Elli bin traduction Français
324 traduction parallèle
Biraz mücevherim var, kırk ya da elli bin eder.
Mes bijoux valent entre 40 et 50 000.
- Elli bin dolar.
Et la banque t'a fait sauter?
- Elli bin ne? - Dolar.
- Cinquante mille quoi?
Adam olmak Doğuya döndüğümde, Arad bu hat için elli bin dolar verdi.
Arad m'a donné 50000 $ pour faire passer la ligne.
Elli bin dollar mı?
50000 dollars?
- Elli bin!
50 000!
Elli bin, bir aylık maaşım olmasaydı fantezilerim için müptelası olurdum, emin olun.
Je ne gagne que 50 000 par mois, sinon, je me serais bien laissé tenter.
Elli bin, idare eder mi? Belki yeterli değil?
Cinquante mille, ça vous irait?
- Ancak, küçük bir detay daha var. Bizimle iş yapacak yeni katılımcılardan, elli bin dolar istiyoruz.
Un dernier détail : on demande aux franchisés de fournir 50 O00 dollars.
Sizin elli bin dolarınıza denk gelecek bir drahoma düşündüm.
Eh bien, soyons vulgaires un instant. Je suis disposé à m'accorder sur la somme de 50 O00 de vos dollars.
Beni tebrik et. Sana elli bin dolar kazandırdım.
Je viens de vous économiser 50 O00 dollars.
Buzdolabı almak için elli bin yen lazım.
Prête-moi 50 000 yens pour acheter un frigo.
İki buçuk milyon dinar. İki milyon yedi yüz elli bin dinar.
Deux millions et demi... 2750000 sesterces!
Yüz elli bin kişinin bilgilerini kontrol etmek kolay bir şey mi sanıyorsun?
Vous croyez que c'est facile de contrôler 150 000 personnes?
Burası size 720.000'e geliyor. Yedi yüz elli bin.
- Elle vous coûte dans les 720000 $.
Dönüşümde on bin ryo alacaksın ve ben de elli bin alacağım.
En échange, vous prendrez 10 000 ryo, Et moi 50 000.
Elli bin dolar. - Elli tane binlik mi? - Elli tane binlik.
Il refuse de payer?
Bana ait olmayan üç yüz elli bin dolar.
J'avais un macchabée et 350000 dollars sur les bras!
Demin onlar için elli bin liret verdin ve neredeyse altına sıçıyordun.
Ça, par contre, c'était du bon raisin.
Başlangıç olarak elli bin dolar, yeter mi?
Une jolie somme de 50 000 pour commencer. Hein?
Elli bin mi?
Cinquante?
Brian şahsen şarkının sözlerini hatırlayacak kadar ayık çıkacağına dair söz verdi. Hala yetenekli olup olmadığını görmek için elli bin insan geliyor.
Et Brian a donné sa parole que tu serais assez sobre pour te souvenir des paroles de cette foutue chanson. 50000 personnes viendront voir si t'as encore des tripes.
Elli bin dolar.
Cinquante mille dollars.
Elli bin dolar, bir çuval para.
50000 dollars, c'est un beau paquet.
Elli bin Belçika frankı.
50000 francs belges.
Bu işe elli bin dolar harcadık, ama elde var sıfır.
On a 50 000 $ dans la rue et on ne reçoit rien.
Elli bin, seni bir süre idare edebilir.
Cinquante mille ça devrait te durer un moment.
Sanırım Derek kendine gayet iyi bakıyordur yılda elli bin falan kazanıyor olmalı.
Oui, je suppose que Derek gagne bien sa vie. Il doit se faire cinquante ou soixante mille dollars par an.
Yüz elli bin dolar.
Cent cinquante mille dollars.
İki yılda birikimlerimle beraber elli bin frankım olacak.
Dans 2 ans, avec mes économies, ça me fera 50000 francs.
Zengin dostlarından birkaçını ara ve elli bin dolar topla.
T'appelles tes riches amis et arrives à réunir, disons, 50000 $.
Elli bin sterlin mi?
Cinquante mille livres?
Onu geri almak sana elli bin sterline patlayacak. "
Il vous en coûtera 50000 £ pour le revoir.
Elli bin sterlin mi?
50000 livres?
Az rastlanan, mesela tren kazası gibi. - Elli yerine yüz bin öderler.
Si un type se tue dans un train, on paie 100 000 au lieu de 50 000.
Elli ton barut, yüz varil et ve otuzbeş bin litre buğday efendim.
40 tonnes de poudre, 100 barils de bœuf, 1 000 boisseaux d'avoine.
- Elli bin yen.
50 000 yens.
İki bin beş yüz elli, efendim.
A 2750 m.
Elli bin.
Cinquante mille dollars.
Elli bin.
Cinquante mille.
Şehirde bu tanımlamaya uyan en az yüz elli bin kişi vardır. Bunlardan benzerliği en yüksek olanların çoğu hapistekilerden çıkacaktır.
Voici les premières données personnelles.
Üç bin dokuz yüz..... elli... küsur.
Trois mille neuf cent... cinquante... et des poussières.
- Üç bin dokuz yüz..... elli... küsur.
- Trois mille neuf cent... cinquante... et des poussières.
-... intihar olmadığını biliyorum. - Bak, kahrolasının nasıl öldüğüne hiç aldırmıyorum. Bütün ilgilendiğim konu onun Mexico City'ye teslim etmesi gereken üç yüz elli beş bin dolarımdır.
Il devait me remettre 355000 dollars à Mexico.
Bana dört bin dört yüz elli dolar borçlusun ve bana ödeyeceksin.
Et vous me les paierez.
Marty Augustine'den elli beş bin dolar çalmak mı? Jack şu bıçağı bir göreyim.
- Jack, le couteau.
Elli bin, altmış bin liret?
50 000, 60 000 lires?
hızlı ve atik hamleleri ünlüdür! o kadar hızlı ki, sanki bin elli gibi!
Il est si rapide qu'il semble avoir cent pieds et mille mains.
İki yüz elli... bin...
Deux cent cinquante... mille dolla...
Bin iki yüz hadımın, Üç yüz elli bayanın Ve hali hazırdaki yüz seksen beş aşçının bedeli.
Pour maintenir 1 200 eunuques... 350 dames d'honneur... et 185 cuisiniers.
- "Bo Diddley", söyleyen Mr. Diddley! - Hangi yıl? - Bin dokuz yüz elli beş.
Chantée par M. Diddley lui-même! Quelle année?
bingo 232
bing 25
binbaşı 1623
binlerce 55
bin dolar 32
binbaşı paris 25
bin hadi 48
binin 134
bin arabaya 87
binsene 18
bing 25
binbaşı 1623
binlerce 55
bin dolar 32
binbaşı paris 25
bin hadi 48
binin 134
bin arabaya 87
binsene 18
binlercesi 16
bin şuna 16
binbaşı kira 60
binbaşım 106
binbaşı tuvok 17
binmek ister misin 28
binbaşı torres 49
bin şu arabaya 30
binbaşı data 73
binx 18
bin şuna 16
binbaşı kira 60
binbaşım 106
binbaşı tuvok 17
binmek ister misin 28
binbaşı torres 49
bin şu arabaya 30
binbaşı data 73
binx 18