English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ F ] / Fulcrum

Fulcrum traduction Français

168 traduction parallèle
Hiç ilk ortağımla tanışmış mıydın Benny Fulcrum'la?
Avez-vous déjà rencontré mon 1er coéquipier? Benny Fulcrum?
Ama aynaya baktığımda Fulcrum'un yüzünü görmeden önce bu işi bırakmış olurum.
Mais je quitterais ce boulot bien avant que je commence à apercevoir le visage de Fulcrum quand je me regarderais dans un miroir.
Bu cihazın "Dayanak" ajanlarının tercihi olduğuna inanıyoruz.
Nous pensons que c'est l'un de ceux utilisés par les agents du FULCRUM.
Düşman bir servise, muhtemelen "Dayanak" a ait ve Buy More'a koymuşlar.
Il appartient à un agent ennemi, probablement du Fulcrum, et ils l'ont placé dans le Buy More.
"Dayanak" ajanları neden Koca Mike'ın kılıçbalığını çalsınlar ki?
Pourquoi un agent du Fulcrum volerait-il le poisson de Big Mike?
- "Dayanak" ajanını yakalamaya bak.
Concentrez-vous sur la capture de l'agent de Fulcrum.
Ajan Casey "Dayanak" köstebeğinin peşinde.
C'est bon, Chuck. L'agent Casey recherche la taupe de Fulcrum.
"Dayanak" teşekkür eder.
FULCRUM VOUS REMERCIE.
Şimdi Dayanak'a ait.
Maintenant, il appartient à Fulcrum.
Burada Dayanak ile uğraşıyoruz.
On parle de Fulcrum. Ils ont posé des mouchards dans ta maison.
Hayır onunla yatmak istiyormuş gibi görünmeni, sonra da onun Dayanak ajanı olan kocasının bilgisayarına girip bir şeyler çakacak mısın bir bakmanı istiyoruz.
On veut que tu prétendes vouloir coucher avec elle, aller sur le PC de Fulcrum de son mari et voir si tu flashes sur quelque chose.
Sizi oraya gizli göreve yolladım ve Bay Bartowski'yi sadece Dayanak'a değil, neredeyse bütün bir sokak dolusu insana ifşa ediyordunuz.
Je vous ai envoyés sous couverture. Et vous avez exposé M. Bartowski à Fulcrum dans une zone civile.
Chuck'ın beyninde Dayanak programlaması olabileceğini düşünüyoruz.
On pense que Chuck a les plans de Fulcrum dans sa tête.
Ama Ajan Walker'ın gizliliği bozulmadığı sürece sokağı kapatmanızı, Dayanak'ı izlemenizi onlara saldırmadan önce kimleri teşhis edebileceksiniz, bir bakmanızı istiyorum.
Mais tant que la couverture de l'Agent Walker est valable. Je veux que l'ordinateur de Fulcrum soit détruit. Mais si votre couverture tombe avant...
Sanırım Dayanaktı.
Je pense que c'était Fulcrum...
Bütün mahalle Dayanak'tan.
Le quartier entier est à Fulcrum.
Dayanak'ın bir parçası olmak?
Comment voulez-vous faire partie de Fulcrum?
Gizli bir girişimin bir parçası olarak kurulmuş Meadow Branch alt bölümünün altında bir Dayanak laboratuarındasın.
Beneath Meadow, subdivision du laboratoire Fulcrum construite pour un objectif secret.
İnsanlar üzerinde denemenin yanında Dayanak tehlikeli bir şekilde kendi Bilgisayarlarını bitirmeye yaklaşmış görünüyor bu da Bartowski'yi her zamankinden daha önemli kılıyor.
En plus des tests sur les humains, il semble que Fulcrum soit dangereusement proche d'achever son propre ordinateur Intersect, ce qui rend Bartowski plus important que jamais.
Chuck'ın kafasında Dayanak'ın programı olabilir.
On pense que Fulcrum a programmé des données dans le cerveau de Chuck.
Bu Chuck'a Bilgisayar testi yapan Dayanak ajanlarından biri.
C'est un agent de Fulcrum qui a testé l'Intersect sur Chuck.
Mezar, Cole Barker adında bir Dayanak ajanı tarafından soyulmuş.
Il semblerait que la sépulture ait été violée par un agent de Fulcrum, Cole Barker.
Burada Dayanak'taki bağlantısıyla buluşup ve teslimatı gerçekleştireceğinden şüpheleniyoruz.
