana kalbimi vermeye hazırım, canım
" And l'm able to say from the start, dear
Ama sana baştan söyleyebilirim, tatlım
" Oh, l'm ready, l'm willing and able
Evet, biliyorsun hazırım, bebeğim
"l'm able " Oh, yes, you know l'm able, baby
Evet, biliyorsun yapabilirim, bebeğim
" Ready, willing and l'm able
X-ray Yoke, Fox Able, Mike Oboe, Charlie Dog...
X-ray Yankee, Fox Alpha, Mike Oscar, Charlie Delta...
Anlar mısın, anlamaz mısın bilmem Jerry ama ki umarım anlayabilirsin ;
- C'est le problème éternel des anciens Grecs. - I don t know if you are able to understand it, Jerry.
Able-7-Baker kasetine git.
Passez la cassette Alpha-7-Bravo.
Bay Murray, ihtiyar dostumuz Bill'in arkasına saçma ateşledi.
Able Murray a plombé le séant de ce porc de Bill le Borgne.
Bana şahit olacaktı. Abel Murray treni sürecekti.
Able Murray qui conduisait le train, et Bill Farrow qui escortait le convoi
Derhal gidip Abel Murray ve Yargıç Culthell'i arayın.
Va chercher Able Muray et le juge Kutscher!
Güzel bir gün, hoş bir an.
Une belle journ e, un moment agr able.
Lort olmak o kadar kötü de değilmiş anne, Aristokrat olmak... Dick'e tezgahını alması için yardım edebilirim, ve Mr. Hobbs'a altın saat alabilirim.
Ça sera peut-être pas trop dé sagré able d'être un aristocrate. Je vais en donner à Dick pour qu'il se dé barrasse de Jake et j'achèterai à M. Hobbs une montre en vrai or!
İnşallah yolculuğunuz kolay geçmiştir Madam
J'espère que le voyage a é té agré able.
* asparagus, asparagus * * put us on your table * * asparagus, asparagus * * we'll make you feel more able *
Pas ma crosse de hockey. Non. Toc, toc.
yerine "we'll make you feel more able."
Tu gâches la plaisanterie. Excusez-moi, les enfants.
* asparagus, asparagus * * put it on your table * * asparagus, asparagus * * will make you feel more able *
Je vais vous aider avec ces vieux vêtements. Je dois faire les prospectus. Je pourrais peut-être me rendre utile.
* asparagus, asparagus * * put us on your table * * asparagus, asparagus * * we'll make you feel more able *
Oui, un double sur la quinella et un demi sur la perfecta. Et n'oubliez pas, rien sur le Pick 6. Je ne veux pas paraître trop gourmand.
Able 1'den Able 4'e.
Able 1 à Able 4. Terminé.
Able 1'den Able 4'e, tamam.
Able 1 à Able 4, terminé.
- Able 1'den, Able 4'e, tamam.
- Able 1 à Able 4, terminé.
Able 1'den Able 4'e, tamam.
Able 1 à Able 4, terminé. Able 1 à Able 4, terminé.
- Able 1'den herkese, tamam.
- Able 1 à l'un de vous, terminé.
- Able 1 arıyor.
- Ici, Able 1.
Able 4, cevap ver.
Able 4, allez!
Able 1'den Able 4'e.
Able 1 à Able 4.
Polis helikopteri konuşuyor.
Ici l'unité aérienne G.C.P.D. 6-Able-1 2 pour Batman.
I'll never be able to forget it.
Je ne pourrai jamais l'oublier.
.. yeniden değerlendirmeye başlamamız gerek... l mean, l've been able to show... Yani, ilk iki hanedanlık zamanında.. .. ortaya çıkan tam bir gelişmiş yazı..
Songez que j'ai pu démontrer..... l'existence d'un système D'écriture complet..... Remontant Aux deux premières dynasties.
We're able to share our experiences through a telepathic link.
Nous pouvons partager nos expériences par lien télépathique.
Burası çok güzel bir semtti.
La vie ensemble tait agr able.
Able Bölüğü ve George Bölüğü!
La Compagnie Able et la Compagnie George!
I'm neither able to kep awake nor slep.
Je ne suis ni endormi ni éveillé.
501 Able Grubu'ndan, Çavuş Farnsworth...
Sergent Farnsworth, Able Company, du 501ème.
- A dan I ya kadar.
- De Able à Item.
- Able, Efendim!
- Non, de la Able, Lieutenant.
- Bu Hall, Able Grubu'ndan.
- Lui, c'est Hall, de la Able Company.
Senin Able Grubu'yla beraber olman gerekmiyor mu?
Ça te dirait pas de retourner dans ta compagnie?
Radyo operatörü, 506. basketbol takımı, Able Grubu!
Il était dans l'équipe de basket de la 506ème. Able Company.
Able Grubu, gidelim!
Allez, allez!
Tamam! Medford Belli'den Medford Alim'e.
Baker à Able...
Onu dışarı çıkar, Abel.
Jette-le dehors Able, ou je dois m'en charger?
Haklısın, "more able" kalsın.
Maman, depuis quand paries-tu sur les courses?
Ama Tommy Atkins veya Eton Bertie veya Able Seaman Simms veya Birmingham'dan Bobby Brown....
Bonjour.