Buraya kadarmış traduction Français
613 traduction parallèle
Her şey buraya kadarmış gibi.
C'est le terminus.
- Hayır, buraya kadarmış.
- Non, c'est ainsi.
Buraya kadarmış, hepsi bu kadar.
Il ne peut en être autrement.
Sanırım her şey buraya kadarmış.
Alors, c'est fini entre nous.
Sabrım buraya kadarmış. İşim bitti dedim ve ciddiyim.
Définitivement.
Buraya kadarmış işte, Yüzbaşı Tim.
Eh bien, c'est tout à fait ça, Capitaine Tim.
Sanırım şansımız buraya kadarmış Kitty.
Ta chance t'abandonne, Kitty.
Şansımız buraya kadarmış artık elimizden bir şey gelmez.
Et toi aussi. Nous avons laissé passer la chance.
- Acil durum buraya kadarmış.
Ce n'était pas précipité.
Maserati buraya kadarmış demek.
La Maserati se met en marche.
Tamam. Sanırım buraya kadarmış.
Ca termine la veillée.
Her şey buraya kadarmış.
Tout est fini maintenant.
Buraya kadarmış Alyosha.
Voilà, Aliocha, c'est la fin.
Buraya kadarmış.
Voilà.
Buraya kadarmış ha? Keçileri kaçırdım demek.
Le miroir et moi, on discute.
Demek ki talihim buraya kadarmış.
On dirait que ma chance m'abandonne ici.
- Buraya kadarmış.
- C'est la fin du monde.
Yani, buraya kadarmış..
Alors, c'est le moment...
- Dışarıdaki hayatı buraya kadarmış.
- Il est là en chair et en os.
Buraya kadarmış, Paco!
Adieu, Paco!
Buraya kadarmış.
Suivant!
Krasny-Signorsk, buraya kadarmış.
Autant pour Krasni Sigorsk!
Demek dostluğumuz buraya kadarmış.
- Je suis sérieux, notre belle amitié a tourné court.
( Acındırma buraya kadarmış )
"16 Tonnes" "Autant pour le Pathos!"
Adil dövüş buraya kadarmış.
Ça m'apprendra à être loyal.
Mektup buraya kadarmış.
Désolé pour la lettre.
Evet, buraya kadarmış.
C'est fini.
- Buraya kadarmış.
- On est foutus!
Buraya kadarmış!
Je m'en moque!
O zaman buraya kadarmış.
Alors, ça y est.
Prenses hazretleri, buraya kadarmış.
Votre Altesse, c'est le départ.
Buraya kadarmış.
C'est terminé.
İşimiz bitti, buraya kadarmış.
Alors, c'est fini, point final.
Kurnazlıkla buraya kadarmış. Pekâlâ.
Ça valait bien la peine d'être subtils.
Buraya kadarmış.
C'est la fin.
- Buraya kadarmış evlat.
- C'est fini.
Buraya kadarmış.
C'est bon, je te quitte.
İyi niyetim buraya kadarmış.
Mes bonnes intentions ne suffisent pas.
Buraya kadarmış.
Quelle différence ça fait, autant en finir une fois pour toutes. C'est parfait.
Her şey buraya kadarmış, evlat.
Tout est fini, morveux.
Şarap mahzeni hayali buraya kadarmış.
Mon rêve s'écroule et c'est tout ce que ça te fait?
Ama yapamazsam buraya kadarmış.
Mais si je n'y arrive pas, eh bien ce sera tout.
Buraya kadarmış Lenore.
Et voilà, Lenore.
Sanırım bu iş buraya kadarmış.
C'est la fin.
Buraya kadarmış.
On est là et voilà.
- Buraya kadarmış.
Venir si loin...
Ben Lyle Wallace. Galiba buraya kadarmış.
C'est la fin du voyage.
Buraya kadarmış.
Rideau.
Buraya kadarmış.
Ca y est...
Buraya kadarmış.
C'est cuit!
Buraya kadarmış.
Nous y sommes.
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya getir 71
buraya gelin 820
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya getir 71
buraya gelin 820