Nous pensons que c'est là qu'il va rencontrer son contact Fulcrum plus tard et faire un échange.
Casey! Asansöre giren iki takım elbiseli var ya, onlar Dayanak'tan.
Les deux hommes en costume dans l'ascenseur sont de Fulcrum.
Ben Dayanak ajanı değilim.
Je ne suis pas de Fulcrum.
Dayanak kritik bilginin ele geçtiğinde okunamamasından emin olmak için bir sistem geliştirdi.
Fulcrum a conçu un système pour s'assurer que des infos vitales ne puissent être lues, si interceptées.
Çipin üstünde bulunan bilgilerin Dayanak'ın eline geçme ihtimali yüzünden. Peki.
C'est que Fulcrum ne doit pas voir les données qu'il y a dessus.
En kötü ihtimalle bu fırsatı bir kaç Dayanak ajanını ifşa etmek için kullanırız.
on utilise cette occasion pour faire sortir quelques agents de Fulcrum.
Dayanak'tan iz var mı?
Un signe de Fulcrum?
Tamam, Dayanak'ın bunu öğrenmesine asla izin veremeyiz.
On ne doit jamais laisser Fulcrum le savoir.
Dayanak malı ele geçirdi.
Fulcrum a capturé l'atout.
Dayanak hakkında tüm bildiklerini öğreneceğiz.
On veut savoir tout ce que vous savez sur Fulcrum.
Dayanak kazandı.
Fulcrum gagne.
Cole'un Dayanak tarafından yakalandığını düşünüyoruz.
Cole a été capturé. Par Fulcrum, on suppose.
Cole Barker, 12 saat önce Dayanak tarafından ele geçirildi.
Cole a été enlevé par Fulcrum.
Onun tek başına dokuz tane adamı devirip Dayanak tesisinden kaçtığına mı inanacağız şimdi?
Monsieur a immobilisé 9 mecs et s'est échappé de chez Fulcrum tout seul?
Bay Barker tarafından sağlanan bilgi sayesinde Dayanak'ın Perseus adında bir adamı koruduğunu biliyoruz.
Grâce à M. Barker, nous savons que Fulcrum protège un certain Persée.
Dayanak hâlâ aktif olarak ikinizi arıyor.
Fulcrum vous recherche encore activement.
Bana işkence yapan adamdı o. Dayanak'tan.
Il m'a torturé, il est avec Fulcrum.
Tahminim Dayanak onları tanıdı sinyali kesti.
Fulcrum les a repérés et brouillé le signal.
Haydi Chuck, gir oyuna Dayanak senin takımını saf dışı etmeden önce.
Il faut agir avant que Fulcrum ne les enlève.
Onu bulmak zorundayız. Dayanak onu bulmadan bizim bulmamız gerek.
On doit le trouver avant Fulcrum.
Busgang'i canlı olarak yakalamak istiyor olsaydık bile çalışmasını ele geçirerek Dayanak'ın kendi Bilgisayarlarını yapmalarını büyük ölçüde engelledik.
On aurait préféré avoir Busgang vivant, mais Fulcrum a moins de chances de construire son Intersecret.
Dayanak'a haber verin. Orion gitti.
Alerte Fulcrum, Orion est parti.
İÇKİ ALIR MIYDIN? DAYANAK İÇİN ZOR BİR GÜN OLDU.
Ça a été une dure journée pour Fulcrum.
Dayanak.
Fulcrum.
Umarım ki Bartowski Operasyonunu aptalca bir hata yüzünden sonlandırmak zorunda kalmam. Ama eğer Dayanak gerçekten kim olduğunu biliyorsa, pılını pırtını topla, Chuck.
Heureusement, je ne clos pas l'Opération Bartowski pour une erreur stupide, mais si Fulcrum sait qui vous êtes, faites vos bagages, Chuck.
Çocuklar, bakın, Orion'ın Dayanaktan olmadığına eminim, tamam mı?
Les gars, écoutez, je suis certain qu'Orion n'est pas de Fulcrum. C'est vraiment lui.
Bu adam Dayanak'tan önce neredeydi peki?
- Qui était-ce avant Fulcrum?
Dayanak orada adamlarını kaybetti.
Fulcrum a perdu pas mal d'agents là-bas.
Dayanak ajanı da nereden çıktı?
- Pourquoi y avait-il un agent Fulcrum?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]