Berthe traduction Français
68 traduction parallèle
Tüm çocuklar korkuyordu ondan, kendi öz kızı bile.
Bien sûr que tous les autres enfants en avaient peur, même sa fille Berthe.
Peki Berthe nerede?
Et où est Berthe?
Matmazel Maillard, Isabelle, Louise, Berthe, hepiniz.
Mlle Maillard, Isabelle, Louise, Berthe, vous tous.
Berthe erkenden diplomasi alametleri gösteriyor.
Berthe montre des signes précoces de diplomatie.
Louise, Berthe, kitaplarınızı alın.
Louise, Berthe, à vos livres. - Oui.
Berthe, canım bu şarkı tarihi öğretmek için dans etmek için değil.
Berthe, ma chère, la chanson est pour apprendre l'histoire, pas pour danser.
Berthe, hadi canım, gel buraya.
Berthe, ma chérie, viens ici.
Berthe'nin bebeği yağmura düştüğünde mahvolmuştu her şey talaş tozuna mı dönüşecek?
Est-ce qu'elle va tomber comme la poupée de Berthe restée dehors et la sciure s'en est allée?
Louise, Berthe, Isabelle, güvenmeyi sizden öğrendi.
Louise, Berthe, Isabelle vous font confiance.
Onu selamlamak istiyorum, o zaman Berthe ve Isabelle bana inanır.
Je veux qu'il salue pour que Berthe et Isabelle me croient.
Berthe, baban bir Fransız dükü ve ilgilenmesi gereken çok mühim sorumlulukları var.
Berthe, ton père est un pair de France et a de nombreuses responsabilités à assumer.
- İyi geceler, Berthe.
- Bonne nuit, Berthe.
- Berthe.
- Berthe.
- Hayır, Berthe.
- Allons, Berthe.
Berthe, Louise.
Berthe, Louise.
Isabelle, Louise ve Berthe, evlilik çağındalar.
Isabelle, Louise et Berthe qui seront prêtes à se marier.
Isabelle, Louise, Berthe, Raynald.
Isabelle, Louise, Berthe, Raynald.
Sessiz ol Berthe.
Berthe, reste tranquille.
Berthe, muhabbet çiçeğini sevdiğimi hala hatırlıyorsun.
Berthe, tu t'es souvenue que j'adore la mignonnette.
- Bertha nasıl?
- Et Berthe?
Bertha'ya 4 kız için tebriklerimi iletin.
Mes amitiés à Berthe.
- Berthe Hala geldi.
C'est Tante Berthe!
- Merhaba, Berthe Hala.
Bonjour, tante Berthe!
Şüphelerime inancımı daima korumaya çalışırım, Rahibe Berthe.
Dans le doute, je garde toujours espoir, soeur Berthe.
Münakaşa etmişsek Rahibe Berthe bana yeri öptürüyor ya?
Soeur Berthe me fait embrasser le sol après une dispute.
- Öyleyse, şişman Berth.
- Alors, la grosse Berthe.
Sonuncu Berthe. arkadaşım.
Le dernier, c'est Bertrand. Tu sais, mon copain.
Sonra kız kardeşim Berthe dedi ki : "Bay Mahé seni görünce, seni affeder."
Et puis Berthe, ma soeur, m'a dit... "Lorsque Monsieur Mahé te verra, il te pardonnera."
Berthe Roussel.
Berthe Roussel.
Ben Berthe Roussel. Julie'nin kardeşi. Size mektup yazmıştım.
Je suis Berthe Roussel, la soeur de Julie.
Hayır Julie'nin kardeşi Berthe Roussel yüzünden tuttum.
Non, c'est la soeur de Julie, Berthe Roussel.
Unutmayın, bu araştırmada Bayan Berthe Roussel de var.
Il y a aussi Mme Berthe Roussel, rappelez-vous!
Berthe Roussel'ı ben hallederim.
Berthe Roussel, je m'en arrangerai.
Boy Ocean William dört sıfır dört.
Berthe, Oscar, William, quatre, zéro, quatre.
Auguste Renoir Berthe Morisot Amerikalı Mary Cassatt Norveçli Hans Heyerdahl...
Auguste Renoir, Berthe Morisot, l'Américaine Mary Cassatt, le Norvégien Hans Heyerdahl.
Eğer bu gece böyle yürürsen tüm foyamız ortaya çıkar.
Marche comme ça ce soir et adieu Berthe.
Demeli? Hay aksi!
prés de chez Berthe?
Saxe-Coburg'lü Bertha ile...
Berthe de Saxe-Coberg...
Bu, uçuş denemesinde olsaydı, adamın hayatı sönmüştü.
Ça dans un vol d'essai... et adieu Berthe!
Bence Finkle etrafı kurcalarken Podacter onu yakaladı.
Finkle devait rôder par ici. Podacter l'a reconnu. Adieu Berthe.
Tarih oldu.
Adieu Berthe
Biri çıkar sizi yutar, sıra tatlıya gelmeden unutur gider.
Vous vous ferez bouffer et adieu Berthe.
Jake'i atalım, paraları paylaşalım, sonra tek başınasın.
On se débarrasse de Jake, on partage le blé et adieu Berthe.
İlahi söylemekle, bu koca evin onarım masrafı ödenmez. - Rahibe Berthe? - Evet.
De nos jours, c'est pas en chantant une messe de temps en temps qu'on peut payer pour cette belle grande maison.
Mahzeni görmek için mi buradasınız?
- Soeur Berthe? - Oui. Vous venez voir la voûte?
- Neden söz ediyorsun? Pazartesi sabahı. Muffin, uyanır ve aynaya bakar. " Yüzümde sivilce çıkmış.
Lundi, Berthe se réveille et se voit dans le miroir.
Yürürken başımı önüme eğeyim de, o yakışıklı futbolcu fark etmesin. " Sonra Muffin, kafeteryanın duvarına güm diye toslar.
"Je baisserai la tête si je croise le beau joueur de foot." Berthe se prend le mur de la cafèt en pleine poire.
Canı yanmış olmalıdır.
Ça doit faire mal. Qui est Berthe?
Berta hala yazıyor bana...
Berthe m'écrit sans cesse
Tahtalı köyü boylamıştı.
Celui-là, y en a plus. Adieu Berthe.
Çalış! Olmaz.
Et ma tante Berthe est un grille-pain.