English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ F ] / Films

Films traduction Français

7,897 traduction parallèle
Film yapımcısı.
Le producteur de films.
Hiçbir filmde oynadın mı?
Vous avez déjà fait des films?
Japon canavar filmlerinde küçük şehirleri yok eden cinsten.
Elle fait partie de celles qui peuvent détruire une petite ville dans les films d'horreur japonais.
Ben filmlerdeki güzel popüler bir kız olabilirdim. uyanır ve tuba çalan biri için düşen.
Je pourrais être une de ces filles populaires dans les films qui se réveillent et tombent amoureuse du joueur de tuba.
Yeterince film izledim.
J'ai vu plein de films.
Aksiyon filmlerini seviyorsun, tabi komiklik yapmaya çalışmadıklarında.
Tu aimes les films d'action, mais pas quand ils essaient d'être drôle.
Filmlerde patlamış mısır, kola ve Sno-Caps alırdı.
Il devait toujours avoir du popcorn, du soda et des Sno-Caps devant les films.
-... festivaline götürmesini istiyor musun?
- à un festival de films super classe?
Bu filmlerde temel alınan romantik bir hareketti.
C'est le genre de geste qui inspire les films.
Film izlemekten sıkıldım.
J'en ai marre de regarder des films.
Beğeni toplayan filmlerde kompleks karakterlere hep beni uygun buluyorlar.
On me file que des rôles complexes dans des films salués par la critique.
Ödül verdiğiniz filmleri izliyor musunuz?
Vous regardez les films récompensés?
Bir iş fabrikasında tam zamanlı iş çalışıyor. Eve gittiğinde yetişkin filmleriyle gevşemek istiyor.
Il travaille dans une usine d'affaires et une fois rentré, il veut se détendre et regarder des films pour adultes.
Ama ben bu oyuna film çekmeye girdim, o yüzden film çekelim.
Mais je fais ce métier pour faire des films. Faisons-en-un!
Bütün filmlerin insanı anlatıyor.
Tous tes films sont tellement humains.
Filmlerde ortaya çıkıp günü kurtaran beyaz atlı şövalye sanıyor kendini.
Il pense être un chevalier blanc montant à l'assaut comme les idiots dans les films.
Filmlerde hemen bayılıyorlardı.
C'est plus facile dans les films.
Rocky filmlerini izlediyseniz, Rocky Ill'teki büyük beyaz evi hatırlarsınız. Rocky'nin yaşadığı evi.
Si vous avez vu les films Rocky, dans Rocky III, on voit qu'il vit dans un grand manoir.
Sadece filmlerde görmüştüm.
Je l'ai seulement vue dans les films.
Onun aptal çizgi romanları satın alan sensin onu korku filmlerini götürdün tüm gün o lanet hayran sayfasında dolaşırken ağzını dahi açmadın.
C'est toi qui lui a acheté ces stupides BDs, qui l'a emmené voir des films d'horreur, et qui l'a autorisé à passer toutes ses journée sur ce site web.
Merak etmediğin filmler izlemek, kuşluk kahvaltısına gitmek, kiliseye gitmek, herhangi bir nedenle ayak işleri yapmak gibi.
Aller voir des films qui ne t'intéressent pas, faire des brunchs, aller à l'église, faire les courses ensemble, pour une raison obscure.
Birkaç film izlerim, arkadaşlarımı çağırırım, belki de ona yemek pişiririm.
Je regarderais quelques films, inviterais une amie, peut-être que je cuisinerais pour elle.
Son günlerde başka bozulan güvenlik kayıtlarınız oldu mu?
Vos vidéosurveillances. Est-ce que d'autres films ont été sabotés ces derniers jours?
Merak ediyordum da... Hiç sebepsiz yere... Klasik film maratonları ve ev yapımı İtalyan yemekleri hakkındaki düşüncelerin nedir?
Je me demandais juste... sans raison particulière- - qu'est-ce que vous pensez des marathons de films classiques et cuisiner à la maison des plats italiens?
Parti berbattı ve sen gecenin kalanını evde Jeremy ile film izleyip patlamış mısır yiyerek geçirdin.
La fête etait horrible et tu as passé le reste de la soirée à la maison à regarder des films et manger du popcorn avec Jeremy.
