Cumartesi günü traduction Français
1,273 traduction parallèle
Cumartesi günü, Samantha Javier Evinin yapıldığı yere gitti.
Ce samedi-là, Samantha toucha le fond, c'est-à-dire Javier House.
Cumartesi günü arkadaşlarımla Town Line kumsalında olacağım.
Bon, vous savez quoi? Samedi, je serai sur Ia plage avec mes amies.
ÇKTV yayını Cumartesi günü öğlende başlıyor.
La diffusion de RBTV commence samedi à 12 h.
Sevgili Bay ve Bayan Anderson 27 Ekim 1962 Cumartesi günü oğlunuz görev sırasında şehit düştüğü için çok üzgünüz.
Chers M. et Mme Anderson. Ce fut un grand choc d'apprendre le décès... de votre fils en mission le samedi 27 octobre 1962.
Hem de cumartesi günü.
Un samedi?
Dinle, Cumartesi günü ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais samedi?
Cumartesi günü havuzum olacak.
Samedi, j'aurai de nouveau ma piscine
Cumartesi günü fayanslar bitince parayı alacak.
Le reste samedi, à la fin des travaux
Cumartesi günü görüşecek misiniz?
Merci. Vous vous voyez samedi?
Bir Cumartesi günü doğmuşum.
Je suis né un Samedi.
Büyükannenizin her Cumartesi günü burada düzenlediği briç oyunlarını hatırlıyor musunuz?
Vous vous souvenez des tournois de bridge que votre grand-mère organisait ici un samedi sur deux?
Bizi cumartesi günü evinde vereceği partiye davet etti.
Il nous invite à une soirée chez lui samedi soir.
Larry, cumartesi günü yemeğe çıkacaktık.
On devait aller au restaurant, samedi soir.
Cumartesi günü Richard Lewis ve kız arkadaşıyla çıkmıyoruz.
On ne sort plus avec Richard Lewis et sa petite amie samedi.
Cumartesi günü ders çalışıyorsun.
Tu révises un samedi?
Ne? Cumartesi günü mü?
Quoi, un samedi?
Cumartesi günü de yap.
Fais-le samedi soir.
Cumartesi günü okulumda bir etkinlik var.
En fait, il y à un truc à mon école, samedi.
Evet? Cumartesi günü şirketin adıma yemek verdiğini biliyorsun.
Vous savez que la compagnie m'organise un banquet, samedi.
Ama bunu cumartesi günü görecegiz, değil mi?
Enfin, on verra ça samedi, hein?
Cumartesi günü bir kaç arkadaş Scrabble oynamak ve beraber takılmak çok hoş.
C'est cool de traîner, jouer au scrabble, comme deux copains, non?
Bence biz de yapmalıyız, Benim evde cumartesi günü havuz partisi yapalım.
Faisons une soirée piscine samedi. Malcolm,
Ama cumartesi günü başka bir işim vardı.
- J'ai déjà un truc samedi.
Köpek asılmasını saymazsak harika bir New York Cumartesi günü oldu.
Hormis l'épisode du chien, c'était un de ces samedis new-yorkais parfaits.
- Cumartesi günü sizi aradık.
- On a voulu vous appeler, samedi.
Cumartesi günü bir veda partisi düzenliyorum.
Je donne une soirée d'adieu samedi.
Cumartesi günü barbeküye evlerine gidiyoruz.
On est invités samedi, chez lui, à un barbecue.
Cumartesi günü dua etmek, mum yakmak, hastaları ziyaret etmek.
Observer le sabbat, allumer des bougies, aller voir les malades.
Vali cumartesi günü şu büyük olay için şehre geliyor, değil mi?
Le gouverneur avance à la ville Samedi pour cette grande chose, droite ]
Cumartesi günü arkadaşlarımla avlanmaya gittim. Tek bir türü vurduk.
Samedi, je suis allé à la chasse au lapin, avec des amis.
Düğün cumartesi günü Niyagara Şelalesi'nde.
On se marie samedi, aux chutes du Niagara.
Mike ve ben seni Cumartesi günü şu teklifi kazanmaya çağırmıştık.
Mike et moi on a voulu t'appeler samedi pour qu'on aille fêter la signature.
Cumartesi günü olabilir.
- Samedi, je pense.
Cumartesi günü gelip onu alırım.
Je passerai le prendre samedi.
Biz bilgisayarcıların her zaman çalıştıklarını sanırdık ama bunlar cumartesi günü bile tatil yapıyorlardı.
Nous pensions que les gens de l'informatique avaient des heures de travail hors de l'ordinaire... mais ces gens-là apparemment ne travaillaient pas les samedis.
Ama aslında, "Cumartesi günü gürültülü bir parti veriyoruz." demek istiyorsundur.
Ce qu'on veut dire, c'est : "On va faire une fête."
Cumartesi günü yıl dönümümüz.
C'est notre anniversaire samedi.
- Cumartesi günü çöpü sen çıkarmak ister misin?
- Vous venez nettoyer le garage, samedi?
Cumartesi günü ne yapıyorsun?
Que fais-tu ce samedi?
cumartesi günkü, otuz altı deliği... pazar günü zorlu bir otuz altı delik daha izliyordu.
36 trous le samedi suivis de 36 autres terribles trous le dimanche.
- Ben iddiasına girmezdim. Evet, salı günü çıkaracaklar. Cumartesi fayanslar yapılacak.
Ça m'étonnerait lls enlèveront le rocher mardi pour refaire la mosaïque samedi, j'espère
Cumartesi günü.
Ça tombe un samedi.
Hey, neden cumartesi günkü doğum günü partime gelmiyorsun?
Vous voulez venir à mon anniversaire samedi?
Rory'nin doğum günü partisi Cumartesi.
Il y a la fête d'anniversaire de Rory samedi.
Bana iyi davransan iyi olur yoksa seni Cumartesi gecesi... Rory Gilmore'un doğum günü kutlamasına davet etmem.
Sois gentil avec moi ou je ne t'invite pas à la fête d'anniversaire de Rory Gilmore samedi soir.
Cumartesi... günü... geliyormusun?
- avec nous samedi soir? - Pour quoi faire?
Cumartesi'günü 2'de olur mu?
Samedi à 14 h?
Bileceğiniz gibi, önümüzdeki cumartesi Gay Resmi Geçit Günü.
Comme vous le savez, François, samedi prochain, c'est la Gay Pride.
( Musevilerin cumartesi günü olan dinsel tatil günü ).
Le shabbat n'est pas encore fini.
Cumartesi günü tesisatçım gelecek.
- Le plombier passe Samedi
Teşekkür ederim, bu harika olacak. Bob'un doğum günü cumartesi.
C'est pour samedi.