English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ E ] / Egoist

Egoist traduction Français

129 traduction parallèle
O zaman çok egoist olmalısın, her şeyinle bencil.
Alors vous feriez bien de commencer à penser à vous et à être égoïste.
Tam bir egoist bakış açısı.
C'est pour ainsi dire par pur égoïsme.
Seni iğrenç egoist manyak!
Espèce d'intolérable égocentrique.
Howard Roark, koca egoist... Yok edilmesi gereken bir insandır!
Howard Roark, l'égoïïste suprême, doit être détruit.
Peter Keating'in ifadesi, Howard Roark'un kendi çıkarları için Cortlandt Evleri'ni yıkan insafsız bir egoist olduğunu ortaya koydu.
La confession de Peter Keating a prouvé que Howard Roark était un vil égoïïste qui a détruit Cortlandt Homes pour des motifs personnels.
Göç ^, yüreğinin gerçek bir egoist olduğunu ispatlıyor.
Cette histoire de l'Exodus montre qu'au fond, tu es un vrai irgouniste.
Seni kaba, saygısız, egoist manyak.
Espèce d'égocentrique malpoli!
Napolyoncu güç kompleksli, dalavereci bir egoist!
Vous êtes un ambitieux et un traître!
Bu kadar bencil ve egoist bir düşünce tarzı duymadım!
C'est la chose la plus égo : ï : ste qu'on m'ait dite!
Açgözlü, egoist, hep kenini düşünen erkekler.
Cupides, égocentriques, souvent égoïstes.
Düşmanlarıma karşı. Egoist bir piç olduğumu kim söyleyebilir?
Contre mes ennemis... qui disent que je suis un maudit égoiste.
O zamana kadar, kendini beğenmiş bir egoist olarak beni böyle ciddiye alacağının mümkün olduğunu hiç düşünmemiştim.
J'ai cru qu'il ne me prenait pas au sérieux. Je pensais qu'il me prenait pour une stupide égoïste.
Ama, günü çelişkilerime göre planladığını düşünecek kadar egoist değilim.
mais je ne crois pas... être son principal souci.
Egoist ve sinir hastası.
Névrosé et égoïste.
Egoist, evet öylesiniz.
Vous n'êtes qu'un égoïste!
Yalnızca egoist!
Un simple égoïste!
Bir bok göremediğini inkar eden kör, egoist, lanet herifin tekisin.
Un connard d'aveugle égoiste qui n'admet pas d'y voir que dalle!
Olmayan hastalıkların için bir insanı köle bile ettin. Hayatımda gördüğüm en bencil, en egoist...
Que vous asservissiez quelqu'un pour servir vos délires de maladie, vous êtes, sans aucun doute, la plus égoïste, égotiste,
Adam bir egoist.
C'est un individualiste.
Geri zekalı egoist solucan.
Pauvre larve égoïste!
Lütfen! Senin egoist derin düşüncelerinin tarihteki merkezi rolü için beni bağışla.
Epargnez-moi vos rêveries égotistes sur votre rôle capital dans l'Histoire.
Şu egoist budalalara yağ çekmeye gerek kalmaz böylece.
Je ferais plus de lèche à ces... connards narcissiques.
Sen hayatımda tanıdığım... en egoist ve en kibirli adamsın.
Je n'ai jamais vu quelqu'un aussi imbu de lui-même.
Bir egoist gibi, terkettiği bir kadını kullanmayı deniyor.
- ll pense que la femme qu'il a abandonnée obéisse à ses ordres? Pour qui se prend-il?
Kontrol dışı biri, egoist.
On ne peut plus le contrôler. C'est un égotiste.
Bir kaltaktan daha fazlası şef. O Kurnaz ve egoist bir kaltak.
Pire, c'est la plus calculatrice et égocentrique des garces.
Tanrım. Sadece anlamsız bir egoist değilsin,.. ... ayrıca kendine özgü bir kabalığın da var.
Vous êtes non seulement vaniteux et égocentrique, mais authentiquement grossier.
Tembel, egoist ve şımarıksın.
Tu es fainéant, égocentrique et gâté.
Bu konuda tamamen egoist olabilirsin. Ne istersen söyle.
Tu peux etre ego i'ste.
Gayet egoist bir hâli var.
En pleine confiance.
Eskisi gibi bencil, egoist, alçak, iğrenç oldun!
Toujours ton comportement égoiste, égocentrique, ton exécrable et écoeurant ego!
Sığ, kadın peşinde koşan ve muhtemelen fazlasıyla şanslı bir egoist.
Un cabotin superficiel et égocentrique sans doute plus veinard que doué.
Egoist, bencil, babamın bütün kötü huyları bunda da var.
Il est égoïste, égocentrique, il a tous les défauts que Papa avait. On n'est jamais d'accord sur rien!
O kocagötlü egoist herifle hiçbir şey yapmıyorum.
Je ne jouerai plus avec ce gros con égocentrique.
Tam bir egoist olması seni rahatsız etmiyor mu?
Ca ne vous tracasse pas trop qu'il soit un parfait égocentrique?
Seni egoist...
Monstre d'égotisme...
- O kadar egoist birisin ki.
- Tu as un de ces ego.
- Egoist miyim?
- Un ego?
Kabarık tüy... seni bencil, egoist, ben merkezci küçük hükümdar.
Sparky, espèce de petit Dominar égoïste, égotiste, égocentrique.
Egoist bir manyak tarafından yasa dışı intihar görevine yollandık.
On est menés vers une mission-suicide par un fou égoïste.
Egoist birisi değilim.
Je ne suis pas du tout égocentrique.
Salak ve egoist biri.
En quoi je me suis changé?
- Yönetmen tam bir egoist.
Le réalisateur est un égotiste.
Anlaşılan birçok kişiye egoist göründün.
Apparemment, beaucoup de personnes pensent que t'es devenu égotiste.
Egoist.
Un égocentriste.
- Sen egoist, bencil, aptalın tekisin!
- Alors retiens-toi.
Sen de kendini beğenmiş, egoist bir budalasın.
Et vous, un m'as-tu-vu nombriliste.
Seni egoist kaltak!
Espèce de salope égoïste.
O kendini beğenmiş... egoist... kibirli... anormal... bencil... soğuk... buz kalpli... şizofrenik... aşırı içli... sevimsiz... kendini düşünen... tamamiyle saçma... ve kısaca baş belası!
Cette fille est arrogante, vaniteuse. Elle ne pense qu'à elle. Elle n'aime personne.
Seni lanet egoist!
Espèce de sale egoïste!
Bunların hiçbiri senin için değildi, seni budala egoist. Barış içindi.
On a perdu le Magnétron!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]