Bir iyilik yapar mısın traduction Français
927 traduction parallèle
Dostum, benim için bir iyilik yapar mısın?
- Vous pouvez me rendre un service?
- Yashvin, bana bir iyilik yapar mısın?
- Peux-tu me rendre un service?
- Bana bir iyilik yapar mısın? - Elbette.
- Vous voulez bien me rendre un service?
Bana büyük bir iyilik yapar mısın?
- Tu peux me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısın?
- Tu veux me rendre service?
- Duke, bana bir iyilik yapar mısın?
- J'ai un service à vous demander.
Eski günlerin hatırına bana bir iyilik yapar mısın?
En souvenir du passé, tu m'accordes une faveur?
Bana bir iyilik yapar mısın.
Je vous en prie.
Bir iyilik yapar mısın?
Remettez ça là contre 12 $.
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Vous pouvez me rendre un service.
- Joe, bana bir iyilik yapar mısın? Yarın ikimiz de daha iyiyken beni yine dansa getir.
Demain, on se sentira mieux, alors on va remettre Ça!
Kendine bir iyilik yapar mısın?
Hum. Et ça vous a fait du bien?
Şu işi bırakıp bana bir iyilik yapar mısınız?
Pouvez-vous oublier ces rongeurs et me rendre un service?
Robert, bana bir iyilik yapar mısın?
Rends-moi service. Retourne-toi et dis-moi.
Bana bakın Bayan Ralston, bana büyük bir iyilik yapar mısınız?
Puis-je vous demander un service?
- Bana bir iyilik yapar mısın Carter? - Ne olduğuna bağlı.
- Rendez-moi service Carter.
Benim için büyük bir iyilik yapar mısın?
Voulez-vous me rendre un service?
- Bana bir iyilik yapar mısınız?
- Pouvez-vous me rendre un service?
- Bana bir iyilik yapar mısın Homer?
- Fais-moi plaisir. - Bien sûr.
Bana bir iyilik yapar mısın Shorty?
Sois gentil, elle va venir.
- Ne varsa. - Baba, bir iyilik yapar mısın?
Vous voulez bien?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
Fais-moi plaisir...
Hemşire hanım. Hemşire hanım, bana bir iyilik yapar mısınız?
Garde, feriez-vous quelque chose pour moi?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
- Rends-moi service.
Billy bana bir iyilik yapar mısın?
Billy, tu veux bien me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısın hayatım? Suyu kapatıver.
Rendez-moi un service, éteignez tout.
- Baksana, bana bir iyilik yapar mısın dostum? - Buyurun efendim?
- Rends-moi un service.
Evet. Bana bir iyilik yapar mısınız?
Pouvez-vous me rendre un service?
Phil, bana bir iyilik yapar mısın?
Phil, rendez-moi un service.
Bana bir iyilik yapar mısın? Gelecek defa 4.00'den önce yakalan.
S'il vous plaît, la prochaine fois, faites-vous arrêter avant 4 h.
Bana bir iyilik yapar mısınız?
Ecoutez, faites - moi plaisir.
Bana bir iyilik yapar mısın?
Joe, veux-tu me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısın?
- Hé, dis... - Mademoiselle?
Bana bir iyilik yapar mısın? davalı mülkümün tüm değerini bilmem gerekiyor. Ve yabancılara güvenmediğim için...
Tu peux me rendre un service... ll me faudrait la valeur des biens en litige.
Bana bir iyilik yapar mısın?
Tu veux bien me rendre un service?
- Bir iyilik yapar mısınız sör?
- Voulez-vous me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Rendez-moi service.
- Bana bir iyilik yapar mısın? - Ne?
Peux-tu me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısın?
Les tiens aussi.
Bir iyilik yapar mısın Tillie. Patronu arayıp tüm gün dışarıda olacağımı söyler misin. - Ona daha sonra rapor veririm.
Pourras-tu dire au patron que je viendrai plus tard?
- Bana bir iyilik yapar mısın?
Vous pouvez me rendre un service?
Bana bir iyilik yapar mısınız? - Tabii.
- Pouvez-vous me rendre un service?
Şey, Olur da biri seni sorarasa, bilirsin, kimse sormaz ya, olur da biri sorarsa, bana bir iyilik yapar mısın?
Si on te demande... ça arrivera sûrement pas... mais au cas où, tu peux me faire un plaisir?
Bana bir iyilik yapar mısın? En azından ben yokken bunu düşünür müsün?
Fais moi plaisir, pense à tout ça quand je serais absent.
Bekleyin lütfen. Bana bir iyilik yapar mısınız?
Faites moi une faveur
- Bir iyilik daha yapar mısın Gaston?
Voulez-vous me rendre encore un service?
Sevgilim, bana bir iyilik yapar mısın?
Écoute.
Karşılığında bir iyilik yapar mısın?
Rendez-moi aussi un service.
- Bana bir iyilik yapar mısın, Barney?
Peut-être que c'est parce que je suis un homme nouveau.
Bana bir iyilik yapar mısın?
Ecoute, veux-tu faire quelque chose pour moi?
Oh, yeri gelmişken, bana bir iyilik daha yapar mısın?
Oh, en passant, fais moi un autre plaisir?
bir iyilik yap 46
yapar mısın 115
yapar mısınız 17
bir isim 33
bir işim çıktı 20
bir insan 56
bir iki üç 38
bir işim var 34
bir ipucu 16
bir iki 72
yapar mısın 115
yapar mısınız 17
bir isim 33
bir işim çıktı 20
bir insan 56
bir iki üç 38
bir işim var 34
bir ipucu 16
bir iki 72
bir ingiliz 36
bir ihtimal 36
bir iş buldum 29
bir içki ister misiniz 16
bir işe yaramaz 50
bir italyan 17
bir itirazın mı var 16
bir imzanızı alabilir miyim 23
bir iş 43
bir itirafta bulunacağım 25
bir ihtimal 36
bir iş buldum 29
bir içki ister misiniz 16
bir işe yaramaz 50
bir italyan 17
bir itirazın mı var 16
bir imzanızı alabilir miyim 23
bir iş 43
bir itirafta bulunacağım 25