Jeppe traduction Français
39 traduction parallèle
Jeppe'nin işten kaytarması beni çok sinirlendiriyor. Bence kaytarmıyor.
Quand Jeppe se défile en plein milieu... ça me rend dingue.
Bence Jeppe iyiydi.
Jeppe était bon, je trouve.
Haydi oradan.
Ah? II a été bon où, Jeppe?
Lanet olsun. Ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fous, Jeppe?
Bayanlar baylar, Jeppe şimdi kayağını istiyor.
"II veut ses skis... Mesdames et messieurs, Jeppe veut ses skis maintenant!"
Boş versene bir şey olmaz.
Vas-y Jeppe! Arrête, Miguel!
Jeppe için ne düşünüyorsunuz?
Tu éprouvais quoi pour Jeppe?
Bu Jeppe.
C'est Jeppe.
Örneğin, Jeppe iyiydi. İyi olduklarını söylemen ilginç.
C'est intéressant d'entendre ça, mais l'idée me paraît...
Öyle mi Jeppe?
C'est ça, Jeppe?
Oturmak ister misin?
Tu veux t'asseoir, Jeppe?
- Yavaş iç. - Şerefe Jeppe.
Santé, Jeppe.
- O da başka zaman artık.
Une autre fois, hein Jeppe?
Buraya gel Jeppe.
Viens ici. Jeppe, putain!
Yapma Jeppe. Geri dön.
Reviens!
Stofer, Jeppe'ye çok kötü davrandığını düşünüyorum.
Je trouve que t'as été un peu dur avec Jeppe.
- Jeppe bilet. Bileti al ve ikiye böl.
Tu regardes le billet et puis tu le déchires.
Jeppe, dur.
Putain...
Ed, Henrik, Jeppe ve Josephine en az senin kadar iyi geri zekalılar, tamam mı?
Ped, Henrik, Jeppe et Joséphine font les débiles aussi bien que toi.
Jeppe ve Karen?
Et Jeppe? Et Karen?
Jeppe Hald öğrenci konseyinin başkanıdır. - Nasıl biridir?
Jeppe Hald, président du Conseil.
Jeppe Hald cumartesi gecesini o arazide geçirmiş.
Jeppe a bien passé la nuit à la chasse.
Jeppe ve Oliver sorgulanıyormuş, tek bildiğim bu.
La police interroge Jeppe et Oliver.
- Jeppe Hald'ın odasından.
- De la chambre de Jeppe Hald.
- Kimlerin giriş izni varmış?
Qui a accès? Jeppe, un bon élève.
- Jeppe Hald. - Uyuşturucu bulundu.
Il y a de la drogue.
- Jeppe'nin odasından.
- De Jeppe, filmé avec son portable.
Belki onun fikriydi de sen de yanında takıldın.
C'est pas toi, t'as participé, Jeppe en a profité. Vas-y, dis-le.
Jeppe'nin bizi telefona çekmesinden başka bir şey hatırlamıyorum.
Je sais plus trop, sauf que j'ai vu que Jeppe filmait.
Okul yönetim kurulu Jeppe Hald ve Oliver Schandorff'un bir süreliğine okuldan uzaklaştırılmalarına karar verdi.
Le conseil du lycée suspend Jeppe Hald et Oliver Schandorff. Ils ont reconnu avoir pris des stupéfiants au lycée.
Jackson Glada. Jeppe Polis Merkezi'nde sorgulanmış.
- Jackson Glada, interrogé au poste de GP.
Hayır, Jeppe Polis Merkezi'nde dövülerek öldürülmüş.
- Non. Il a été battu à mort au poste de GP.
Haydi hareketini yap.
Le style, Jeppe, le style!
- Çok acıdı.
- La ferme, Jeppe.
Hey Jeppe, Linda hoşuna gitti mi?
T'en pinces pour Linda, pas vrai?
- Haydi Jeppe. - Belki Linda'yla binmek ister.
II préfère monter Linda!
- Hey bu çok çılgın.
Jeppe.
Ama Jeppe buraya oturmuş olsun.
Ça, c'est Jeppe.
Jeppe'yi sanki çocuğummuş gibi sevdim.
Jeppe... qui est comme le petit enfant que j'aurais pu avoir.