Emmy traduction Français
434 traduction parallèle
Bay Wilkerson, Emmie Slattery'nin başucundan yeni geldim.
Wilkerson, je viens de chez Emmy Slattery.
Şu beyaz avam Emmie Slattery'ye bakmaya şehre indi ve o da tifoya yakalandı.
Elle est allée soigner cette Emmy Slattery. Et elle a attrapé sa maladie.
Emmie Slattery. - Benim.
Emmy Slattery!
Emmie, Bn. Wilkerson oldu.
Emmy est devenue ma femme.
İyi bir teklifle. Emmie, burada yaşamak istiyor.
Emmy aime ce coin.
Sadece Emmy'i tebrik etmek için uğradık.
On est juste passés pour féliciter Emmy.
Emmy'i çağırayım.
Je vais aller chercher Emmy.
Emmy'e tek kelime etmek yok, anladın mı? El sıkışalım mı?
Pas un mot de ça à Emmy, d'accord?
- Gidiyorum Emmy.
- J'y vais.
Arkamda bir dul bırakabilirdim.
Un peu plus et Emmy était veuve.
- Emmy, Ann bir telgrafımız olduğunu söylüyor.
- Ann dit qu'on a un télégramme.
- Emmy, Emmy, ağlama.
- Ne pleure pas, Emmy.
Emmy, nasıl gözüküyor?
Comment le trouves-tu?
Emmy Ann'in yerini vermek istedi, ama Charlie burada daha rahat olacağını düşündü.
On voulait déplacer Ann mais Charlie pensait que tu serais mieux ici.
Emmy senin için iki tane var.
Deux cadeaux pour toi, Emmy :
Bak, Emmy.
Regarde, Emmy.
Bu kadar uzun zaman bunlar sendeydi. Emmy.
Tu les avais toutes ces années.
Yıllardır.
Tout ce temps, Emmy.
- Çok üzgünüm Emmy.
- Vraiment désolé, Emmy.
- Kahve, Emmy.
- Café. Emmy.
Emmy, kadınlar aptaldır.
Emmy, les femmes sont bêtes.
Dinle, Emmy. Benim hiçbir şey yapmayacağım.
Je n'aurai rien à voir avec ça.
Emmy, ayaklarını ov.
Emmy, frotte-lui les pieds.
Emmy, seni istiyor.
Emmy, elle te demande.
- Ben de kadeh kaldırmak istiyorum. - Emmy.
Je crois que j'aimerais aussi porter un toast.
Emmy, bu geceki eğlenceni mahvetmek istemezdim.
Emmy, mon trésor, je ne voulais pas te gâcher ta soirée.
Seni özleyeceğim, Emmy.
Tu me manqueras, Emmy.
- Emmy, geri geleceğim.
Oh, Emmy, je reviendrai.
- Hoşça kal, Emmy.
- Au revoir, Emmy.
Emmy de geliyor mu?
Emmy va-t-elle venir?
Hoşça kal Emmy.
Au revoir, Emmy.
Emmy her an zatürree kapabilir.
Les courants d'air enrhument Emmarac.
Emmy'nin annesi nerede?
- Et la mère du monstre?
Uzman olmayanlara açıklaması karmaşık olur ama Bayan Emmy hoşlanmıyor diyelim.
Ce serait trop technique pour vous, mais Emmarac n'aime pas ça.
Bayan Warriner, işler yolunda mı? Bayan Emmy her şeyi güzelce sindiriyor, Bay Sumner.
Mlle Emmarac digère tout á merveille.
İçlerindeki bütün bilgiler Emmy'ye yüklenmiştir.
EMMARAC a enregistré tout leur contenu positif.
Şimdi bu küçük kartlar elektronik itkiler yaratıyor,... makine de bunları alıp içinde saklıyor böylece gelecekte biri Hamlet'ten bir alıntı istediğinde araştırma görevlisi bunu makineye buradan giriyor Emmy iş başına geçiyor ve yanıt buradan çıkıyor.
Ces cartons font naître des impulsions électroniques que la machine reçoit et enregistre. Si quelqu'un demande un jour une citation de Hamlet, il suffira de taper la question sur le clavier. EMMARAC se déclenche et sa réponse sort d'ici.
Emmy de hata yapabiliyor.
EMMARAC peut se tromper.
Bakalım Emmy ne diyecek.
Voyons ce que répondra Emmarac.
Belki bütün gübreleri içine döküp Emmy'e doğru uzatmalıyım.
Je vais le suralimenter et le pointer vers Emmarac.
Bakalım küçük Emmy'cik ne diyormuş.
Voyons ce qu'en dit Emmarac.
Eğer Emmy bu kadar dert açacaksa...
Si Emmarac nous donne tout ce mal...
Grammy ödüllerine Emmy verebilirler.
Ça me ferait plaisir.
- Bu Emmy Ödülü demek!
- C'est un Emmy Award!
- Yeni bir Emmy kazanacaksın. - Bence kurşunu yiyeceğiz!
- Tu recevras un autre Emmy.
Sunuculuk yaparak Emmy kazanabi - lirim, ama seninle gelmeyeceğim.
Je serais sûrement très bonne à la télé. mais je ne te suis pas.
Şu an bir Emmy ödülünün üzerinde otuyorum ve bir tarafımdan sökemiyorum.
Un prix m'attend, mais je peux pas le pondre!
İkinci Fletch ise boş ver şu aptalı sınırı geç filmi götür ve bir Emmy kazan diyor.
Fletch no 2 dit : "Au diable cet abruti. " Passe la frontiére, sors le film et gagne le prix. "
Doğru, Emmy.
Elle a raison, Emmy.
- Emmy, sen harikasın.
Emmy, tu es ravissante.
Rahat ol, Emmy.
Prenez votre temps.