English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ I ] / Itiyorum

Itiyorum traduction Français

103 traduction parallèle
- İtiyor musun? - Tabii ki, itiyorum!
- alors, tu pousses?
Biraz daha ileri itiyorum. Şimdi biraz geriye çekiyorum...
Je pousse un peu plus loin, et je tire...
Ben, onları lezbiyenliğe itiyorum, o geri getiriyor.
Je les pousse au lesbianisme, lui, il les reconvertit.
Göbek bağını ısırıp, kadının hala yoğun bir şekilde kanamakta olan vajinasına geri itiyorum.
Je coupe le cordon ombilical et l'enfonce dans son vagin.
İtiyorum, itiyorum. İçine girdim.
je donne des coups de reins, je te pénètre profondément.
Evet göğüslerine dokunuyorum ve içeri itiyorum.
Oui, je caresse les seins et je te pénètre.
Defterini itiyorum Cicel.
Je prête ton cahier, Sysel.
- Seni ileri seviye sınıfına almak itiyorum. - İleri seviye?
- Je te veux dans mon cours avancé.
Onu kapıya itiyorum.
Puis on en vient aux mains.
Tekrar itiyorum ama gelmeye devam ediyor. Daha fazla itecek gücüm kalmayana dek.
Ca revient encore et toujours, jusqu'à ce que j'aie plus la force de lutter.
İnsanları itiyorum galiba.
Je repousse les gens.
Onu düzme itiyorum, ama sıradan şekilde değil.
Je veux la baiser mais pas comme d'habitude...
Müşterileri cezbetmek yerine, onları itiyorum.
Au lieu de les aguicher, je les effraie.
- Lanet olsun Kedicik itiyorum zaten!
Pousse! Je pousse, Minou, va te faire foutre!
Baksana, kırmızı halıyı itiyorum.
Regarde, je pousse le tapis rouge.
Onu geri itiyorum!
Je vais le retenir.
Ben sadece küçük alışveriş arabasını itiyorum.
Je pousse le caddie.
Hepsini alıp en dibine kadar itiyorum ve sonra üzerine yiyecek koyuyorum.
Je prends tout ça, je l'enfonce aussi profondément que possible et je mets de la nourriture par-dessus. Beaucoup de nourriture.
Hayır hayır, sanırım ben bir kadını çok istediğimde, onu kendimden itiyorum.
J'ai tendance à dégoûter les femmes qui me plaisent le plus.
Farkettim, ve seni geri itiyorum.
J'ai remarqué, et je vous rejette à l'eau.
Fark ettim ve seni geri itiyorum.
J'ai remarqué, et je vous rejette à l'eau.
- Ama çizgi film seyretmek itiyorum.
Mais je veux regarder les Clangers!
İt, Georgie ; it! İtiyorum ya.
Pousse, George, pousse!
- İtiyorum, bas şu lânet debriyaja.
ENLEVEZ LE FREIN... NOM DE DIEU!
- İtiyorum. El frenini çekiyorum.
Je vais relâcher le frein à main.
İtiyorum!
Poussez!
İtiyorum!
Je pousse!
- İtiyorum zaten.
- Mais je pousse.
- İtiyorum.
- Je pousse!
- İt! İt! - İtiyorum!
- Poussez, allez!
İtiyorum!
- Mais oui!
Bir çeyrek daire sola çeviriyorum, sonra biraz ileri itiyorum.
Je l'enfonce, et je tourne...
- İtiyorum.
- Je pousse.
- İtiyorum, salak!
- Mais je pousse, idiot!
İtiyorum.
Je l'enfonce.
- Hadi, it! - İtiyorum!
- Allez-y, poussez.
İtiyorum.
Je pousse.
"Şimdi" diyorum ve itiyorum.
Je dis "maintenant" et je le fais.
Onu itiyorum. Hastings yine saldırıyor.
Je le repousse.
- İtiyorum. Ama geri gitmiyor!
- Ça veut pas rentrer.
17 saniye boyunca boğuşuyoruz, ve seni uçaktan itiyorum.
Et moi, j'ai l'occasion rêvée.
İtiyorum, gidiyor.
Je le repousse, ça s'en va.
İtiyorum seni küçük pislik!
Je n'arrête pas de pousser, sale enculeuse de vedette!
İtiyorum.
Tu dois pousser. - Je pousse.
İtiyorum.
Je pousse!
- İtiyorum!
- Je pousse! - Respire.
- İtiyorum işte.
- Je pousse!
İtiyorum, seni...
Continuez à pousser. - Je pousse, espèce de...
İtiyorum zaten.
Tu peux faire ce que tu veux.
İtiyorum.
Je la fais glisser.
İtiyorum ya. İşe yaramazsın sen.
Vous êtes inutile...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]