Example traduction Français
21 traduction parallèle
- Örnek ver.
- Par example?
Diyelim ki birisi istemediğin bir şey yapıyor, mesela böyle.
lf someone starts bothering you, like this for example.
Anlaman için gösteriyorum.
That was just an example.
40 şişe mesela?
Je sais pas, une quarantaine par example
Örneğin "parti".
Par example "party".
Örneğin. Bu bir çizgi.
example.C'est une ligne.
Örnek.
Example. :
Başkalarıyla ilgilenme. ve artık bunu bıraktım.
Par example, s'occuper d'autrui, et moi, j'en ai soupé.
İşte sözünü ettiğim şeylerin mükemmel bir örneği.
Voilà un parfait example de ce dont je parlais.
- Scambo-Ülkesi, örneğin?
- Scamboland, par example?
Ama ben hayatı senin için basitleştiriyorum. Çocuklara bak, örneğin.
Prends les enfants, par example.
Comme, par example, Molière, Racine?
Comme, par example, Molière, Racine?
Mesela üzerindeki o boktan takım bu ışık altında neredeyse giyilebilir gibi duruyor.
Par example, ce costume de merde que tu portes a presque l'air mettable sous cette lumière.
Örneğin, burada yöresel bir tiyatromuz var ve Cotton oyunları yazar ve şu küçük filmleri çeker.
Par example nous avons un théatre, et Cotton écrit une piece, et maintenant il fait des petits films.
* Daha önce hiç yaşamamış olsan da * Hiç tatmadığın bir hissi *
Had no example of a love that was
Bilmiyorum. Tamam mı?
Je sais pas, juste comme un journaliste du JT par example.
Şefin son arzusuna uy ve diğerlerine iyi bir örnek ol!
Suis les dernières volontés du chef et sois un bon example pour les autres!
Zhang! Belki de farklı Henry'lerden bahsediyoruzdur çünkü benim örneğimde olan 3.5 gramlık ufak paketler halinde olmasını istedi.
Peut-être que nous parlons de différents Henry, parce que celui de mon example a demandé à ce qu'elle soit divisée en billes plus petites.
Yani, erotik anılarım mesela.
Je veux dire, prenez mes mémoires érotiques, par example.
- Örneğin?
- Example, éxample?
Örneğin, Silisyum çalışmaları.
L'étude de la siliconne, par example.