Hachi traduction Français
205 traduction parallèle
Eğer onu kurtarmak istersen, Kuma ve Hachi'yi getir! Takas yapalım. Üç silahsız adamla saat 03 : 00 de nöbetçi kulesinin önüne gel!
Si tu veux le sauver, rends-moi en échange Kuma et Hachi.
Hachi!
Hachi!
Hachi, burada ne yapıyorsun?
Hachi, que fais-tu là?
Hachi ne söyledi sana?
Qu'a-t-il dit?
Hachi senin peşinde.
Il te poursuit.
Hachi, bekle!
Attends!
Hachi, sana yalvarıyorum!
Je t'en supplie!
Hachi onun öldüğünü görmüş.
Hachi l'a vu mourir.
Hachi kötü bir adam.
Hachi est une crapule.
Her gece Hachi'yle görüşebilir miyim?
J'irai chez Hachi tous les soirs?
Yone'nin oğlu Hachi.
Hachi, le fils de Yone.
Tabii yahu sen Hachi'sin.
Oui, tu es Hachi.
Fakat shakuhachi flütlerinin bambu kısımlarının aslında harika birer sopa olduğunu keşfetmişler.
Mais ils ont découvert que le bambou effilé de leurs flûtes Shaku Hachi faisait une excellente matraque.
- Haçi!
- Hachi!
- Haçi, sen ve Claire...
Hachi, Claire...
- Haçi?
Hachi?
- Haçi!
Hachi!
Haçi mi?
Hachi?
Kötü oldu bu! Haçi'yi kontrol altına alamazsam...
On doit aider Hachi ou...
- Bekle, Haçi.
Hachi, attends.
İsterseniz hepsini alın. Haçi, bu senin için. Bu durumda...
Hachi, c'est le tien.
Haçi, mezarlık bölgesine doğru yöneliyoruz.
Hachi, on se met en orbite géostationnaire.
Haçi ve ben, o ölürken yanındaydık.
- On l'a retrouvé avec Hachi.
Şamata yapıp durma, Haçi.
T'énerve pas, Hachi.
Dul birini önerdim diye Ha'dan bir torba laf işiteli çok olmadı.
J'ai bien pensé à Hachi, mais il s'est mis en colère.
Haçi! Git Yuri'yi yakala!
Hachi, protège Yuri!
Haçi! Sana bir yükselme rotası çizdim. Yapman gereken...
Hachi, j'ai une trajectoire ascendante...
Sonra bırakmam için yalvarsan bile bırakmam.
Hachi! Je ne te la rendrai pas.
- Ha-kuzum, kiminle çıktığını sen biliyor musun?
Hachi, tu sais avec qui elle est?
Haçi! Sen yetişkin bir adamsın, üstesinden gelirsin!
Hachi, comporte-toi en adulte!
Haçi'nin ona kötü davranmadığından emin olmak için sana ihtiyacımız var.
Surveille Hachi, qu'il reste poli!
Haçi, Bay Colin'le iyi geçiniyor mu acaba...
J'espère qu'Hachi est gentil avec M. Colin.
Araştırma yapıyorum! Haçi kabalaşırsa diye, bir kutu şeker almanın iyi olacağını düşündüm.
Je cherche des gâteaux à acheter si Hachi est insolent.
Ezelden beri, başkalarına kuyruk sallayan hatunlarla işim olmaz benim.
- Je parle pas aux fayots. Hachi!
Aksi gibi görünse de, Haçi Tanabe'yle tanıştığından beri biraz duruldu.
Mais depuis l'arrivée de Tanabe même Hachi est un peu plus calme.
Haçi, tasnif işlemine başla.
Hachi, je te laisse faire le tri.
Haçi'ye soramadığın bir şeyler çıktı galiba.
Un truc que tu peux pas demander à Hachi?
Oraya gitme niyetin yok, değil mi Haçi? Her ne kadar kıdemin artması, anlamına gelse de...
Tu ne voudrais pas y aller, Hachi, n'est-ce pas?
Dursana, Hachi!
- Attends, Hachi!
Önemli olan, Haçi ile senin Hayalet'in kenarına ilerlemeniz.
Hachi, Tanabe, restez dans le fantôme.
- Haçi, ağırlık merkezine 10 saniyelik bir itiş uygula!
Hachi, mets les gaz pendant 10 s!
Bileti ben almıştım, Haçi. Kazanırsan yarısını alırım. Çeyreği de olur.
Hachi, j'ai acheté le billet, je pourrai avoir la moitié ou un quart?
Neyse ki, Dünya'nın etrafında herhangi bir değişikliğe yol açmadı.
Et elle n'a pas changé à l'approche de la Terre. Hachi!
Haçi...
Hachi...
Sen misin Hachi?
Hachi?
Hachi çok fazla konuşuyor.
Hachi parle trop.
Haçi!
Hachi!
Cheng-Shin?
Hachi!
- Hadi yine yaşadın, Haçi.
Heureusement, hein, Hachi?
Haçi nazik davrandı mı?
Hachi a été sage?
Ya da belki şu diğer şeydir.
Hachi et Kyûta ont été conçus sur la Lune.