Fie traduction Français
605 traduction parallèle
- Peki ya ben?
- Veuillez accepter toutes mes excuses, je me fie à votre indulgence. - Et à moi?
"Gerçek aristokrat, Murphy" sımsıkı tutar " askılarına teslim olur.
"Un véritable aristocrate se fie aux bretelles Fidèles de Murphy."
Girdin mi kız ya da at konusuna, bırakacaksın işi doğal akışına!
Qu'allons-nous faire? Avec les chevaux et les femmes, je me fie à ma chance.
- Sen bana bırak.
Fie-toi à moi.
Ona güvenmiyorum.
Je ne m'y fie pas.
Ama ona güvenmiyorum.
Je ne me fie pas à lui.
Sadece meşhur önsezileri.
Mais il se fie à son intuition.
Öyle gülecek bir şey yok.
Ne te fie pas aux apparences.
- Güvenmek zorundasın.
- Un pilote se fie à son navigateur.
Kaplana, yılan ve attan daha çok güvenilir. Benim evimde caniler ver alamaz.
Je me fie plus aux serpents-tigres qu'aux voleurs de chevaux et je ne veux pas d'assassin chez moi.
- Ve bağışlayın bir görüşmem var.
Désolé d'être en retard. Mais je me fie à Tringle.
Hiç kimseye güvenmiyorum. Bay Kristo'nun kendisi dışında hiç kimse ile konuşmayacağım.
Je ne me fie à personne, sauf à M. Kristo.
Biliyorsunuz ben size ve sözünüze güvendim.
Je me fie à votre parole.
Sözler tutulduğu sürece ben size güvenirim, onlar da bana.
On se fie à nous tant que nous tenons nos promesses...
Bir kız koca Avrupa gezisini boşa harcayabilir.
Une fille qui s'y fie risque de rater toute une traversée!
Sana olan sevgime güvenme bu kadar.
Ne te fie pas à moi.
Fiske, bir deste kâğıtla yapılabilecekleri bilirsin, değil mi?
Tes cartes, je ne m'y fie que pour une chose.
Böyle cezbedici bir şeye karşı kendim hariç kimseye güvenmem.
Je ne me fie qu'à moi-même.
Biliyorsun, şaman ne diyorsa onu yapar.
On dit qu " il se fie énormément aux oracles.
Ben inanıyorum.
Je m'y fie.
Sezgilerime güveniyorum.
Je me fie à mon intuition.
Korkma. Güven bana.
Viens... fie-toi à moi.
Travis'in sözlerine ne aydınlıkta, ne de karanlıkta inanırım.
Je ne me fie pas à Travis pour... distinguer entre la nuit et le jour.
Haganah'a güvenmiyorum.
Je ne me fie à personne de la Haganah.
Devlere güvenmem.
Je ne me fie pas aux géants.
Ve rahip de işi yasallaştırır. Tatlım, beni seviyorsan, o cadının elmalarına güvenmeyi bırak.
Si tu m'aimes, ne te fie pas aux pommes d'une sorcière.
Tamam sana güveniyorum.
Mais bon, je me fie à vous.
Kabul edeyim ki, yaşlandıkça insan daha kolay tatmin oluyor ama dış görünüşüne bakıp da yatağa atmayacaksın onu.
Ne te fie pas aux apparences. Emmène-la à côté.
Yapı işleri sorumlusu ben olmalıyım. Sadece kendime güvenebilirim artık.
Maglione, je dois devenir adjoint car je ne me fie qu'à moi seul.
Erkeklere olan güvenin kalmayınca, kanadı kırık bir uçurtma gibi oluyorsun. Rüzgarın içerisinde, bir adamdan diğerine...
Dès qu'on ne se fie plus aux hommes, on devient un cerf-volant sans fil, poussé par le vent, d'un homme à un autre...
Bana güvenmeniz için neden yok. Ben size güveniyorum.
Et vous aucune raison de me faire confiance, mais je me fie à vous.
Sana güveniyorum.
Je me fie à toi.
Bir pilot kendi kararlarını verebilmeli.
Un pilote se fie à son flair, non?
Sen de kendinden pek söz etmedin, ama sana güveniyorum.
Je ne sais rien de vous et je me fie à vous.
Robert Stirling Western'i yazmıştı.
EN AVANT TOUTE Ca fait 1 00 ans qu'on se fie à leur jugement.
Kendisine yakışıksız davranmaz kendisini aramaz, kolayca kışkırtılmaz, kötü düşünmez her şeye inanır, her şey için umutludur, her şeye dayanır.
Il ne se réjouit pas du mensonge, mais il se réjouit de la vérité. Il recouvre tout, il se fie à tout, il espère tout, il supporte tout!
Hiç kimseye güvenme lütfen.
Et surtout, ne te fie à personne.
Hayır, sadece kocamın sözüne dayanarak bu eli tutuyorum.
Oui, je me fie simplement aux dires de mon mari.
- Güven bana.
- Fie-toi à moi.
Ben bu dünyada yalnızca kılıcıma güvenirim.
Je ne me fie qu'à mon sabre en ce monde.
- Doğal olarak olayı olduğu gibi kabul etmeyeceğiz.
- On ne s'y fie pas aveuglément.
Benim onları sevmeye, silah yerine Tanrı'ya güvenmeye cesaretim var.
Moi, je les aime, et je me fie plus à Dieu qu'aux canons.
Ama sağlıklı bademciklere daha çok güvenirim. Şimdi, ağzınızı açın.
Mais je me fie à de saines amygdales.
Ondan daha hızlı olduğunu söylüyorlar. Ellerin ve gözlerin onunkilerden daha hızlı olabilir, ama hayatta kalma mücadelesinde bize başka birşey gerekli tecrübe.
C'est peut-être vrai avec un revolver, mais si tu veux survivre, ne te fie à personne ni à lui.
O dalkavuk istedi diye siperleri indirecek değilim. Kaptan'a ne olduğunu anlayana kadar indirmem.
Il n'est pas question que je me fie à ce raconteur de bobards tant que je ne saurai pas ce qu'est devenu le capitaine.
Çok sırıtan bir adama güvenmem.
Je ne me fie pas aux hommes qui sourient trop.
Dış görünüşüne göre bir insanı değerlendiremezsin.
Ne te fie pas aux apparences.
Kendi yargılarıma dayandım.
Je me suis fié à mon propre jugement.
Hiçbir kadına güvenme.
Ne te fie à aucune femme.
Bana güvenebilirsin.
Fie-toi et laisse-moi tes dernières volontés.
- Olsun, sadece aklıma güvenirim o zaman
Je me fie à ma ruse.