Bekliyoruz traduction Français
4,931 traduction parallèle
Önerilerinizi temenniyle bekliyoruz.
Nous prévoyons vos suggestions.
Evet, sonuçları bekliyoruz.
On attend les résultats. Très bien.
Sadece diyorum ki belki kubbeden yanlış yerde cevap bekliyoruz.
Je dis ça comme ça. Peut-être qu'on essaye d'obtenir une réponse en étant au mauvais endroit.
Hala aramasını bekliyoruz.
On attend toujours son appel.
Neden birlikte olmamak için üç hafta bekliyoruz?
- président de la promo de 2013 - pourquoi attendre si on doit se séparer?
Hareketli olmaktan bahsetmişken, Breena ve ben, yani biz bebek bekliyoruz.
Vous savez, en parlant de changements, Breena et moi, nous allons... avoir un bébé.
Uzun zamandır bekliyoruz.
On attend depuis toujours.
Ee ne bekliyoruz?
Qu'attendons-nous?
Binbaşından haber bekliyoruz.
Nous attendons des nouvelles d'un Major.
- Ben, bekliyoruz.
- Ben, on attend.
Hala bir sonraki hareketini bekliyoruz.
On attend qu'il bouge.
- Otopsi sonucunu bekliyoruz.
- Le légiste va procéder à l'autopsie.
Hayır, Danimarkalıların göndermesini bekliyoruz.
- Non, ils nous font pr.
Öğleden beri burada bekliyoruz.
On est assis ici depuis midi.
'Seninle karşılaşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz Bay Stevens.'
'Nous vous attendons Monsieur Stevens.'
Bir saattir burada bekliyoruz ve gelen giden yok.
- Ça fait une heure qu'on attend et personne n'est là.
- Fon çıkmasını bekliyoruz.
On attend la Réserve.
Fondan gelecek parayı bir gündür bekliyoruz zaten.
On a attendu l'argent de la réserve toute la journée.
Çocuk Esirgeme Kurumu'nun gelip almasını bekliyoruz.
On attend que les services sociaux viennent les récupérer.
Emirlerinizi bekliyoruz?
On attend vos ordres.
O zaman neyi bekliyoruz?
Alors qu'attendons-nous?
Yumuşak bir geçiş bekliyoruz.
Nous nous attendons à une transition douce.
- Sadece noteri bekliyoruz.
Nous n'attendons plus que le notaire.
- Kanamanin durmasini bekliyoruz.
On fait une pause pendant qu'il arrête le saignement. Mieux vaut ne pas trop traîner.
Evet. Langley'in alternatif güzergahı onaylamasını bekliyoruz.
On attend la confirmation de Langley pour l'autre route.
Sadece yarın akşamki grup yemeğimizi bekliyoruz.
Rien. On est juste pressés d'être au diner de demain soir.
Bekliyoruz.
On attend.
Bugünü heyecanla bekliyoruz Bill.
On s'attend à un feu d'artifice cet après midi, Bill.
Şimdi de, gemiden toplanan verinin işlenmesini bekliyoruz ama rakamlar epey umut vadediyor.
Donc là, on attend que les données du bateau soient confirmées, Mais les chiffres semblent plutôt prometteurs.
Burada saklanmis Milli Muhafiz Teskilati'nin gelmesini bekliyoruz, ta...
On s'est réfugiés ici attendant la Garde Nationale depuis...
Karen'i bekliyoruz artık sadece.
On attend plus que Karen maintenant.
Çünkü biz burada o kadar bekliyoruz.
On s'en faisait une telle joie.
Lucy, seni bekliyoruz.
Lucy, c'est à vous.
- Neyi bekliyoruz ki?
Qu'est-ce que tu attends?
Evet. Evet, hepimiz bekliyoruz.
Oui, oui, comme nous tous.
Biz neyi bekliyoruz?
Qu'est-ce que tu attends?
Eğer beni sırtımdan vurmazlarsa, ağaçların orada sizi bekliyoruz.
S'il ne me tire pas dans le dos, ils vous attendront au sommet des arbres.
- Bekliyoruz.
- J'attends.
- Bekliyoruz.
- En attente.
Bekliyoruz.
En attente.
Sadece bir dakikam var, bazı Senato bilgilerini bekliyoruz.
J'ai juste une minute. Nous attendons des informations du Sénat.
Bir sonraki seçim verilerini bekliyoruz.
Nous attendons le dernier sondage.
- Tamamdır, emrinizi bekliyoruz.
En attente de votre ordre.
Neyi bekliyoruz?
Qu'est ce qu'on attend?
Bekliyoruz.
On attendra.
Ve simdi de Devlerin ormana girmesini engellemek için burada bekliyoruz.
Il faut toujours agir très vite et décider dans l'urgence en anticipant le pire.
Bir alış bekliyoruz.
On attend un achat.
Biz, ah... Conrad'ı mı bekliyoruz?
Doit-on... attendre Conrad?
O halde ne bekliyoruz?
- On attend quoi?
- Bekliyoruz.
Maintenant, on attend.
Seni bekliyoruz.
Maura : on est prêt pour toi.