Kansas city traduction Français
516 traduction parallèle
Sen akıllı bir kızsın, Ruby - bunun anlamı insanlar seni görmek için Kansas City'nin doğusundan gelecekler.
"T'es une fille intelligente, Ruby - ça te vaudra un billet pour aller à Kansas City voir tes parents."
- Altısı geldi. Kansas City'de saklanıyorlar.
6 sont dans une planque à Kansas City.
Nick, Kansas City'de ayıktı.
Nick n'a pas bu à Kansas City.
Adamlardan bazıları Boston'dan geliyor. Bazıları da Kansas kadar uzaktan.
Il y a des gens de Boston et même de Kansas City.
Şu Kent bana Kansas City'den bir arkadaşımı hatırlatıyor.
Ce Kent me rappelle un copain à moi, à Kansas City.
Kansas City'de, kimse sevgili karım Violet'ten daha iyi sofra hazırlayamaz.
Personne à Kansas City ne cuisine comme ma chère épouse.
Kansas City, Missouri'den gelen bir doğulu.
Il est de Kansas City, Missouri.
Kansas City, Kansas, kardeşim.
Kansas City, Kansas, mon frère.
Sevgili ailemin koynuna ulaşmak istiyorum, Kansas City'deki. Hem de olabildiğince çabuk.
Pour me retrouver au sein de ma famille, à Kansas City, au plus tôt.
Eğer Kansas City, Kansas'a gelirseniz, bize uğrayın.
Si vous passez à Kansas City, venez nous voir.
Kidd'in Kansas City'de bazı planları olduğunu duymadın mı? - Hayır.
Vous ne savez pas ce qui s ´ est passé à Kansas City?
- Kansaslı mı?
Kansas City?
K. K. Belki Kansas City demek, 25.000. Orada büyük bahisçiler var.
"K"... "K" pour Kansas City, 25 000 dollars de paris, là-bas.
Kıza yeni elbiseler alın... beni de Kansas City'e, istasyonun yakınlarına bırakın.
Donnez des habits à la petite. Je vais à Kansas City par mes propres moyens.
En kısa sürede Kansas City'de olursunuz.
Vous arriverez à Kansas City aussi vite.
Santral? Santral, Kansas City ile görüşüyordum.
Mademoiselle... j'étais en ligne avec Kansas City.
Kansas City'de yapılan saçmalıklardan.
C'est le boulot d'un type de Kansas City.
Peki ya ailesi? Evet.
Le boucher de Kansas City se plaît à New York?
Yeni sandalye önümüzdeki haftaya geliyor, Kansas City-Kansas'tan.
J'attends un fauteuil neuf la semaine prochaine. De Kansas City, Kansas.
Kansas City'den getirdiğim eşyalar da var burada.
J'ai fait quelques changements.
Ayrıca ikincil matbaalardaki saatlerle de senkronludur... Kansas City ve San Fransisko ile Janoth Holding'in 43 dış ülke büroları dâhil.
Elle synchronise aussi les horloges de ce bâtiment... avec celles des imprimeries annexes... de Kansas City et de San Francisco... et celles des 43 bureaux étrangers de l'organisation Janoth.
Kansas City'de bir kızla tanışmıştım.
Je ne suis pas allé là-bas. J'ai rencontré une fille à Kansas City.
Kansas City'den.
De IKansas City.
Kansas City'den Herman'la B.J. gelmiş.
c'est Sam et Bee jay.
Artık her şey Kansas'a geliyor.
Tout va venir de Kansas City, maintenant.
Kansas City'deki Bethel Bağımsız Misyonluğu ile görüşmek istiyorum.
Je veux joindre la Mission Bethel, à Kansas City.
Kansas'taki Trail's End Barı'nda bir adam öldürme olmuştu.
Il y a eu un meurtre à Kansas City, au Trail's End Saloon.
Hayır, Kansas City'de bir dükkandan.
Non, d'un supermarché de Kansas City.
Kansas City Polis Günlükleri yakalanarak cezaya çarptırıIan suçlulardan elde edilen korkunç bilgiler ışığında yazıImıştır.
Il y a, dans les annales de Kansas City, des chapitres à sensation sur les exploits de criminels qui furent capturés et condamnés.
Ama bu filmin amacı suçu mükemmel bir şekilde planlayıp işleyen adamı ortaya çıkaran inanıImaz operasyonu anlatmaktadır. Daha önceki hiçbir vakaya benzemediği için buna Kansas City Gizli Vakası adı verilmiştir.
L'objectif de ce film est cependant d'exposer les opérations incroyables d'un homme qui a conçu et exécuté un "crime parfait", dont la véritable solution n'est enregistrée nulle part, et qui pourrait s'intituler :
Kansas Cityliyim, aslen.
- De Kansas City.
Kansas'taki acenteye telgraf çekerim.
Je préviens un agent de Kansas City.
Albuquerque, La Junta Kansas City ve Chicago istikametine doğru...
Albuquerque, Fin... La Junta, Kansas City et Chicago, est prêt à...
Kansas City'e gittiğini öğrendim.
Le sachant à Kansas City, j'ai sauté dans l'avion.
- Orada mı şu anda?
– Il est à Kansas City? – Pour autant que je sache.
Tabii ki hayır. 20 dakika içinde Kansas City'de olacağız.
Mais non. On arrive à Kansas City dans 20 minutes. Pourquoi?
- Kansas City'de. - Ne için?
À Kansas City.
- Uçak ilk Kansas City'de durdu.
Oui, mais il a fait escale à Kansas City.
Satın aldım, Kansas City'den.
L'Emporium, Kansas City.
Hiç Kansas City'den Wyoming'e binmeye çalıştın mı?
Tu te vois à cheval depuis Kansas City?
yaşlı Kansas City. iyi likör ve güzel görünen kadınlar.
Kansas City... bonne chère... de bonnes bouteilles et de jolies femmes.
Kansas City'de bulundunuz mu?
Tu connais?
Bunu Kansas City'den aldım.
Je l'ai achetée à Kansas City.
- Kansas City, Abilene'de mi?
- À Kansas City?
Hakiki Kansas City burbonu.
Du vrai whisky de Kansas City!
Emelim Kansas City'nin batısında yaşayan en yaşlı Marshal olmak.
Je rêve de devenir le doyen des shérifs.
Sizin eliniz değince burası çok güzelleşecek.
J'ai fait venir des choses de Kansas City.
Kazanan Dodge City Kansas, 4 Temmuz 1876
"Dodge City, Kansas Le 4 Juillet 1876"
Bir keresinde Dodge City, Kansas'a kadar varmıştım. Benzin için duran üstü açılabilir bir arabayla.
Une fois, je suis même arrivé jusqu'à Dodge City au Kansas, dans un grand cabriolet bleu qui n'avançait plus faute d'essence.
Orta Pasifik'ten gelen, 5 no'lu...
Le train numéro 5 de la Central Pacific, le Golden West Limited en direction de Kansas City,
Kansas City'ye bir uçaktaydım...
J'ai pris l'avion pour Kansas City.