Cheese traduction Français
719 traduction parallèle
"Cheese" de.
Souriez.
Ristle-tee, rostle-tee, haydi, haydi, haydi peynir bile ayaklandı koşarak kaçtı gitti
# Ristle-tee, rostle-tee, now, now, now # The cheese it took legs and ran away
Bir çizburger, bir porsiyon kızarmış patates.
Un cheese-burger, un panaché, et une frite, une!
Hazır, Patatees! Yağ!
Dites "Cheese"!
- Peyniiir!
- Cheese.
Albüm için "gülümse". Albüm?
Dites "Cheese" pour l'album.
Kımıldamayın. "Cheese" deyin.
- Bougez plus. Dites "Oui".
- Şak şak, sırıt sırıt, kırp kırp bip bip, başka söze gerek yok.
Clic-clac, cheese-cheese, coup-de-coude, n'en dites pas plus!
"Peynir" den daha iyi.
Dans le temps, ils disaient "cheese".
- Cheese Whiz nerede?
Où est le Cheese Whiz?
Cheese Whiz kadar basit bir şeyi hatırlayamıyor musun?
Tu ne peux pas te souvenir d'une chose aussi simple que le Cheese Whiz?
Peynirli Double Continental hemen hazır.
The Double Continental with cheese is dreamy
- "Cheese" de bakim
- On sourit.
Sana biraz daha peynirli kek vermesini söyle.
Demande-lui de te redonner du cheese-cake.
Ben de Bay Slaughter'a, Chuck E. Cheese indirim kartımı verdim. O da bana, bunu kullanarak randevu koparamayacağımı söyledi
J'ai donné ma carte de fidélité au fast food, mais il m'a dit que ça n'irait pas.
Peynir de!
Dis, "Cheese".
Bazı çocuklar "Bayan Cheesecake" le ne kastettiğimi soruyordu.
certaines enfants m'ont demandé ce que je voulais dire par "Miss Cheese cake."
- Gülümseyin ve "peynir" diyin!
- Souriez et dites : "Cheese!"
- "Peynir!"
- Cheese!
"Cheese" diyin.
Oites "Cheese".
- Bir pasta rica ediyorum...
Un cheese-cake, un morceau de gâteau au chocolat.
- Çiiiz!
- Cheese!
"Kraker ve Peynir" de çalıştığınız için size bir fırsat vereceğim.
Mais comme vous bossez pour Pretzels'N Cheese, je risque le coup.
Biliyorum. Krakerve Peynir'deki maaşımızla ev geçindiremeyiz.
On pourra pas élever une famille avec l'argent qu'on gagne à Pretzels'N Cheese.
- Çek artık şu fotoğrafı.
Cheese! Accouche!
- Peynir!
Cheese!
"Cheese"!
Cheeeeeeeeeeese!
Bu gerçek Chuck's Cheese Bowl kiraz soslu peynirli keki değil!
Ce n'est pas un gâteau de chez Chuck.
Tanoose, Wisconsin'de bir sürü Chuck's Cheese Bowls olduğunu sanmıyorum.
Tu crois qu'il y en a beaucoup à Tanoose, Wisconsin?
Hayatta tek istediğim kiraz soslu Chuck's Cheese Bowl'un ünlü peynirli kekiydi. Ama onu bile alamadım.
Tout ce que je veux, c'est un bout de ce célèbre cheesecake.
Orası Chuck's Cheese Bowl ise adının ne olduğunu bilmeniz gerekir.
Si je suis au Chuck's Cheesebowl, vous devriez savoir son nom.
"Çıtır Çıtır Peynir Bombası" Wisconsin'de.
Chitty Chitty Cheese Bang, dans le Wisconsin.
Benim kiraz soslu peynirli kekimi yapan şef Chuck's Cheese Bowl'u bırakmış.
Le vrai chef avait démissionné.
Gülümse!
Dites "cheese"!
İşte.
"Cheese."
Kih kih!
Cheese!
- Şimdi bir çizburgere ne dersin?
Pourquoi pas un cheese-burger maintenant?
Çizburgeri haftaya yeriz.
Je vous paierai un cheese-burger la semaine prochaine.
-... kızarmış patates... - Çizburger dedim piç kurusu.
Putain, je t'ai dit un cheese, négro.
Gülümseyin.
Dites "cheese".
Bir, iki, üç cheese!
Un, deux, trois et... on sourit.
Paris'te, peynirli çeyrek-libreliğe ne diyorlar, biliyor musun?
Et le nom du Quarter Pounder with Cheese, à Paris?
"Peynirli Royal" diyorlar.
"Royal Cheese".
Peynirli Royal.
Royal Cheese.
Çekerken "gülümseyin" derim.
Je leur ferai dire "cheese".
Kasabada Chuck E. Cheese varken kimse buraya İtalyan yemeği için gelmez.
Les gens ne viendront pas jusqu'ici... quand on a Chuck E. Cheese en ville.
Peynir!
- Cheese.
- Cheese.
- Oui.
- "Cheese" de, Ramona.
- Souris, Ramona.
Bana büyük bir dilim cheescake getirin.
Je voudrais bien une grande part de cheese-cake.
Ama iyi bir burgerden de keyif almasını bilirim. Fransa'da peynirli çeyrek-libreliğe ne dendiğini biliyor musunuz?
Tu sais le nom du Quarter Pounder with Cheese, en France?