Engel olamıyorum traduction Français
289 traduction parallèle
Ondan hiç şüphe etmedim. Ama, endişeleniyorum. Engel olamıyorum.
Je n'ai jamais douté de lui, mais je suis inquiète malgré tout.
- Yapamıyorum... Gerçekten engel olamıyorum!
Je n'y peux rien, je ne peux pas...
Üzgünüm ama engel olamıyorum.
Navré, je n'y peux rien.
Kendime engel olamıyorum.
J'y suis bien obligé.
- Engel olamıyorum.
- Je ne peux pas m'en empêcher.
- Engel olamıyorum.
Je n'y peux rien.
" Tommy'ye, seni köpek, ama kendime engel olamıyorum.
" À Tommy, espèce d'ingrat, mais je ne puis m'en empêcher.
Çok içtiğimi biliyorum, ama kendime engel olamıyorum.
Je n'y peux rien. Je sais que je bois trop, mais je ne peux m'en empêcher.
Sen harika biri oldun Tom, ve sana minnettarım, fakat duygularıma engel olamıyorum.
Vous êtes un ami merveilleux Tod et vous m'aidez beaucoup, mais je n'y peux rien.
- Anne, kendime engel olamıyorum.
- Oh, Mère, c'est révoltant!
Ama kendime engel olamıyorum.
Mais c'est plus fort que moi.
Engel olamıyorum, bilmem gerek!
Je ne peux pas m'en empêcher. Je dois savoir!
Bunun kötü olduğunu biliyorum. Ama kendime engel olamıyorum.
Je sais que c'est mal, mais je peux pas m'en empêcher.
Gözyaşlarıma engel olamıyorum.
Si votre tante vous entendait? Je ne peux pas m'empêcher de pleurer.
Fakat, sana acımama engel olamıyorum çünkü, çok gençsin.
Mais, tu me fais de la peine. Tu es encore jeune.
Engel olamıyorum. Görüyorsunuz.
Je n'y peux rien...
Ama her şey o kadar komik ki engel olamıyorum
Mais ça finit toujours en éclat de rire!
Nerede olursa olsun engel olamıyorum.
Je ne peux jamais m'en empêcher.
Daha kötüsü, konuşmama engel olamıyorum.
Et je ne peux jamais me taire.
Bu saçma sapan ölümlere engel olamıyorum.
Tant de morts inutiles.
Kendime engel olamıyorum. Üniformalı bir hemşire o kadar kışkırtıcı geliyor ki.
Je ne peux pas me retenir, devant une femme en uniforme.
Buna engel olamıyorum.
Je n'y peux rien.
Kendime engel olamıyorum.
Je ne peux pas me retenir.
Mole, kendime engel olamıyorum, düşünüyorum.
Mole, j'y peux rien.
Üzüntüme engel olamıyorum. Çiko!
Mais je ne peux m'empêcher d'être triste...
Kendime engel olamıyorum.
C'est plus fort que moi.
"çünkü buna engel olamıyorum."
"Mais c'est plus fort que moi!"
Engel olamıyorum.
J'y peux rien.
- Kendime engel olamıyorum.
- Je ne peux pas m'en empêcher.
Buna engel olamıyorum.
C'est plus fort que moi.
Kendime engel olamıyorum.
Je ne peux m'en empêcher.
Buna engel olamıyorum.
Ce n'est pas ma faute.
Kendime engel olamıyorum.
- Je n'y peux rien.
Her gün deniyorum ama ama kendime engel olamıyorum.
Tous les jours, j'essaie... et je n'y arrive pas.
Böyle olmama engel olamıyorum.
Je suis ce que je suis.
- Buna engel olamıyorum.
Je peux pas m'en empêcher.
Ama söz konusu güzel bir hanım olunca, bazen kendime engel olamıyorum.
Mais quand je suis devant une femme charmante, je ne peux m'en empêcher.
Bu hüzne engel olamıyorum!
Je peux pas m ´ empecher d ´ etre triste.
Engel olamıyorum. Kendimi...
Je ne peux marréter...
- Engel olamıyorum! - Çok yüksekteyiz!
On va se casser la gueule!
Engel olamıyorum.
Je ne peux pas l'arrêter.
Bir kez düşünmeye başlayınca, kendime engel olamıyorum.
Dès que j'y repense... je ne peux plus m'en empêcher.
Kendime engel olamıyorum.
- Je n'avais pas prévu ça. C'est plus fort que moi.
Seninle olması gerekenden biraz daha fazla ilgileniyorum ama buna engel olamıyorum.
Je me sens lié à toi plus que je le devrais. Mais j'y peux rien.
Mantıklı bir adam olarak kendime yakıştıramasam da engel olamıyorum.
Car en homme raisonnable je ne devrais pas mais je ne peux rien y faire.
- Engel olamıyorum!
- Je n'y peux rien!
Daha Marcel'in banyo havlusunu yemesine bile engel olamıyorum.
Comment peux-tu dire ça? J'arrive pas à empêcher Marcel de manger les tapis!
Johann, engel olamıyorum.
Je n'y peux rien.
Kendime engel olamıyorum.
Même enfant...
Kendime engel olmaya çalışıyorum ama olamıyorum.
Je ne peux pas m'en empêcher.
Bunun için dua etmiyorum. Dua ediyorum çünkü kendime engel olamıyorum. Dua ediyorum çünkü çaresizim.
Je ne prie pas pour ça mais parce que je suis désemparé parce que j'en ressens le besoin irrésistible jour et nuit