Baran traduction Français
107 traduction parallèle
Pekala, Ben Arctus Baran, Ve bir Numaram yok.
Moi, je suis Arctus Baran, et je n'ai pas de matricule.
Bu bir zaman kaybı, Baran.
C'est une perte de temps, Baran.
Onlar haklı, Baran, ve biliyorsun ki.
Ils ont raison, Baran, et tu le sais.
Baran her parçanın analizi için beni kullanıyor.
Baran me fait analyser les fragments pour trouver des particules précises.
Anahtar Baran.
Baran est la clé.
Baran ve Ben...
Baran et moi...
Baran analizlerin hızlı yapılmasını istiyor Senin çok yavaş olduğunu düşünüyor.
Baran veut l'analyse des derniers lots. Il te trouve trop lent.
Baran seni kontrol cihazıyla hemen öldürebilir.
Baran pourrait te tuer avec son appareil de contrôle.
Şimdi sana ihtiyacı var, ama Baranı tanırım.
Il a peut-être besoin de toi, mais je le connais.
Eğer Baran mürettabatına söyleme ihtiyacı duyarsa, bunu yapacaktır.
Si Baran pensait que l'équipage devrait savoir, il le dirait.
- Baran ın ne bildiğini biliyorum.
- Ce que Baran sait, je le sais.
Fakat kalanı için olabilirsin, Baran gibi bildiklerimi herkesle paylaşmıyorum.
Mais je peux t'assurer que je ne répète pas nécessairement tout ce que je sais à Baran.
Söylediğim herşeyi Barana anlatabilirsin.
Tu peux tout répéter à Baran.
Baran 5 dakikasını bile kontrol cihazları olmadan geçiremez.
Baran ne tiendrait pas cinq minutes sans son appareil de contrôle.
Baran ın gücünün temeli korku ve tehdit.
Son pouvoir est basé sur la peur et l'intimidation.
Baran kontrol cihazları olmadan, beş dakika bile dayanamaz.
Baran ne tiendrait pas cinq minutes sans son appareil de contrôle.
Baran a olabildiğim kadar hızlı çalıştığımı söyleyebilirsin.
Tu peux dire à Baran que je travaille aussi vite que possible.
Açıkça ortada ki Riker seni Baran dan uzaklaştırıyor. Ve sen bunu yapmaya devam ediyorsun.
C'est évident qu'en attaquant Riker, tu attaques Baran, et pourtant tu continues.
Baran şüphelenebilir.
Baran pourrait avoir des soupçons.
Beni buraya gönderen Baran dı.
C'est Baran qui m'envoie.
Eğer bir an için Atılganın bilgisayarına giriş yapabilirsem... ve, Baran ikinci tarihi eseri elde ettiğinde Ne yapacak?
Si je pouvais accéder à l'ordinateur de l'Enterprise pour un instant... Que fera Baran une fois qu'il aura le deuxième objet?
Baran nerdeyse artık işe yaramadığımı hissetti, Beni bir sinir sıkıştırmasıyla öldürebilir.
Quand Baran me considérera comme inutile, il pourra me tuer à l'aide du servo-neural.
O kişi BARAN gibi gözüküyor onun aldığı emir, ödemesini almak ve bu eserleri bu işin sorumlusuna teslim etmek.
Il semble que Baran doit livrer ces objets à l'assassin pour se faire payer.
O senin emirlerine uyuyordu, Baran.
Il agissait sous tes ordres, Baran.
Artık bitti Baran.
C'est fini.
Baran hiç birşeydi.
Baran n'était rien.
Sonuçta, Onlar BaranI Bekliyorlar.
Après tout, ils attendent Baran.
Müdiremle tanışın.
Ma directrice, Mme. Baran.
Bayan Baran. Ah, ne kadar hoş.
Enchantée.
Bayan Baran, Pittsburgh'a ve tüm Three Rivers bölgesine hoşgeldiniz.
Bienvenue à Pittsburgh, et... dans toute sa région.
- Dr. Baran burada mı?
M. Baran est ici?
Dr. Baran'ın çakmağı.
Celui de M. Baran.
Onu da Dr. Baran'ın ofisine bırak.
Porte-le dans le bureau de M. Baran.
Bayan Baran bayıldı! Gidelim.
On nous a vues?
Bayan Baran gayri resmi yardımımı istedi.
Il dormait quand nous sommes parties.
Bu denklemlere tekrar bakın. Ben gelene kadar çalışın.
Mme Baran vous a dit qu'il était en voyage d'affaires.
Eminim Bayan Baran, Dr. Baran'ın iş gezisinde olduğunu söylemiştir.
D'apres vous? Pourquoi croyez-vous que c'est Guy?
Dr.Baran'dan olduğuna kesinlikle emin misin?
Je serais pas venue, mais il a dit que vous étiez au courant pour ses copines.
Bu arada Dr. Baran'ı en son ne zaman gördün?
Tu savais? Depuis l'automne dernier.
Bayan Baran'a Dr. Baran'ın plakasını araştırttığımı söylüyordum.
Mme Baran m'a donné le numéro de sa carte de crédit, ce matin. On dirait qu'il cherchait à vous voir.
Evet, Bayan Baran bugün telefonda kredi kartı numarasını verdi.
La carte n'a pas servi depuis.
Bayan Baran?
- Imbécile.
- Dr. Baran'a kalmış.
- M. Baran décidera.
Atlantik Pasifik Hint Arktik Akdeniz Meksika Körfezi Karayip, Pasifik Adaları Hudson Koyu Baltık Denizi Kuzey Denizi İngiliz Kanalı İrlanda Denizi Bering Denizi.
Mme Baran s'est évanouie! - Un médecin. - J'y vais.
Bayan Baran?
Des filles sympa.
Bayan Baran sizi çağırıyor.
Miss Campos cherche Guy.
Bayan Campos, Guy'ı arıyor.
"Un enfant lui naîtra"... Quel rapport avec M. Baran?
Bayan Baran?
- Où les as-tu trouvées?
Bunda Dr. Baran'ı kullanabiliriz.
Une ou deux mamans peuvent pleurer. - Qui veut? - Ici.
Aileler Günü.
C'est M. Baran?
Şu Dr. Baran mı?
C'est Guy.