Doolittle traduction Français
184 traduction parallèle
Doolittle ben.
Doolittle à l'appareil.
Yarbay Jimmy Doolittle için Teksasın Gözleri'ni söyleyelim, haydi!
Chantons Eyes of Texas pour le lieutenant colonel Jimmy Doolittle.
Beyler Yarbay Jimmy Doolittle.
Messieurs, le lieutenant colonel Doolittle.
Doolittle kalkışımızı izlemeye geldi.
Doolittle est venu nous voir décoller.
- Bu Doolittle neşeli bir herif, değil mi?
- Ce Doolittle est un joyeux drille.
İndiğimizde Doolittle'a rapor etsek iyi olacak.
Nous le signalerons à Doolittle en arrivant.
Benzin pompamdaki ufak sorunu rapor edince Doolittle uçağı hangara çek dedi.
Je me suis plaint de la pompe d'admission, Doolittle a envoyé l'avion au hangar.
- Doolittle her an kalkabilir.
- Doolittle va décoller d'ici peu.
Doolittle'a söyle, o partiyi biz gelene dek başlatmasın.
Dis à Doolittle de nous attendre pour la fête.
Yani General Doolittle.
Je veux dire général Doolittle.
General Doolittle bu sabah görmüş onu, gelmiş!
Le général Doolittle vient de le voir, donc, c'est vrai.
General Doolittle bana bir uçak bileti yollayacak.
Le général Doolittle m'envoie un billet d'avion.
"Komutan Korgeneral Doolittle."
"Sur ordre du général de corps aérien Doolittle."
Hey, Doolittle, kırmızı ışıkta geçtin.
Tu as brûlé un feu rouge!
Jamie, sen de defol! Hadi Doolittle.
Retiens ca, Doolittle :
Saygıdeğer Alfie Doolittle.
l'Honorable Alfie Doolittle.
Artık içki paranı ödeyebilirsin Alfie Doolittle.
T'auras de quoi boire maintenant.
Sen şanslı adamsın Alfie Doolittle.
On peut dire que t'es verni.
Alfred P. Doolitle'ın şansı döndü.
Le doigt de Dieu est sur Alfred Doolittle.
Şunu bil Doolittle... Bay Higgins'in niyeti tamamen masumane.
Les intentions de M. Higgins... a l'égard de votre fille sont des plus honorables.
Bay Ezra Wallingford'a yazıp deyin ki... bir hatip istiyorsa İngiltere'nin en ilginçahlakçısıyla... basit bir çöpçü olan Bay Doolittle'la bağlantıya geçsin.
Ecrivez a ce Wallingford qui cherche un conférencier de s'adresser a M. Alfred Doolittle... un simple bouseux et le premier moraliste de l'Angleterre.
Zor olduğunu biliyorum Bayan Doolittle, ama anlamaya çalışın.
C'est difficile, Mlle Doolittle, mais essayez encore.
"'Bundan böyle olacak Liza Doolittle Günü
"'Soit le Liza Doolittle Day
Eğer Demosthenes'e gerekli olduysa, Eliza Doolittle'a da gereklidir.
Ils l'étaient pour Démosthène, ils le seront pour Eliza Doolittle.
Bayan Eliza Doolittle'ı tanıştırayım.
Puis-je vous présenter Eliza Doolittle?
İlk yarış çok heyecanlıydı Bayan Doolittle.
La première course a été passionnante.
Bayan Doolittle artık kimseyi görmek istemiyormuş.
Mlle Doolittle dit que, de sa vie, elle ne reverra personne.
Higgins, bu gece Sefarette bir aksilik olursa... Bayan Doolittle'ın canını sıkacak bir şey olursa... sorumluluğu sana ait.
Si un incident fâcheux a lieu a l'ambassade... si Mlle Doolittle subit un désagrément quelconque... vous serez seul responsable.
Araba geldi efendim. Bayan Doolittle'a söyleyin.
Prévenez Mademoiselle.
Evet, Bayan Doolittle'a söyleyin. Eminim o lanet giysi üstüne olmamıştır.
Je vous parie que sa robe ne va pas.
Bayan Doolittle, çok güzelsiniz.
Vous êtes merveilleuse.
Bayan Eliza Doolittle, Albay Pickering.
Mlle Eliza Doolittle, colonel Pickering.
Bayan Doolittle, oğlum sizinle dans etmek istiyor.
Mlle Doolittle, mon fils aimerait danser avec vous.
" Öğrenmeyi Bayan Doolittle kimmiş
" Qui était Mlle Doolittle Et d'où elle sortait
Bana gülmeyin Bayan Doolittle.
Oh, Mlle Doolittle...
Bana "Bayan Doolittle" deme tamam mı? Eliza bana yeter.
Appelez-moi Eliza tout court, c'est bien assez bon pour moi.
Yine gelin Bay Doolittle.
A bientôt, M. Doolittle.
İngiltere'deki en ilginçahlakçının Bay Alfred P. Doolittle, bir çöpçü olduğunu... yazan o muydu diil miydi?
Il y a dit qu'Alfred Doolittle, un bouseux, était le plus grand moraliste.
Bir kayıp kişiyi bildirecektim. Bayan Eliza Doolittle.
Je viens vous signaler la disparition... de Mlle Eliza Doolittle.
Her erkeğin içinde kendi Eliza Doolittle'ını keşfetmeyi bekleyen bir Henry Higgins yatıyor.
Tout homme a son potentiel, Henry Higgins qui attend de découvrir son Eliza Doolittle.
Talby? Talby, ben Doolittle...
Talby, ici Doolittle.
Evet Doolittle, sorun nedir?
Oui, Doolittle, qu'y a-t-il?
Tamam Doolittle, bana biraz süre ver.
D'accord, tu l'auras dans un instant.
- Pinback? - Evet Doolittle...
- Oui, Doolittle?
- Doolittle? - Evet...
- Doolittle?
Jimmy Doolittle biraz önce geldi ve o bir Yarbay artık. Sessiz olun beyler, dinleyin.
Taisez-vous.
Jimmy Doolittle mı?
Jimmy Doolittle est ici, il est lieutenant colonel, à présent. Jimmy Doolittle!
Eliza Doolittle. Oturmaz mısınız Bayan Doolittle?
Veuillez vous asseoir, Mlle Doolittle.
Aşağıda Alfred P. Doolittle adlı bir çöpçü var.
Alfred Doolittle.
Ne istiyorsun Doolittle?
Que voulez-vous?
- Bayan Doolittle evde mi? kim geldi diyeyim?
Qui dois-je annoncer?