Bayım traduction Français
137,683 traduction parallèle
Affedersiniz bayım.
Excusez-moi, monsieur.
- Hayır, gerek yok. Ama bir dahaki ameliyatından sonra sana hiçbir şey yok bayım.
Non, ça va, mais la prochaine fois que je t'opère, tu n'auras rien, monsieur.
Bayım hayatta kalan biri olduğunu söylemiştiniz.
Vous avez parlé d'une survivante?
Bay Başkan.
M. le Maire.
Kurbanın tırnaklarının altındaki deri örneği de Bay Queen'in DNA'sıyla eşleşiyor.
Et la peau sous les ongles de la victime correspond à l'ADN de M. Queen.
Bay Coffman, bu kadar kısa sürede geldiğiniz için sağ olun.
M. Coffman, merci d'être venu aussi rapidement.
Bay Ramirez'den haber var mı?
Des nouvelles de M. Ramirez?
Burada yer almadığı için Bay Ramirez'in velayet talebi reddedilmiş bulunuyor.
Dû à une non-comparution, la motion de M. Ramirez pour restaurer ses droits parentaux est par la présente rejetée.
- Keke bayıldım ya, nereden aldın?
J'adore le gâteau. Où l'as-tu trouvé?
- Bay Queen, muhafızlar tutukluyu götürmeye geldi.
M. Queen, les Marshalls sont là pour transférer le prisonnier.
Mekanı çok güzel yapmışsınız, bayıldım.
C'est très joli ici.
Bay Merlyn.
M. Merlyn.
Neyden haberim var mı Bay Malcolm?
Savoir quoi, M. Merlyn?
Bayılacak mısın?
Vous n'allez pas vous évanouir?
Bay Bighetti, bütün saygımla...
M. Bighetti, avec tout le respect que...
Küçük kardeşimiz o bayıldığın serbest bıraktığın babamızı ve ilk göz ağrımızı öldüren kardeşimiz şimdi düşmanımızın yanında ve ona akıl veriyor.
Notre petit frère, que tu aimais tant, que tu as libéré, qui a assassiné notre père et notre fils aîné, se tient maintenant aux côtés de notre ennemie.
Bay Dünya'nın neyle alakalı olduğunu bilmekte bir dehşet vardır.
C'est parfois effrayant de comprendre M. Monde.
Bay Çarşamba'nın ihtiyacı olan da bu yeteri kadar.
M. Voyageur n'a pas besoin de plus. Juste assez...
Hepsi sizde var Bay Ay özellikle sabıka kaydı.
Mais vous avez tout ça, M. Moon. Surtout le casier.
Bu yüzden bana Bay Dünya derler.
C'est pour cela qu'on m'appelle M. Monde.
Bay Tahta ağaçlardı. Bay Tahta ormandı.
M. Bois était les arbres, M. Bois était la forêt.
Sanırım görev aşkınızı belediye başkanlığında bulmuşsunuz Bay Cobblepot.
Peut-être avez-vous trouvé votre vocation dans ce bureau, M. Cobblepot.
Bay Stemmel?
M. Stemmel?
Başka bir seçeneğimiz yoktu aslında Bay Clemens, değil mi?
Ce n'est pas comme si nous avions le choix, n'est ce pas M. Clemens?
Bay Nygma Tommy Bones'un veya Duke'un sığınaklarında bulunamadı.
M. Nygma n'était dans aucune des planques de Tommy Bones ou du Duc.
Çünkü tanıtıma bayılırım.
Car j'aimerais me présenter.
Siz en iyisi silahınızı indirin, Bay Pennyworth.
Vous feriez mieux de baisser votre arme, M. Pennyworth.
- Bay Cobblepot.
- M. Cobblepot.
Onları beni bayılttıktan sonra aradığını söyledin.
Tu as dit que tu les as appelés après m'avoir assommé.
- Az kalsın bayılacaktım.
Tu m'as bien eu, pour un instant.
Ama Bay Ramon'un boyutlar arası rakibini alt etmek için ihtiyacı olan şey kullanışlı bir taktik.
Mais ce dont a besoin M.Ramon pour vaincre son adversaire inter-dimensionel est un stratagème pratique.
O zaman seni Bay Gene Kelly'ye bırakmam gerekecek çünkü Tanrı biliyor ya, o konuda yapabileceğim hiçbir şey yok.
M. Gene Kelly va prendre le relais parce que Dieu sait que je ne peux rien y faire.
Supergirl, Moon River'ı söyleyişine bayıldım, harika bir şarkı.
Supergirl, j'ai aimé ta version de "Moon River", une si belle chanson. Tu étais un peu molle sur certaines notes,
Müzikallere bayılırım.
J'aime les comédies musicales, alors...
Bay Moran, repertuarınızda başka şarkılar da olduğunuzu söyledi.
M. Moran m'a dit que vous aviez plus de chansons dans votre répertoire.
Bayıldım.
C'était un sacré spectacle.
Artık dikiş atabilir misiniz? Çünkü galiba bayılmam gerek.
Peux-tu me recoudre, car j'ai besoin de m'évanouir?
Gelince bayılt, tamam mı?
Quand elle le fera, assomme-la, d'accord?
Bay Allen rica etsem, uzman görüşünüze dayanarak bu fotoğrafta hangi maddeyi gördüğünüzü söyler misiniz?
M. Allen, pouvez-vous me dire... avec votre expertise, quelle substance voyez-vous sur cette photo?
- Bay Allen, siz iyi misiniz?
M. Allen, vous allez bien?
Bay Allen. Devam edebilecek misiniz?
M. Allen?
Bay Allen?
M. Allen?
Bayan Horton, eğer Bay Allen ayrıntı veremeyecekce davayı reddetmekten başka çarem kalmaz.
Mlle Horton, si M. Allen est inapte à développer, je serai forcé de clore l'affaire.
Ama bana bir demirci lazım, ve dediklerine göre, Bay Maxwell,
Mais j'ai besoin d'un orfèvre, et de ce que j'ai entendu, Mr.
Yeğeniniz için çok üzgünüm, Bay Fell.
Je suis désolé pour votre nièce, M. Fell.
Bu elbiseye bayıldım.
J'adore cette robe.
" Bu yere bayıldım.
J'aime cet endroit.
Bay Kane, öz geçmişinizde harika filmler olan etkileyici bir aktörsünüz.
M. Johnny Kane, vous êtes un acteur incroyable avec une collection remarquable de films à votre actif.
Yakalandınız Bay Hoffing.
Grillé, M. Hoffing.
Beni bayılttı ve bana tecavüz etti.
Il m'a assommée. Et il m'a violée.
Yapmak istediğin şey Bay Miller'ı Danny'nin ölümünden sorumlu tutmaksa...
Si votre intention est de faire payer à M. Miller la mort de Danny...