English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ D ] / Delores

Delores traduction Français

206 traduction parallèle
Delores Costello.
Dolores Costello
- Delores Purdy yüzünden.
- Sur une plainte de Delores Purdy.
Şey, bu Delores, o o tabiatın kendisine verdiklerinle çok böbürlenir, bilirsin işte.
Cette Delores, elle est très fière de ce que la nature lui a offert.
- Delores Purdy adında bir kız.
Delores Purdy.
"Hiç mezar taşına uzandın mı, Delores?"
"Tu t'es déjà allongée sur une pierre tombale, Delores?"
Eğer Delores Purdy işin içine girmeseydi, gerçeği asla bulamazdım.
Sans Delores, je n'aurais jamais trouvé.
Delores Purdy'nin kürtaj parasını ödeyen adamın!
Celui qui paye l'avortement de Delores Purdy.
- Delores? - Yalancı!
Menteur!
Selam Dolores.
Bonjour, Delores.
Pekala, hoşçakal Dolores.
Au revoir, Delores.
Biliyor musun, Dolores'in diğer arkadaşlarına pek benzemiyorsun.
Tu sais, tu es très différente des autres copines de Delores.
Delores, Rudolph E Aralık 1951'de kaybolduğu bildirildi. Bisbee Arizona'da.
Delores, Rudolph E... porté disparu en décembre 1941, à Bisbee... en Arizona.
Ben Delores Montelli, 4 çocuğum var.
Je m'appelle Delores Montelli, j'ai quatre enfants.
Aman Tanrım, Delores.
Nom de Dieu, Delores.
Bunlar da Claire Windsor Delores del Rio... ve cazibeli Eudora Fletcher... Hollywood'un en yeni sansasyonel dansçısı... James Cagney'le söyleşiyor.
Voici Claire Windsor et Delores del Rio... et une très charmante Eudora Fletcher... bavardant avec le nouveau danseur... qui fait sensation à Hollywood, James Cagney.
Delores Dodge gibi insanlar yalnızca gülmek ya da hakaret etmek için... yanıma gelirdi.
Les filles comme Delores Dodge ne me remarquaient que pour se moquer de moi ou m'insulter.
- Delores sen niye kan vermiyorsun?
- Tu ne donnes pas ton sang?
- Ne? Şu Delores'e bak.
Regarde Delores.
- Haydi Delores.
- Allez!
Nasıl oluyor da arkadaşların olduğumuz halde... Michael meselesini Delores'ten öğreniyoruz?
Nous, tes meilleures amies, on apprend par Delores, pour Michael?
Delores'in ağzı varken, uyduya ne gerek kalır?
Avec sa langue bien pendue, plus besoin de satellites!
Eminim Delores Charlie'ye söylemiştir!
Sûr que Delores l'a dit à Charlie.
Delores sen ve Michael denen o pislikle olanları anlattı.
Delores m'a dit, pour toi... et cette lotte pourrie de Fitzsimmons!
Delores, sana söyleyebileceğim yüzlerce şey var... ama bu külfete değmezsin.
Delores, je pourrais te dire des tonnes de choses... mais tu n'en vaux pas la peine.
Hanımefendinin adı Delores.
- Elle s'appelle Dolores.
D'nin Delores'i temsil ettiğini düşünüyorum. İspanya'daki kadınlarda oldukça yaygın bir isimdir.
Ce "D" correspond peut-être à Dolorès, un prénom très courant en Espagne.
Delores, Toscani seni kollayıp rahat etmeni sağlayacakmış. Bu, sokaklarda son haftan.
Delores, Toscani m'a dit qu'il prendrait bien soin de toi pour ta dernière semaine.
- Delores Jackson.
- Delores Jackson.
- Delores.
Delores.
Ve yan masadaki Delores Patcher.
Et Delores Patcher, de la table à côté d'eux.
Yol Savaşçısı Delores tam kıçında!
Mad Delores te colle au cul!
Delores'in geldiğini söyle ona.
Dis-lui que Delores est passée.
Delores "peteğindeki bal" olduğunu söyledi. Duydum!
Tu es la confiture dans son gâteau.
Delores doğal düşmanlarına karşı kızlarıma liderlik etmelisin.
"Delores... " tu dois conduire mes filles contre leur ennemi naturel.
Delores çağırıyor.
Delores m'attend.
Delores peyote sayesinde haftada bir halüsinasyon görür. Ama üçüncü görüntüyü hala göremedi.
Delores prend du peyotl au moins une fois par semaine mais elle n'a pas eu sa Troisième Vision.
Bu arada. Delores ve Debbie liseden beri birbirleriyle mücadele halinde.
En attendant, elle et Debbie se chamaillent comme des écolières.
Ama iş mücadeleye geldiğinde Delores haklı.
Mais je suis avec Delores pour défendre ce qui est à moi.
Delores'le birlikte, bunu inkar eden herkesle dövüşmeye hazırım.
Je ne cesserai de le revendiquer.
Delores bir gün peyote kamyonetine binip,... çiftlikten ayrılmak zorunda kaldı.
Delores se sentit obligée de monter à bord de son camion de peyotl et de quitter le ranch.
Radyoda Delores'in elli bin dolar kefalete çarptırıldığını duyduk.
La radio a annoncé que la caution de Delores avait été portée à 50000 $.
Sonra Delores başka bir karışım denedi.
Après, Delores a suggéré un autre ingrédient.
Çünkü elimizde sadece yarım kese peyote tohumu kaldı ve Delores Sisters Hapishanesi'nde.
Il nous reste moins d'un demi-sac de peyotl et Delores est en prison à Sœurs.
Diğer bir haber de, Rubber Rose Çiftliği'nin yöneticisi Delores Del Ruby, kefalet karşılığı serbest bırakıldı.
Autre rebondissement : le chef de file du ranch, Delores del Ruby, a été libérée sur caution.
Gördüğü hayaller içinde kaybolan Delores, turna hırsızlarının kraliçesi erkeklerin dünyasına uymaktansa... soyunu kurutmayı seçecek bu kuşların yuvaları arasında dolaşıyordu.
Perdue dans une transe psychédélique, Delores, la reine des ravisseuses de grues, erra parmi ces grands oiseaux qui préféraient disparaître plutôt que de céder aux hommes.
Peyote Delores'in beyninde kilise korosu gibi çınlıyordu... ve bu koronun arasında Niwetukame'nin gül renkli sesini duydu. Ana Tanrıça kızını tahta çağırıyordu.
Les boutons de peyotl chantèrent dans la tête de Delores et surmontant ce chœur ancien, se fit entendre la voix de Niwetùkame, la Déesse Mère, appelant sa fille à monter sur le trône du pouvoir.
Genelde sabahları Delores Parkına koşmaya giderdi.
Elle fait souvent du jogging le matin, au parc Dolores.
Dolores, seni bu kadar erken beklemiyordum.
Delores, tu es matinale.
Sana bir şey soracağım, Dolores.
Dis-moi un peu, Delores...
Delores.
Dolores.
Doğru, Dolores.
C'est vrai, Delores.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]