Onlarla yaşıyoruz, onlardan film yapıyoruz.
On les vit et on en fait des films.
Son zamanlarda hangi filmleri izledin? Ne?
Quels films avez-vous vu récemment?
O filmleri severim.
J'adore tous ces films.
Ev yapımı filmlerinizin hepsini gördüm arkanızda bıraktığınız cesetleri, kafeslediğiniz kızı.
J'ai vu tout vos films maisons, les corps laissées derrière, la fille que vous avez encagée.
Belki de kalıp biraz daha film seyretmek istemiştir.
Peut-être qu'il voulait juste rester et regarder plus de films.
- Rus erkekleri 80'lerin kaçak Amerikan macera filmlerini seyrederek büyüdüler.
Les hommes russes grandissent en regardant beaucoup de films d'action américains des années 80.
Ralph babasının seyretmiş olabileceği tüm filmleri saymış ben de bir sürü koruyucu ailenin penceresinden tamponu hasarlı, kırmızı bir kamyon geçecek diye bekledim.
Ralph compté tous les films que son père pu voir ; J'ai regardée par la fenêtre d'une douzaine de familles d'accueil pour voir un camion rouge avec une aile cabossée.
Filmleri, sen dönünce kiralarız.
Nous louerons les films quand tu reviendras.
Korku filmlerine olan ilgiyi hiç anlamıyorum.
Je ne vois pas, je vois pas l'intérêt des des films d'horreur.
İri yarı, güçlü bir adamsın ve korku filmlerinden korkuyorsun.
Ecoute, tu es un grand, fort gars, et tu as peur des films d'horreur.
Bu filmlere benzemez.
Eh... ce n'est pas comme dans les films.
- İyi filmleri sevmez misin?
- Tu n'aimes pas les bons films?
Film izledik, yemek pişirdik, hamur işi yaptık, takıldık...
C'est un plaisir. On a regardé des films, cuisiné, on a cuisiné, on est sorti...
Bolin, Nuktuk rolüyle, Güney'in Kahramanı. Varrifilmleri Uluslararası Şirketi'nin tescilli markasıdır.
Bolin, soit Nuktuk, originaire du sud, sponsorisé par les films Varrick...
Ömür boyu bedava savaş filmi izlersin.
Films de guerre gratuit à vie.
Tv üzerinden bir film sipariş edebiliyorsun.
Tu peux louer des films depuis la télé maintenant.
- Çok ilginç, TV'den film sipariş edebiliyorsun.
- C'est incroyable. Tu peux louer des films depuis la télé maintenant.
George Romero filmlerinden fırlamış gibi görünüyordu.
Il ressemblait à ce qu'on trouve dans les films de George Romero.
Evet, film uzmanıydım ve üniversitedeyken birtakım önemli deneysel filmler yaptım genel olarak korku temalı ama erotik-korkuyla da ilgilendim.
Oui, j'ai été producteur, et j'ai réalisé plusieurs films indépendants à la fac, surtout des films d'horreur, mais j'ai aussi fais dans l'érotique-horreur.
1980'lerin büyük aksiyon yıldızlarından biri ve benim gençliğimin rol modeli.
C'est l'un des meilleurs héros de films d'action des années 80. et un immense modèle dans ma jeunesse.
O "Zor Ölüm" filmlerinin yıldızı.
C'est la star des films "Hard Kill".
- Buraya kendi filmini seyretmek için mi gelmiş?
Est-il venu ici pour voir un de ses vieux films?
Bu da Rico'nun "Zor Ölüm"'deki partneri Booker Dane, Brock Harman oynuyordu.
C'est le partenaire de Rico dans les films "hard Kill", Booker Dane, joué par Brock Harmon.
Evet, bu bir sürü belalı aksiyon oyuncusunun son bir görev için bir araya geldikleri... - "Yok edilemezler" filmlerinde oynayan adam.
Le gars des films "les indestructibles", où tous les héros d'action durs à cuir se réunissent pour une dernière mission
Bu onun filmlerinden daha güzelmiş.
C'est encore mieux qu'un de ses films.
Bu klasik aksiyon filmlerinin vazgeçilmezlerinden.
C'est une intrigue classique de films d'action.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]