English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ H ] / Haleh

Haleh traduction Français

167 traduction parallèle
Takvime bakabiliyorum, Haleh.
- Je sais quel jour on est. - De quoi s'agit-il?
Haleh, 3.0'lık bir ET tüpünü bir katetere bağla.
Emboîte une sonde de 3 ET et un tube.
Haleh, patatesi uzatır mısın?
Les ignames, s'il vous plaît. C'est un buffet.
Haleh, ameliyathaneyi ara.
- Contactez le bloc. - C'est fait.
Haleh'le sorunlarım var.
- J'ai des problèmes avec Haleh.
Haleh, boyun yan grafi çek.
Fais venir la radio portable.
Haley...
Haleh...
Haleh, pardon.
Haleh, désolée.
Haleh, boyun yan grafi çek.
Fais un cliché pour vérifier le placement. - Parfait.
Haleh, glikoz ver.
Faites un glucose.
Haleh, bunu fazla düşünmemeye çalışıyorum.
Haleh, j'essaie de me sortir ça de l'esprit.
Terry, bu Haleh.
C'est Haleh.
Haleh, Kardiyoloji'yi ara.
Appelle la Cardiologie!
Haleh, ana hattı hazırla.
Haleh, préparez une voie centrale.
Haleh iyi egzersiz olacağını düşündü.
C'était une bonne occasion pour m'entraîner.
Bir şey ister misin Haleh?
Tu veux quelque chose? Un café?
- Evet Haleh, jenerik.
- Oui, Haleh, ce sont des génériques.
Bu Haleh Adams.
Voici Haleh Adams.
- Sağ ol, Haleh.
- Merci, Haleh.
Sağ ol, Haleh.
Oh, merci, Haleh.
Haleh, o iki fahişeye söyler misin, arkadaşları iyileşecek?
Dites à ces pétasses que leur ami se porte comme un charme.
Haleh, 6.5'luk tüp. İğne için hazırlık yap, gerekebilir.
Haleh, une sonde de 6,5 et préparez une trachéo.
Haleh.
Haleh.
Haleh, yan AP'nin ve meyilli kemiklerin röntgeni lütfen.
Haleh, je veux des clichés face et profil, s'il vous plaît.
- Haleh, diyet mi, normal mi?
- Haleh, light ou normal?
Lily, Lydia, Haleh.
Lily, Lydia, Haleh.
Mükemmel, Haleh.
Renvoyé. Excellent.
Haleh, Netzley'yi ara.
Haleh, contacte Netzley.
Haleh, Lydia, önümüzdeki birkaç saat ne yapacaksınız?
Haleh, Lydia, vous faites quoi, ces deux prochaines heures?
- Haleh, eko testi yapalım.
- Faisons une écho.
Haleh.
Shirley?
- Haleh tatildeyken vardiyası kimde?
- Qui remplace Shirley?
Solunum. Haleh, Solunum'u ara ve gelmelerini söyle.
Haleh, appelle la Pneumo et dis-leur de venir.
Haleh, Harvard'lı o hoş çocuk nerede?
Intervention possible. Où est le mec de Harvard?
Haleh şarkı söyleyecek.
Shirley va chanter.
Haleh çok iyiymiş. Evet, öyle.
- Il paraît que Shirley est très bien.
- Haleh, ameliyathaneyi de ara.
- Bipe le bloc aussi. - Qu'est-ce que ça dit?
- Haleh? - Buradayım.
Haleh?
- Sence ne Haleh?
- À ton avis, Haley?
Psikiyatri'yi ara.
Haleh, appelle Psycho.
Sağ ol Haleh.
Merci, Shirley.
Tavşanlı adam benimdi. Haleh.
- J'ai pris le dingue aux lapins, Haleh.
Haleh, tüp aletini ver.
Haleh, un kit de trachéo.
Haleh, Nathan'ın uyandığını söyledi.
Haleh dit que Nathan se réveille.
Haleh, Angel'ı çıkar.
Haleh, peux-tu la faire sortir?
Haleh, leğeni çenesinin altında tut.
Shirley, vous pouvez tenir la cuvette?
Sendika toplantısı yapacaksanız, işten sonra yapın Haleh.
Si vous faites une réunion, faites-la en dehors du travail.
Haleh, onu buradan çıkarır mısın lütfen?
Shirley, fais-le sortir, s'il te plaît.
Haleh.
Shirley.
Cynthia, bu Hemşire Haleh Adams.
Cynthia, voici l'infirmière Shirley Adams.
Haleh,?
- Voyons ça.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]