Jodie traduction Français
286 traduction parallèle
Ve kimse bilmemeli. Hiç kimse.
Ni les voisins, ni la famille, pas même Jodie.
Jerry Riden burada, seninle konuşmak istiyor.
- J'arrive, Jodie. - Que fait-il ici?
- Ya Eve ile Jody? - Eve artık biliyor.
Jodie sera là, je lui ai dit que tu viendrais.
Jody, sana söyleyeceklerim var.
Jodie, écoute-moi.
- Turnbull, Jodie.
- Turnbull, Jodie.
"Jodie Turnbull, Muncie Farms."
"Jodie Turnbull, La Ferme de Muncie."
Jodie?
Jodie?
- Jodie, bu gece kalır mısın?
- Jodie, tu restes, ce soir?
Onu hazırlayıp yukarı çıkarın. Jodie?
On les stabilise et on les monte.
Ben acil servisten Jodie. Silahla yaralanmış iki hastamız var.
Ici Jodie, on a 2 blessés par balles.
Jodie, yukarıya haber ver.
Annoncez-le.
Jodie lütfen. Bu gerçekten önemli.
Jodie, il faut absolument que...
Jodie sonbaharda yeniden işe başlıyor.
Jodie revient à la rentrée.
Sürekli babasının hatırları canlanıyor.
Jodie Foster dans Le silence des agneaux, avec ses flash-back sur son père mort.
Jodie Foster denedi bunu.
C'est arrivé à Jodie Foster.
Jodie.
Jodie.
Neydi şu Jodie... herneyse... O da yaptı.
Comme Jodie Machin-chose!
Kim? Pete, Jessica, Chris, Steve, Wendy ve Jodie mi?
Qui ça, Pete et Jessica et Chris et Steve et Wendy et Jodi?
Jean, Jodie, Joanne.
Jean, Jodie, Joanne.
Ben Jodie Foster değilim ve bu da "Kuzuların Sessizliği" değil.
Je ne suis pas Jodie Foster dans le Silence des agneaux.
- Biliyorum. " Yıllar Sonra'da Richard Gere ve Jodi Foster'dan beri böyle isteksiz öpüşen çift görmedim.
- Comme tu dis. Le pire couple depuis Richard Gere et Jodie Foster dans Sommersby...
- Bu gülünç. En azından "fakakte" Jodie Foster hikayesine göre inanması daha kolay buluyorum.
Je trouve déjà ça plus crédible que cette histoire verkakte avec Jodie Foster.
Ben Kevin ve bu da karım Jodie.
Je suis Kevin, et voici ma femme Jodie.
Hey, Jodie, bebek nasıl?
Jodie, comment va le bébé?
Dadıları, Russo'nun haftada dört beş kez geldiğini söyledi. Kendini işine adamış.
Jodie, Tess et moi, on est parties vers 21 h30 pour aller au Kollege Keg, un bar près du campus.
Özel öğretmenliği de onunla yalnız kalmak için yapıyordunuz.
Selon Jodie et Tess, j'étais quasi nue, je m'en souviens même pas.
- Olmaz, çalışıyorum.
- Je sais pas. Mais Tess et Jodie étaient bizarres.
- Peki Olivia benimle kalabilir mi?
Il y a quelques semaines, j'ai entendu Jodie et elle parler.
Önce biraz daha konuşmak için yalvarıyor gerçekten kapatmam gerekince çok üzülüyor.
- Tess a parlé de drogues? - Non. Avez-vous vu Jodie ou elle manipuler une substance claire dans un compte-gouttes?
Sayın Yargıç, çocuk kronik olarak kendine zarar veriyor. Bunun nedeni evindeki durum. Sonraya saklayın.
J'ai vu Tess et Jodie mélanger des produits dans leur chambre, le soir oû elles sont sorties avec Kelly.
Raporda fazla bir şey olmayacak Sayın Yargıç çünkü annesi haftaya turneye çıkıyor. - Kızın da okulda olması lazım. - Bayan Austin?
Le grand jury a inculpé Tess et Jodie pour détention... mais n'a pas retenu de charges contre Wally ou Joe.
Dün gece onun nerede olduğunu biliyor musun? Tess ve Jodie'yle çıktı.
Le patron a dit que vous deviez aller chez eux.
- Ya benim suçumsa? Jodie ve Tess çıkarlarken yarı çıplak olduğumu söylediler.
Et les cours particuliers pour pouvoir être seul avec lui?
Ama Tess ve Jodie bütün gece bir tuhaftı.
Je peux t'aider.
Jodie'nin ya da onun elinde göz damlası gibi bir şey gördün mü?
- La 1 ère fois, tu l'as vue longtemps? - Quelques minutes. Ça ressemble au trouble réactionnel de l'attachement.
Hapishane derneğe benzemez Jodie.
Alors, heureusement que j'ai ma propre sécurité!
Jodie'nin avukatı kızı konuşturmuyor.
C'est une ordonnance restrictive.
Ve parmak izleri Tess Micher ve Jodie Tomlinson'ın bu maddeleri kullandığını gösteriyordu.
Elle s'inflige des blessures volontaires à cause de la situation familiale...
Tess ve Jodie'nin, Kelly'yle çıktıkları gecenin öncesinde odalarında kimyasal maddeleri karıştırdığını gördüm.
Gardez ça pour plus tard. Je ne vous oublie pas, croyez-moi. A vous, monsieur Woodrow.
Tess ve Jodie'ye uyuşturucu bulundurmaktan dava açılıyor ama Wally ve Joe'ya açılmıyor.
Je reporterai cette tournée, Mme la juge. Sage décision.
Onları pek bir sevdiğimizi söyledim.
Tu seras là, Jodie s'il te plaît.
Gidiyoruz.
Toi, moi, Jodie, Jerry et Ann.
Önceki rekorum, Jodi Hirsch, beraber yattığımıza dair hiç kimseye tek kelime etmemem hususundaydı.
- C'est un record. Mon dernier record, c'est quand j'ai couché avec Jodie Hersh.
"Jodie Foster bana yap dedi."
"Jodie Foster m'a forcé."
Ben bittim Jodie.
Je suis foutu, Jodie.
"Kuzuların Sessizliği" nde Jodie Foster gibi.
C'est comme...
Ricki Austin ve Jared Black'in Evi 15 Ocak Pazartesi
Elle est sortie avec Tess et Jodie, deux filles de notre confrérie.
- Sayın Yargıç polisin bu mahkemeyi hiçe sayarak bir çocuğu evinden alması beni çok üzdü.
Tess Michner et Jodie Tomlinson aux récipients.
Jodie, Tess ve ben evden 21 : 30'da çıkıp Koleege Keg'e gittik. Kampus yakınında bir bar.
Selon la nurse, Russo était ici 4 ou 5 fois par semaine.
Birkaç hafta önce, tuvalette Jodie'yle konuşmalarını duydum.
Allez, va.
Jodie, ben de dernek üyesiydim.
Ashley a déjà appelé, six fois.