Denizci traduction Français
2,254 traduction parallèle
Madalyalı bir denizci.
Un marine décoré.
Binlerce denizci ve FBI'ın yarısının bulunduğu bir yerde hangi salak banka soyar?
- Quel genre d'idiots volent une banque avec des milliers de marines et la moitié du FBI dans le coin?
İki haftalık ziyaretinde dolandırıcılık birimine verildi. Ama Quantico'da görev yapmış eski bir denizci olduğu için yardımı olabilir diye düşündüm.
Il était assigné au service des fraudes pour ce stage de deux semaines, mais comme c'est un ancien marine stationné à Quantico, il pourrait être utile.
Bir sürü denizci hafta sonu kaçamağı için nakit çeker.
Beaucoup de marines retirent de l'argent pour sortir le week-end.
Yapma denizci, gemini terk ettin sen.
Allez, marin, vous avez abandonné le navire.
Denizci dedi ki, bir gün dünyayı özgürce görebileceğim, istediklerimi yapabileceğim,... ama o gün gelene kadar, bu hayali hatırlatması için güvercini saklamam gerekiyor.
Il m'a dit qu'un jour, je serais libre de voir le monde et faire ce qui me plaît. Jusqu'à ce jour, je devais garder la colombe en souvenir du rêve.
Tebrikler, denizci.
Félicitations, marine.
Hâlâ denizci olmanla ilgili kötü bir şey demek istememiştim.
Je n'insinuais rien en disant que tu étais encore un Marine.
Büyükbabası denizci olan Mr. Taylor.
M. Taylor dont le grand-père était marin.
- Mesela ölü bir denizci.
- Nous dirons un marin mort.
© Denizci ve Arda @ DivXForever Eylemlerimiz devam edecektir!
Sans jamais me sentir à ma place Emmenez-moi là où on me connaît
© Denizci İyi Seyirler!
L'équipe de décoration du sapin des blindés au rapport dans la salle des machines.
- Denizci.
- Matelot.
Pasifik filosunda bir denizci.
Il est marin dans la flotte pacifique.
Bir denizci ne yapar bilmiyordum!
Que peut faire un marin?
Bir denizci.
Un marin.
Bir gelenek vardır : Her denizci hayalini yakasına çizer.
En quittant le service, chaque marin dessine son rêve sur son col.
Finn ve ben tam oradan ayrılmak üzereyken, ıssız bir adada 3 yıl kaldıktan sonra oradan kurtulmuş bir İspanyol denizci hakkında bir yazı bulduk.
Au moment de partir, on a trouvé cet article sur un marin espagnol, rescapé d'une île déserte, perdu en mer depuis 3 ans.
Denizci.
Un marin.
Onu ben alayım, denizci çocuk.
Donne-moi ça, matelot.
Kahrolası botumu yala. Galli denizci.
Lèche ma botte!
Ama ben denizci değilim.
Je suis pas marin.
İniş geminize binin, denizci.
- Marines, allez à l'atterrisseur.
Sadece bir denizci kurtulur.
Et ce marin a survécu.
Günler su gibi geçer, denizci yorgun düşer içinde şüphe belirir.
Et comme le jour sur les laminés arriva, le marin, perplexe commençait à avoir des doutes.
İlk kurbanla başladım. Eski denizci.
Je parle de la première victime.
- Nasıl gidiyor, denizci?
- Ça va, p tit marin?
Piyade birlikleri ve zırhlı birliklerin hazır olma durumuyla alakalı istihbarat aldığımızda sizi de bilgilendireceğiz. Bugün ki brifing 1. Denizci Bölüğüyle ilgili.
Une fois qu'on sera cantonnés, on vous fera un récapitulatif de prépa au niveau du bataillon et de l'escadron, le briefing d'aujourd'hui concernera la premiêre division de Marines.
Tek istediğim bir denizci olmaktı. Ve orduya katıldım.
Tout ce que je voulais, c'est devenir Marine, et je me suis engagé.
Denizci, aslına bakarsan.
En fait, je suis Marine.
Chance'i evine getiren denizci siz misiniz?
Etes-vous le Marine qui a ramené Chance à la maison?
sizin işiniz sadece orada devam etmiyor, denizci. Bazılarımız buraya geliyor.
Non seulement, on vous pique vos boulots, mais certains d'entre nous viennent ici.
Bir denizci ile yattigini söylemiyorum bile!
Sans parler du marin qu'elle s'est tapée!
Denizci degil gemide çalisan bir barmendi.
C'était pas un marin. C'était un barman lors d'une croisière. Tu le sais bien.
Ben Amerikan vatandaşıyım ve sizin ota boka kusur bulan denizci yasanız zerre umurumda değil.
Je suis ricain et je me fous pas mal de vos lois de Rosbifs à la con.
- Pekâlâ denizci okları izlersen eğer, muhteşem ödülü alırsın.
Tu suis les flèches, et le trésor t'attend.
Denizci olmuş.
C'est un marin.
Denizci dugumleriyle ilgili harika bir kitap aldim.
J'ai un livre formidable sur les nœuds.
Merhaba denizci!
Salut, le marin.
Bu bir emirdir, denizci.
C'est un ordre.
O çift, kızkardeş ve denizci tatlılar.
Le couple, la sœur et le marin, ils sont très sympas.
Diğer denizci adaya gittiğinde fena hastalanmış. Şuan komada.
Un autre matelot est allé sur l'île et il est maintenant dans le coma.
Bakın kim denizci olmuş!
Regardez le matelot!
Bunu fark ettiğin için teşekkürler patron. Denizci.
- { \ pos ( 192,210 ) } Merci de l'avoir remarqué, patron.
Bana sorduğun denizci var ya?
Ce marin dont vous me parliez.
- Ölen denizci.
- Le marine mort?
Altı yıl çetede yaşadı. Denizci olarak dört ay yaşayamadı.
Le gamin passe 6 ans dans un gang, et ne survit pas 4 mois comme marine.
Bir denizci dosyasını istiyorum.
Je cherche le dossier d'un marine.
Denizci sigortası?
Les assurances maritimes?
Sandıkta ölü bir denizci. Teslimat listesinde gönderildiği yer yazmıyor.
Un marin mort dans une caisse.
Ben bir denizci ve de bir çobanım tıpkı senin gibi!
Je suis un marin et un berger, comme toi!