Fritzi traduction Français
57 traduction parallèle
Onu rahat bırak, Fritzi.
Tire-toi, Fritzi.
Fritzi. Evet.
Fritzie.
Hapşırdı ve Fritzi "çok yaşa" dedi.
Il éternue. Fritzi dit "Salute".
Hoboken'li Fritzi Neste mi?
Fritzi de Hoboken?
Her neyse, Fritzi "çok yaşa" dedi.
Bref, Fritzi dit "Salute".
Silvio bütün gece boyunca Fritzi'yi suçladı.
Il lui a reproché toute la soirée de lui avoir porté la poisse.
- Fritzi, kimdir bu hıyarağası?
- Alors, Fritzi, c'est qui ce crétin, au juste?
Hey, yeni numaranı...
Fritzi? Hé, tu ne m'avais pas dit...
Sana Fritzi diyor.
Elle t'appelle Fritzi?
Fritzi!
Fritzy!
Fritzi diyor ki sessiz kalma hakkına sahipmişsin.
Oh, Fritzy dit que tu as le droit de garder le silence.
Sevgili Fritzi, Ben de seni seviyorum.
Cher Fritzy, JE T'AIME AUSSI! P.S. :
Elimden bir şey gelmiyor, Fritzi.
Je n'ai pas le choix, Fritzy.
- Fritzi... - Evet.
- Fritzy.
Fritzi, fritzi, buraya gelme sakın!
Ne viens pas là!
- Merak etme, Fritzi.
- Relax, Fritzi.
Fritzi'ye de El Jefe davasında yardım etmeyi önerdim ama sanırım işyerinde bulunmamdan çok utanıyor.
J'ai offert mon aide à Fritzi sur l'affaire El Jefe, mais il serait gêné de m'avoir au bureau.
- Fritzi mi anlattı sana bunları?
- Fritz t'en a parlé?
Sen eve git, toparlan planladığımız gibi Fritzi ile yemek ye ve rahatlamaya çalış.
Rentre faire ta valise, dîne avec Fritz comme prévu et détends-toi. J'arbitrerai.
- Çünkü, Fritzi seni bütün kalbimle seviyorum.
Car, Fritzi, je t'aime de tout mon coeur,
Hey! Fritzi!
Tiens, Fritzie.
Fritzi, geldiğini farketmedim.
- Fritzie, tu es rentré?
Teşekkürler, Fritzi!
Merci, Fritzie.
Oh, Fritzi, Sana nasıl teşekkür edebilirim?
Comment pourrai-je te remercier?
Fritzi, sana söyledim ; Joel'i istemiyorum.
- Fritzi, je te l'ai dit, je ne veux pas Joel.
Ben ona söyleyemem! Fritzi. Oh!
Je peux pas lui dire.
Fritzi, lütfen yapma.
Fritzi, je t'en prie.
Merhaba, Fritzi.
- Salut, Fritzi.
Fritzi!
- Passez-la-moi.
- Fritzi. - Al bakalım.
Et voilà.
Evet, Fritzi.
Oui, Fritzi.
Üzgünüm, Fritzi.
Désolé, Fritzi.
Fritzi, burada ne işin var?
Que fais-tu ici?
Bak Fritzi, bu konuda daha mantıklı olmalısın. ikimizin de cep telefonu var.
Sois un peu raisonnable, on a tous les deux un portable.
Ve Fritzi de mangalcıdır. Mangalcı mı?
- Et Fritzi aime le barbecue.
Fritzi, bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum.
- Fritzi, c'est pas une bonne idée.
Fritzi nerede?
Où est Fritzi?
Her hangi bir ayarlama yapma lütfen. Fritzi, sen- -
Ne changez rien, s'il vous plaît.
Tamam anladım.
Fritzi, peux-tu?
Hey, Fritzi, napıyorsun?
Fritzi, que fais-tu?
Brenda, Fritz'i yolcu et ve yemeğin kalanını buraya getir.
Dis au revoir à Fritzi et apporte le reste du dîner.
Kaşınmayı bırak, Fritzi.
T'en fais pas.
Fritz, teşekkür ederim.
Fritzi!
Lütfen mesaj bırakın.
Fritzi?
- "Fritzi".
Fritzi.
Fritzi?
Fritzy?
Ne var, Fritzi?
Qu'y a-t-il Fritzi? - Quoi?
Anne, Fritzi'nin gelmeyeceğinden korkmuyorum ki.
Maman, je ne me fais pas de souci pour ça.
Oh, Fritzi, Çok teşekkürler..
- Merci, Fritzie.
Oh, Fritzi, sen - -
Fritzi...
Fritzi, merhaba.
Fritzi.